AB gözünü Sırbistan’ın lityumuna dikti
Elektrikli araç bataryalarının üretiminde kullanılan lityum rezervi AB’nin otomotiv endüstrisini kurtarmak için kritik önem taşıyor. Sırbistan hükümetiyle stratejik ortaklık anlaşması imzalayan Brüksel yönetimi hem hammadde tedarik etmeyi hem de Sırbistan’ı Asya’dan uzaklaştırmayı hedefliyor.
Brüksel yönetimi Sırbistan ile kritik hammaddelerin tedariki konusunda bir işbirliği anlaşması imzaladı. Belgrad'da Almanya Başbakanı Olaf Scholz'un da katıldığı zirvede imzalanan mutabakat zaptı uyarınca AB ve Sırbistan hammadde, batarya ve elektrikli araç tedarik zincirleri oluşturmak üzere “AB ve Sırbistan sanayi aktörleri ve paydaşları arasında yakın işbirliğini” kolaylaştırmayı kabul etti.
İlişkilerin stratejik ortaklık seviyesine yükseltildiği açıklandı. Avrupalı otomobil üreticilerine Sırbistan lityumuna özel erişim hakkı tanıyan ve Kıta'daki en büyük lityum madenlerinden birinin inşasının önünü açan anlaşma, Aleksandar Vučić hükümetinin protestolara konu olan bir madencilik projesine onay vermesinden sadece birkaç gün sonra gerçekleşti. 2022 yılının başında tepkiler nedeniyle durdurulan ve “dünyanın en büyük lityum projelerinden biri” olarak tanımlanan proje, geçtiğimiz haftalarda yeniden gündeme gelmişti.
ANA KONU ELEKTRİKLİ ARAÇLAR
Avrupa Komisyonu’ndan yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Mutabakat Zaptı, özellikle elektrikli araç endüstriyel ekosistemine odaklanarak karşılıklı fayda sağlayan bir proje hattının geliştirilmesini teşvik edecektir. Ortaklık kapsamındaki yatırım projelerini desteklemek için özellikle Invest EU, Batı Balkanlar Yatırım Çerçevesi ve Sırbistan'daki Tek Proje Boru Hattı ile Avrupa Hammaddeler İttifakı ve Avrupa Batarya İttifakı kapsamında finansal araçlar harekete geçirilecektir. Hammadde ve batarya sektörlerinde yüksek kaliteli işler için gerekli becerilerin geliştirilmesi için özel programlar ve stajlarla Sırp kuruluşlarının Avrupa Batarya Akademisi ve yaklaşan Hammadde Akademilerine katılımı sağlanacaktır.”
SIRBİSTAN’I AVRASYA’DAN UZAKLAŞTIRMAK HEDEFLENİYOR
Batı basınında çıkan yorumlarda Sırbistan’ın uluslararası politikadaki konumuna dikkat çekildi: “Anlaşma, sadece beş ay önce Avrupa Parlamentosu tarafından aralık ayındaki genel seçimlerin yürütülmesi ve ülkenin Rusya ile yakın bağları konusundaki endişelerini dile getiren bir kararla kınanan Sırp hükümetinin AB'ye yönelişinin bir parçası olarak görülüyor. Sırbistan ayrıca önemli lityum rezervlerine erişmek amacıyla Çin'in de dikkatini çekmiş durumda.”
Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Maroš Šefčovič, Sırbistan’ın AB’ye daha fazla entegre edilmesinin de sağlandığına işaret etti: “Bu kilit sektörlerdeki stratejik işbirliği sayesinde, sürdürülebilir büyüme ve inovasyon için muazzam bir potansiyeli ortaya çıkarırken, aynı zamanda Sırbistan'ın AB'nin tek pazarıyla bütünleşmesini ve AB ile ekonomik, sosyal ve çevresel yakınlaşmasını daha da arttırıyoruz”
SCHOLZ, SÖMÜRGE MUAMELESİ YAPTI
“Bu proje, değişen dünyada Avrupa'nın hammadde tedarikinde egemen ve bağımsız kalmasına katkıda bulunmaktadır” diyen Almanya Başbakanı Olaf Scholz ise Sırbistan’a adeta hammadde sömürgesi muamelesi yaparak Avrupa'nın kendi kaynaklarını kullanmayı reddederken “bazı madenlerin çıkarılması ve işlenmesinin büyük oranda Doğu'daki bir ülkede yoğunlaşmasından şikayet edemeyeceğini” söyledi. Çevresel riski de Sırbistan’ın üzerine yıkan plana ilişkin Scholz, lityumun “hayal edilebilecek en iyi koşullar altında, yani çevre üzerinde olumsuz etkileri önleyecek kadar hassas ve iyi bir şekilde” çıkarılacağını söyledi. Scholz ayrıca, “Tüm dünyanın ihtiyaç duyduğu doğal kaynaklara sahip olacak kadar şanslı olan ülkelere AB, G20, G7 ve DTÖ bünyesinde bu kaynaklardan faydalanma şansı verilmelidir” dedi.
Politico gazetesinde yapılan değerlendirmede, projenin Sırbistan'da hoş karşılanmadığını ifade edildi. Lityumla üretilen elektrikli arabaların yalnızca AB vatandaşlarına fayda sağlaması, tam üyelik ihtimali belirsiz olan aday ülke Sırbistan'ın faydalardan mahrum kalacağı ancak çevresel sonuçların yükünü Sırbistan'ın çekeceği gibi gerekçeler, bu hoşnutsuzluğun temelini oluşturdu.
NEDİR BU ‘KRİTİK HAMMADDELER’?
AB'nin kritik hammaddeleri güvenli ve sürdürülebilir bir şekilde tedarik etmesini sağlama amacı doğrultusunda 2021 yılında Kanada ve Ukrayna ile 2022 yılında Kazakistan ve Namibya ile 2023 yılında Arjantin, Şili, Zambiya, Kongo Demokratik Cumhuriyeti ve Grönland ile ve 2024 yılında Ruanda, Norveç, Özbekistan ve Avustralya ile “kritik hammadeler” konusunda bir dizi ortaklık anlaşması imzalanmıştı.
“Ulusal güvenlik ve ekonomi için öncelik taşıyan, tedarik sıkıntısı yaşanabilecek” hammaddeleri ifade etmek için kullanılan “kritik hammaddeler” ismi verilmektedir. Avrupa Birliği’nin tanımında bunlar ağırlıklı olarak Yeşil Mutabakat kapsamında ihtiyaç duyulan lityum, manganez, doğal grafit, nikelin yanı sıra, nadir toprak elementleri, bakır, alüminyum ve bor gibi materyalleri içermektedir. Elektrikli araç bataryalarının üretimi için gerekli olan ve “beyaz altın” olarak adlandırılan lityuma yönelik talebin 2050 yılında 17 kat artması öngörülmektedir.
AB’den Kosova’daki Sırplara vize kolaylığı
Brüksel'deki AB Dışişleri Bakanları Toplantısı'nda, Kosova’daki Sırp pasaportlu vatandaşlara yönelik vize serbestisi sağlanmasına ilişkin düzenleme kabul edildi. Düzenlemeye göre Sırp pasaporta sahip olanlar, Şengen bölgesine 180 günlük süre içinde 90 güne kadar vize talep etmeden seyahat edebilecek. Sırbistan Dışişleri Bakanı Marko Djuric, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, kararı memnuniyetle karşıladı ve bunun “Kosova'daki Sırpların insan hakları açısından küçük ama önemli bir zafer.” olduğunu ifade etti.
Sırbistan neden önemli?
Sırbistan’ın batısında yer alan Mačva ilçesinde bulunan Jadar madeni dünyanın en büyük lityum rezervlerinden birine ev sahipliği yapıyor. Avrupa Birliği ve Amerika Birleşik Devletleri tarafından kritik bir madde olarak kabul edilen lityum, büyük ölçüde elektrikli araçların (EV) ve mobil cihazların bataryalarında kullanılıyor. Yeşil dönüşüm ve otomotiv sektörünü kurtarmak hedefiyle elektrikli araçlara yönelik hamlelerini artıran AB, lityum rezervlerine erişimi de en önemli öncelikleri arasına koymuş durumda. Ayrıca dünyanın en büyük madencilik şirketlerinden biri olan Rio Tinto’nun da bu kaynakta önemli çıkarı var. Reuters’e göre, 2,4 milyar dolarlık Jadar lityum projesi geliştirildiği takdirde Avrupa'nın mevcut lityum ihtiyacının %90'ını karşılayabilir ve Rio Tinto şirketinin lider lityum üreticisi olmasına yardımcı olabilir.
Sırbistan hükümetinin Rusya’ya yönelik yaptırımlara katılmaması da ülkenin Batı tarafından baskı altına alınmasının önünü açmıştı. Mayıs ayında Çin Devlet Başkanı Xi Jinping’in de sekiz yıl aradan sonra ziyaret ettiği ülkede Çin, en büyük yabancı yatırımcı konumunda bulunuyor. Bu ziyarette iki ülke arasında 28 işbirliği anlaşmasına imza atıldı. Ayrıca iki ülke arasındaki “kapsamlı stratejik ortaklık” seviyesindeki ilişkiler “ortak gelecek” seviyesine yükseltildi. Sırbistan Cumhurbaşkanı Vucic ayrıca, “Tek Çin” politikasını desteklediklerini ifade etti.