‘Avrupalıların yaşamı ABD diktatörlüğü için feda ediliyor’

Roscongress Vakfı tarafından düzenlenen 7. Doğu Ekonomik Forumu, 5-8 Eylül tarihleri arasında Rusya’nın en doğusundaki Vladivostok şehrinde yapılıyor.

Forumda Avrasya ülkeleri arasında işbirliğinden Arktik bölgesinde rekabete, yeni finans sisteminden, değişen dünya dengelerine çok sayıda konu başlığı ele alınıyor. Bu yıl genel tema ise “Çok Kutuplu Bir Dünya Yolunda” olarak belirlenmiş.

Çoğunluğu Asya-Pasifik bölgesinden olmak üzere 58 ülkenin temsil edildiği forumun dün yapılan başkanlık oturumunda, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin de konuştu.

Avrupa’daki ekonomik krizin Rusya’ya karşı uygulanan yaptırımlardan dolayı olduğunu belirten Putin, artık çok kutuplu bir çağda yaşadıklarını eski dünya düzeninin kalmadığını söyledi.

‘ELİTLERİYLE HALK ARASINDAKİ UÇURUM HİÇ OLMADIĞI KADAR BÜYÜDÜ’

Avrupa’daki ekonomik krizin Batı elitlerinin Washington’dan gelen yaptırım emirlerine boyun eğdiği için ortaya çıktığını belirten Putin, “Avrupalıların yaşam kalitesi, dünya üzerinde ABD diktatörlüğünün ayakta tutulması için feda ediliyor.” ifadelerini kullandı.

Batı’nın “yaptırım humması” ile kendi modellerini dünyanın geri kalanına dayatmaya kalktığını ve başka ülkeleri kendine boyun eğmeye zorladığını kaydeden Putin, “gücünü hızla yitiren ABD’nin eski dünya düzenini korumak için umutsuz bir çaba içerisinde olduğunu” söyledi. Sürekli atıfta bulundukları “kurallara dayalı uluslararası düzeni” Batı’nın keyfince belirlediğini, buna rağmen defalarca bu kuralları çiğnediğini vurgulayan Putin, ABD ve NATO’nun hiçbir uluslararası karar olmaksızın giriştiği Irak ve Yugoslavya işgallerini hatırlattı.

Putin, diğer ülkeler diktatörlüğe boyun eğmeyi reddettiği için Batı elitlerinin zıvanadan çıktığını ve dar görüşlü, maceracı kararlar aldığını belirtti. Bunun sonucunda Avrupa’da enflasyonun tarihi rekorlara ilerlediğini hatırlatan Putin, “Avrupa elitleri ile halkının çıkarları arasındaki uçurum hiç olmadığı kadar büyümüş durumda.” şeklinde konuştu.

DOĞAL GAZDA RUBLE VE YUAN ANLAŞMASI

Uygulanan tek taraflı yaptırımlardan sonra dolar, avro ve sterlinin güvenilirliğini kaybettiğini vurgulayan Putin, “İstatistiklerden görüleceği gibi, ABD’nin müttefikleri bile kademeli olarak dolar rezervlerini elden çıkarıyor. Dolarla yapılan anlaşmalar ve dolar tasarrufları giderek artan bir hızda azalmaya devam ediyor.” dedi.

Putin ayrıca, Gazprom ile Çinli ortaklarının, doğal gaz tedariki için yapılan son anlaşmada yüzde 50-50 olacak şekilde ruble ve yuan ile ticaret konusunda anlaştıklarını müjdeledi. Milli paralarla yapılan ticaretlerin artmasının, ülkelerin egemenliğine karşı silah olarak kullanılan para birimlerinden kurtulmayı hızlandıracağına işaret etti.

Avrupa’daki enflasyon dalgasının ise bu dar görüşlü yaptırımların neticesi olduğunu vurgulayan Putin, Almanya, Belçika, Hollanda, Letonya, Litvanya gibi ülkelerin resmi enflasyon oranlarını verdi ve bu eğilimin artarak süreceğini söyledi.

‘AVRUPA TAHILI KENDİNE ALIYOR’

Öte yandan yaptırımların gelişen dünya için ciddi bir gıda krizi yarattığını hatırlatan Putin, akut gıda kıtlığı yaşan nüfusun 2019’da 135 milyondan 2022’de 345 milyona çıktığını söyledi.

Türkiye’nin arabuluculuğunda yapılan tahıl anlaşmasının bu krizi aşmak için yapıldığını hatırlatan Putin, Avrupa ülkelerinin bu amaca uygun davranmayıp tahılın çoğunu kendilerine yönlendirdiğini söyledi. Putin, “Ancak çok sayıda Avrupa ülkesi, geçen on yıllarda ve yüzyıllarda olduğu gibi bugün de sömürgeciliğe devam ediyor. Gelişmekte olan ülkeleri kandırdılar ve kandırmaya devam ediyorlar.” ifadelerini kullandı.

Avrupa’nın söz konusu yaklaşımı nedeniyle küresel gıda krizinin derinleşeceğini vurgulayan Putin, “Arabulucu ülke Türkiye hariç tutulursa, tahıl yüklenen 87 gemiden yalnızca 2’si gelişen ülkelere gitti. 2 milyon tondan yalnızca 60 bin ton, yani yüzde üç. Bu konuyu kesinlikle Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile istişare edeceğim. Çünkü anlaşmanın yoksul ülkelerin gıda sorununu çözmek için yapılmasını sağlayan ben ve o olduk.” şeklinde konuştu.

Ria Novosti, diplomatik kaynaklarında dayandırdığı haberinde, Putin ile Erdoğan’ın 15-16 Eylül’de Semerkant’ta düzenlenecek Şanghay İşbirliği Örgütü toplantısında bu konuyu görüşebileceklerini yazdı.

‘AKILLARINI BAŞLARINA ALACAKLAR’

Rusya Devlet Başkanı, Avrupa’nın, Rusya’ya yönelttiği enerjiyi silah olarak kullandığı suçlamaları ve Avrupa’nın doğal gaza fiyat limiti koyma planı hakkında da konuştu. Suçlamaların ve fiyat limitinin bir “saçmalık” olduğunu söyleyen Putin, “Rusya’nın bütün enerji anlaşmalarının anlaşmalara bağlı olduğunu ve Rusya’nın yaptığı anlaşmalara sadık olduğunu” belirtti. Ülkesinin uzun vadeli anlaşmaları teşvik ettiğini ve pek çok gelişen ülkenin bu sayede avantajlı bir şekilde enerji tedarik ettiğini belirten Putin, Avrupa’nın bu anlaşmalara yanaşmadığını ve bu yüzden spot piyasadan almak zorunda olduğunu kaydetti. Spot piyasalardaki fiyat artışının ise Avrupa’nın kendi koyduğu yaptırımlardan ileri geldiğinin altını çizen Putin, “Mantık çok açık. Bunları yaptıktan sonra tek taraflı bir fiyat üst limiti koymak gibi bir uygulamaya yeltenmek, bütün ekonomi ilkelerini çiğnemek demek. Bu tamamen saçmalık. Rusya, fiyat üst limiti benzeri hiçbir dayatmaya boyun eğmeyecek. Avrupa önünde sonunda aklını başına alacak.” dedi.

Kuzey Akım 1’deki gaz akışıyla ilgili de açıklama yapan Putin, gaz türbinleri temin edebildikleri takdirde akışı sağlayacaklarını söyledi. Alman Siemens firması yaptırımlardan dolayı Rusya’ya türbinleri geri vermemişti.

‘ASKERİ OPERASYONDA HİÇBİR ŞEY KAYETMEYECEĞZ’

Forumda, Rusya'nın Ukrayna'daki özel askeri operasyonu Putin’in gündemindeydi. Putin, operasyon sonucunda Rusya’nın hiçbir şey kaybetmediğini ve kaybetmeyeceğini söyledi. Esas kazancın daha güçlü egemenlik olduğunu söyleyen Putin, “Bu, yaşananların kaçınılmaz bir sonucudur.” dedi. Ukrayna'da düşmanlıkları başlatanın Rusya olmadığını belirten Putin, şu anda barışı sağlamaya çalıştıklarını vurguladı.

Çatışmanın aslında ilk olarak Rusya tarafından başlatılmadığını belirten Putin, “Bir kez daha vurgulamak isterim. Biz sadece 2014'te Ukrayna'da darbe sonrası başlayan husumetleri normal ve barışçıl bir şekilde bitirmeye çalışıyoruz.” dedi. Rusya Devlet Başkanı, Ukrayna'daki özel operasyonun, Donbass’ta birkaç yıldır olan olaylara orantılı bir yanıt olduğunu ve bölgedeki insanlara yardım etmeyi amaçladığını söyledi.