'Vatandaş ithal yerine yerli malı tercih etmeli'
TCMB Başkanı'nın katıldığı toplantıda kurumların İstanbul'a taşınmasına itiraz eden ASO Başkanı Ardıç: Bizler üretmeliyiz, vatandaşlarımız da ithal malı yerine yerli malı tercih etmelidir.
Ankara Sanayi Odası (ASO) Meclisi, bu ay Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Şahap Kavcıoğlu'nu ağırladı. Cumhuriyet'in kuruluşunun 100. yılı ve Ankara Sanayi Odasının 60. yılı etkinlikleri kapsamında Ulus'taki eski Meclis Binası'nda düzelenen toplantıda yerli ve milli üretim mesajı veren ASO Başkanı Seyit Ardıç, "Tam bağımsızlık, üreten ülke olmakla, yerli ve milli üretimle gerçekleşir. Biz sanayiciler, bu düsturla bıkmadan, yorulmadan üretmeye ve katma değer yaratmaya devam edeceğiz. Bizler üretmeliyiz, vatandaşlarımız da ithal malı yerine yerli malı tercih etmelidir.” dedi.
Aynı sorumluluğu kamu adına satın alma görevi yapanların da taşıması gerektiğini belirten Ardıç, “Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında, yeni bir sanayileşme hamlesi yaparken üretimde yerli payını ve katma değeri artıracak politikaları uygulamamız gerektiği çok açıktır." mesajı verdi.
'DEPREM RİSKİ VAR GÖZDEN GEÇİRİN'
Ardıç, şunları ifade etti: "Marmara Denizi'ne kıyısı olan illerimizde gerçekleşmesi beklenen deprem de ülkemizde büyük endişe uyandırmaktadır. Beklenen deprem, İstanbul ile birlikte toplam 7 ilimizde yaklaşık 7.5 milyon hanedeki 24 milyondan fazla insanı doğrudan etkileyecektir. Söz konusu 7 ilimizin gayrisafi yurt içi hasılaya toplam katkısı yüzde 43'ün üzerindedir. Üretim ve ihracat açısından çok önemli olan tedarik zinciri merkezlerinin çoğu ile bankacılık sektörünün merkezi bu bölgede bulunmaktadır. Bütün bunlar beka sorunu olarak nitelendirilebilecek ölçüde büyük ve telafisi zor ekonomik ve sosyal kayıplara yol açacağını göstermektedir. Olası Marmara depreminde finansal sistemin aksamamasına ilişkin önemli bir diğer önerimiz, Merkez Bankası, Türkiye Varlık Fonu ve şirketler ile kamu bankası genel müdürlüklerinin İstanbul Finans Merkezine taşınma kararı tekrar gözden geçirilmelidir. Bu uygulama, deprem beklenen bölgede nüfusu artırmamak adına da oldukça önemlidir."
ENFLASYON YATIRIMLARA ENGEL
Merkez Bankası'nın, makroekonomik yapının kalıcı olarak dengelenmesi için enflasyon sorununu önceliklendirmesi gerektiğini belirten Ardıç, şu ifadeleri kullandı: "Enflasyonun yarattığı belirsizlik, yatırım ve dayanıklı mal satın alma konusunda çekingen davranılmasına neden oluyor. Enflasyon seviyesindeki artış üreticinin fiyat yapabilme kabiliyetini ciddi anlamda azaltmaya devam ediyor. Üretim maliyetleri artarken işletme sermaye ihtiyacı da her geçen gün daha da artmaya devam ediyor. Lakin bunun karşısında firmaların finansmana ulaşabilme zorlukları da artıyor. Merkez Bankasının faiz indirimine gitmesi reel sektörün likiditeye ulaşması açısından önemli bir adımdır. Buna rağmen özel bankaların piyasayı fonlamada çekimser kalması karşımızda önemli bir sorun olarak durmaktadır. Beklentimiz, kamu bankalarının yanında özel bankaların da piyasayı uygun bir faiz oranıyla fonlamasıdır."
FİNANSMAN ŞİKAYETİNE KAVCIOĞLU'NDAN İTİRAZ
TCMB Başkanı Şahap Kavcıoğlu, ASO'da yaptığı konuşmada, "Dış şokların etkilerine rağmen, enflasyonda kademeli bir gerileme sürecini adım adım yaşıyoruz. İlerleyen dönemde, Liralaşma Stratejisi kapsamında uygulanan politika bileşimi parasal istikrarı tesis ederek parasal aktarımı güçlendirecek, finansman maliyeti kanalıyla potansiyel arzı desteklemeye devam edecek ve arz-talep dengesine olumlu katkı verecektir. Bu doğrultuda fiyatlama davranışlarında ve enflasyon beklentilerinde iyileşme ile enflasyonda kalıcı olarak düşüş sağlanacaktır." dedi.
Ekonomide yaşanan dönüşümün üretim odaklı olduğunu ifade eden Kavcıoğlu, Türkiye'nin sanayi üretimi açısından gelişmekte olan ülkeler ortalamasının iki katından fazla artış kaydettiğini bildirdi.
“2022 yılında TL ticari kredi kullanımı güçlü bir gelişim göstermiş ve 2021 yılı kullanım tutarının yaklaşık 5.5 katı düzeyinde gerçekleşmiştir. Başkanım şikayet etti ama rakamlar öyle demiyor.” diyen Kavcıoğlu, şu bilgileri verdi: “İlk çeyrekte de daha yüksek seviyede devam ediyor. Limitlerini artırarak etkin şekilde 67 ilde, 800 firmaya toplamda 150 milyar lira kullandırdığımız Yatırım Taahhütlü Avans Kredilerinin (YTAK) cari dengeye yatırımlar tamamlandıktan sonra her yıl yaklaşık 5 milyar doların üzerinde katkı vermesi beklenmektedir. Ayrıca, 2022 yılında ticari kredilerde, önceki yılların aksine, finansmana erişimi daha kısıtlı olan KOBİ’lerin ağırlığı artmış ve KOBİ’lere 2021 yılı tutarının 7 katına yakın miktarda kredi kullanımı sağlanmıştır. Buna ek olarak, 2023 yılı ocak-mart dönemi itibarıyla TL ticari kredi kullanımı yükseliş eğilimini sürdürerek 2022 yılının aynı dönemine kıyasla yaklaşık 1.5 kat artarken, KOBİ kredileri aynı dönemde 2 kattan fazla artış göstermiştir.”