Atlantik için sonuçlar can sıkıcı: Melonili İtalya’yı neler bekliyor?

Giorgia Meloni liderliğindeki FdI, Rusya’ya yönelik yaptırımların ardından yükselişe geçti. Avrupa’da yaşanan yüksek enflasyon, alım gücünün düşmesi ve enerji krizi Avrupa halkında büyük bir huzursuzluk yarattı. Bu huzursuzluk, Rusya’ya yaptırımlar uygulayan hükümetlere tepki doğurdu. İtalya’nın eski Başbakanı Mario Draghi, bu artan huzursuzluk karşısında temmuz ayında istifa etmek zorunda kaldı. 2023’te yapılması gereken seçimler bu istifadan dolayı eylül ayında yapıldı.

SEÇİM NASIL SONUÇLANDI?

İtalya seçimlerinde FdI birinci parti, Beş Yıldız Hareketi ise sürpriz yaparak üçüncü parti oldu. ABD’nin gözdesi Dışişleri Bakanı Luigi Di Maio meclise giremedi.

Önceki Başbakan Mario Draghi’nin temsil ettiği küreselleşmeci çizgideki partiler ağır bir seçim mağlubiyeti yaşarken Rusya karşıtlığında başı çeken Dışişleri Bakanı Luigi Di Mario, milletvekili dahi olamadı. Atlantik basınının “aşırı sağ” olarak yaftaladığı, ancak kendisini “sağcı, milliyetçi ve vatansever” olarak tanımlayan siyasi partiler seçim sonuçlarına damgasını vurdu.

İtalya'nın Kardeşleri Partisi (FdI) yüzde 26, liderlik ettiği sağ ittifakın da yüzde 44 ile kazandığı seçimlerin ardından 19. yasama döneminde parlamento düzeni şekillenmeye başladı.

MECLİSTEKİ SANDALYE DAĞILIMI

İtalyan ANSA ajansının haberine göre, 200 sandalyeli Senatoda sağ ittifak 112 sandalye alırken, sol ittifak 39, seçime herhangi bir ittifakla girmeyen 5 Yıldız Hareketi 28, Eylem Partisi ile ItaliaViva'nın oluşturduğu "Üçüncü Kutup" ise 9 sandalyeye sahip olacak.

400 sandalyeli Temsilciler Meclisinde ise sağ ittifak 235 sandalye ile temsil edilecek. Buna karşın merkez sol 80 sandalye, 5 Yıldız Hareketi 51, Üçüncü Kutup 21 sandalye alacak.

AB KOMİSYONU ‘ENDİŞELİ’

AB Komisyonu Başkanı Ursula Von der Leyen İtalya’da yükselen milliyetçi, muhafazakar partilerle ilgili açıklamalarda bulunmuştu. ABD'deki Princeton Üniversitesi'nde konuşma yapan Leyen, İtalya'daki seçimlere ilişkin endişe taşıyıp taşımadığıyla ilgili soru üzerine, demokratik tüm hükümetlerle çalıştıklarını belirterek, “işlerin zor bir yöne gitmesi durumunda, Macaristan ve Polonya örneklerinde olduğu gibi araçlara başvurabileceklerini” söyledi.

Von der Leyen'in sözleri, pazar günü genel seçimlerin yapıldığı İtalya'da infiale yol açtı. Birçok İtalyan politikacı, AB Komisyonu Başkanı'na tepki göstermişti.

ATLANTİK İÇİN GÜVENİLMEZ ORTAK

ABD’nin en önemli düşünce kuruluşlarından Atlantik Konseyi (TheAtlanticCouncil) 26 Eylül tarihli yayınlanan bir makalede Meloni’yi bir “tehdit” olarak görüyor. Biden yönetiminin Meloni’nin “yeni gelişen ılımlı tavrına” aldanmayıp “ABD’nin yeni bir Avrupalı haydut aktöre izin vermeyeceği göstermesi” gerektiği vurgulanıyor.“ABD, Meloni’ye güvenebilir mi?” sorusunun sorulduğu makalede yanıt ise “hayır”.Meloni’nin “güvenilir bir ortak olmayabileceğinin çok sayıda işaretini verdiği” belirtilen makalede, bu noktada Meloni’nin, Avrupa Parlamentosu tarafından “seçimli otokrasi melez rejimi” olarak damgalanan Macaristan’a sahip çıkarak “Orban seçimleri kazandı. Macaristan demokratik bir sistem” demesinin, İtalyan siyasetçinin “gerçek rengini” yansıttığı savunuluyor.

MELONİ’NİN ÖNÜNDEKİ SORUNLAR

Meloni’nin iktidara geldiği dönem ekonomik krizin, toplumsal huzursuzluğun ve siyasi ayrımların arttığı bir dönem. Meloni’nin İtalya’da istikrarı sağlayabilmesi için acil olarak sorunlara çözüm üretmesi gerekiyor. Bunların başında da enerji krizi geliyor.

İtalya'daki elektriğin maliyeti, İngiltere’nin ardından ikinci sırada. Rusya'dan gelen gaz, tüm enerji arzının yüzde 40’ından fazlasını oluşturuyor. Rusya’dan gaz sağlaması bu bağlamda çok kritik.

Bir diğer sorun ise ekonominin durağanlaşması. Ekonominin yeniden canlanması için İtalya’nın sıcak paraya ihtiyacı var. Bunun için de AB’nin 200 milyar dolarlık yardım paketinden yararlanması gerekiyor. İtalya’nın GSYİH’sinin yüzde 150’si kadar büyük bir kamu borcu var ve bu borcun ödenmesinin maliyeti, küresel faiz oranları yükseldikçe artıyor.