Avrasya Alevi İslam Birliği: Almanya Alevi toplumu nifak girişimlerine uymayacak
Almanya’da Ruhr Üniversitesi himayesinde dün “Dersim katliamı” konulu bir çalıştay yapıldı.
Çevrimiçi çalıştayda konuşmacılar, Türkiye Cumhuriyeti'nin Ermenilere, Alevilere, Kürtlere, Asurilere, Pontuslara, 'Dersimlilere' ve diğer etnik ve dini farklılıklara karşı katliamlar yaparak kurulduğu iddiasını tekrarladılar.
Avrupa’da son dönemlerde artan bu tür kampanyaların, Türkiye’de yaratılmak istenen kaos-kargaşalık faaliyetlerine doğrudan destek olmayı amaçladığı anlaşılıyor. Çalıştaya ev sahipliği yapanlara, destekleyenlere ve konuşmacılara bakınca, Türkiye karşıtı bölücü-yıkıcı çalışmaların vardığı boyut görülüyor: Ruhr Üniversitesi himayesinde yapılan çalıştayın başlığı '1937-38 Dersim katliamı'. Daha önce aynı bölgede Alman 1. kanalı ARD’de Dersim katliamı üzerine “belgesel” yayınlanmış ve Atatürk katliamcı ilan edilmişti. Bu son toplantı daha da ileri gitti.
Çalıştayın açış konuşmalarını yapanlar arasında, Üniversite Rektörü Axel Schölmerich'in yanı sıra şu isimler yer alıyor: Eyalet milletvekili Serdar Yüksel, AABF Gençlik Kolları adına Özge Erdoğan, Hüseyin Kenan Aydın, Dersim Kültür ve Tarih Merkezi, Christian Gudehus, Barış ve İnsan Hakları araştırma merkezi. Konuşmacılardan diğer dikkat çeken isimler: Ermeni soykırımı iddiası kampanyalarının başındaki isimlerden Tessa Hofmann, Baskın Oran, Burak Çopur, Bedriye Poyraz, Hüseyin Çelik.
'TÜRKİYE’YE DARBE VURMAYA ÇALIŞIYORLAR'
Çalıştayla ilgili olarak görüşlerine başvurduğumuz Avrasya Alevi İslam Birliği Başkanı Haydar Siliseri, şöyle konuştu:
"Dersimli olduklarını iddia eden bir grup, Ruhr Üniversitesi, Bochum Belediyesi, Çevre ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanlığı gibi kurumların da desteğini alarak 1937-38 arasında Dersim'de katliam yapıldığını iddia etmektedirler. Ayrıca bu katliam sırasında Türkiye’nin Almanya’dan öldürücü gaz aldığı iddiaları da ileri sürüldü. Türkiye’den tazminat talep edileceği belirtilmektedir. İddia sahipleri bu taleplerini Berlin ve Brüksel parlamentolarına taşıyacaklarını açıklamaktadırlar. Bu iddiaları ileri sürenler, Ermeni Diasporası ile birlikte Türkiye’ye bir darbe vurmaya çalışıyorlar.
"Bütünüyle emperyalist çevrelerin düzmece yalanlarıyla Alevi toplumunun ve Türk Milletinin içine nifak tohumları sokarak kargaşalık yaratmak amacındalar. Sevgili canlar, Aleviler asla bu yalanlara taraftar olmayacaklardır. Yurt içinde ve yurt dışında bulunan Alevi kurum ve kuruluşlarımız bu olaya ve iddialara asla sessiz kalmamalıdır. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da biz Aleviler devletimizin yanındayız. Cumhuriyetimizi savunmak için Atatürk’ün Bursa Nutku’ndan ve Hacı Bektaş’ta pirlerimizin ona verdiği destekten, verdikleri maddi ve manevi destekten asla vazgeçmedik. Asla ayrı bir bayrak ve devlet derdimiz yoktur. Bu utanmazlık çalıştayını kınıyor ve protesto ediyoruz.”