Askeri Lojistik ve Destek Zirvesi Ankara’da başl
Ankara Sanayi Odası (ASO) tarafından düzenlenen 3. Askeri Lojistik ve Destek Zirvesi dün başladı.
Zirvenin açılışında konuşan Savunma ve Havacılık Sanayii İmalatçılar Derneği (SASAD) Genel Sekreteri Ruşen Kömürcü, tüm dünyanın, lojistiğin önemini salgın döneminde bir kez daha anladığını belirterek, “Silahlı kuvvetlerin askeri-savunma kabiliyetlerini yaratan ve sürdüren özel bir sistem olarak tanımlanabilen askeri lojistik, değişen dünya düzeni ve konjonktüre göre modern savunma sanayisi sistemlerinin gelişimine katkı sağlayan önemli bir husus olduğunu belirtmek isterim.” değerlendirmesinde bulundu.
Askeri lojistiğin, ülkelerin varlıklarını devam ettirebilmelerinde kritik önemde olduğunun, Ukrayna-Rusya Savaşı'nda da görüldüğüne dikkati çeken Kömürcü, bu bağlamda etkinliğin önem arz ettiğini aktardı. SASAD olarak üye şirketler başta olmak üzere savunma alanında faaliyet gösteren unsurlara destek olmayı amaçladıklarını bildiren Kömürcü, “Ülkemizin savunma ve güvenlik alanında dışa bağımlılığını en aza indirecek, uluslararası alanda rekabet edebilen bir sanayi oluşumuna katkıda bulunmaya, çeşitli ülkelerle geliştirdiğimiz işbirlikleri ile sektörümüzün ürünlerini tanıtmaya, ortak amaç ve hedefler doğrultusunda etkinlikler düzenlemeye devam edeceğiz.” ifadesini kullandı.
YENİ EKONOMİ MODELİ
ASO Başkan Yardımcısı Ercan Ata da “Geçen yıl sektörün elde ettiği 12,2 milyar liralık cironun yüzde 50'si, Ankara'da kurulu savunma sanayisi firmaları tarafından geçekleştirilmiştir. Savunma ve havacılık ürünleri ihracatında Ankara ilk sırada yer almaktadır. Savunma sanayisi Ankara'da yoğunlaşmıştır ve ilimizde var olan üniversitelerin de etkisiyle havacılık sanayisi gelişmiş durumdadır.” diye konuştu.
Ata, savunma sanayi geliştikçe Türkiye'nin teknolojik olarak bir üst lige geçeceğini aktararak, şunları kaydetti:
“Teknolojik atılım, entegre lojistik destek hizmetleri ile desteklenmeli ve güçlendirilmelidir. Bugün Türkiye, teknolojiye dayalı, yerli üretim odaklı yeni bir ekonomik modeli hayata geçirme iradesini ortaya koymuştur. Bu modelin özelliği, hem büyümede hem de ekonominin gelişim ve dönüşümünde sürdürülebilir bir yapı olmasıdır. Bunun için bir yandan ithal mallara olan bağımlılığımız azaltılırken aynı zamanda teknoloji olarak da gelişmemizin önünü açan ve ihracatı teşvik eden adımlar atılacaktır. İhracat kapsamında sadece askeri ürünlerin değil, buna ek olarak entegre lojistik destek hizmetlerinin de önemli bir döviz kaynağı olduğu unutulmamalıdır.”