22 Aralık 2024 Pazar
İstanbul
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

'Çadır mahkemesi' hakimine hak ihlali kararı

Açılım döneminde Habur’da kurulan 'Çadır Mahkemesi'nin hakimi olan ve daha sonra FETÖ kapsamında tutuklanan Yırtıcı, cezaevinde kendisine disiplin cezası verilmesi nedeniyle Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu. Yüksek Mahkeme başvuruyu kabul ederek aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiğine karar verdi

Asabil Yırtıcı kimdir? Çadır Mahkemesi’nin hakimi Asabil Yırtıcı'nın bireysel başvurusuna AYM ne karar verdi?
A+ A-
AYDINLIK / ANKARA

Çadır Mahkemesi’nin hakimi olan ve daha sonra FETÖ kapsamında tutuklanan Asabil Yırtıcı "silahlı terör örgütü üyesi olma" suçundan 20 Temmuz 2016 tarihinde tutuklanmıştı.

Yırtıcı'nın, Silivri Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, babası adına kayıtlı hat üzerinden 20 Kasım 2019 tarihinde haftalık telefon görüşmesi yaptığı esnada kimliği tespit edilemeyen iki kişi ile görüşmeye başladığı, Y. isminde ancak kimliği tespit edilemeyen bir başka kişinin de konferans yoluyla görüşmeye dahil edildiği Ceza İnfaz Kurumu görevlilerince tespit edildi.

Bunun üzerine Yırtıcı hakkında disiplin soruşturması başlatıldı. Soruşturma neticesinde, kurumda korku, kaygı ve panik oluşturacak davranışta bulunduğu gerekçesiyle Yırtıcı hakkında bir ay süreyle ziyaretçi kabulünden yoksun bırakma cezası verildi.

CEZANIN KALDIRILMASINI İSTEDİ

Yırtıcı, telefon görüşmesinde suç teşkil edebilecek bir söz ve davranışta bulunmadığını belirterek cezanın kaldırılması talebiyle Silivri 1. İnfaz Hakimliğine başvurdu.

Şikayet dilekçesinde Yırtıcı, Ceza İnfaz Kurumuna babasının hattı olarak bildirdiği telefon numarası üzerinden ablası ve iki kardeşiyle görüştüğü sırada Y. isimli en küçük kardeşiyle konuşmaya başladığını, akabinde telefon görüşmesinin kesildiğini ileri sürdü. Konuşma süresi bittiği için görüşmenin kesildiğini zannettiğini ve görüşme yaptığı kişilerin ise kardeşleri olduğunu vurguladı.

Yırtıcı'nın savunmalarında kız kardeşi L. ve iki erkek kardeşi ile görüştüğünü, görüşmede ismi geçen Y. isimli kişinin erkek kardeşi olduğunu ileri sürdüğü İnfaz Hakimliği kararında belirtildi. İnfaz hakimliğince, Yırtıcı'nın şikayetinin kabulüne karar verildi.

BİREYSEL BAŞVURU YAPTI

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı; Yırtıcı'nın eyleminin Ceza İnfaz Kurumunun bilgisi, izni ve kontrolü dışında olduğunu, kendisine isnat edilen suçun türü de dikkate alındığında asayişi bozabilecek nitelikte olabileceğini, telekonferans yöntemiyle görüşme yapılmasının kurum idaresi üzerinde kaygı uyandıracak bir davranış niteliğinde olduğunu belirterek karara itiraz etti.

Silivri Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 24 Şubat 2020 tarihli kararla itirazın kabulüne ve İnfaz Hakimliği tarafından verilen kararın kaldırılmasına hükmedildi. Yırtıcı da bunun üzerine Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) bireysel başvuruda bulundu.

MANEVİ TAZMİNAT ÖDENECEK

Başvuruyu inceleyen AYM Birinci Bölümü, aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiğine karar verdi. Yüksek Mahkeme ayrıca Yırtıcı'ya 10 bin TL manevi tazminat ödenmesine hükmetti. Kararın gerekçesinde şöyle denildi:

"Başvuru konusu olay tarihinde mahpusların görüşme hakkı olmayan kişilerle telefonda görüşmesi eyleminin disiplin suçunu oluşturmadığı, bu eylemin kurumda korku, kaygı veya panik yaratabilecek biçimde söz söyleme veya davranışta bulunma şeklindeki düzenleme kapsamında sayılmasının ise kanunilik ilkesini karşılamadığı sonucuna varılmıştır."

AYM Anayasa Mahkemesi FETÖ Tazminat