Avukatlar askeri öğrencilerin serbest bırakıldığı davayı değerlendirdi: Yargıtay’ın gerekçeli kararını bekleyelim

15 Temmuz Amerikancı darbe girişimine ilişkin açılan davada tutuklanan 71 askeri öğrenci hakkındaki kararın Yargıtay tarafından bozulmasını değerlendiren avukatlar, Yargıtay kararında TCK'nın 30. ve 24. maddesine değinileceğine işaret etti. Avukatlar, Yargıtay kararlarına saygıyla yaklaşılması gerektiğini kaydetti. Kararın kamu vicdanını tatmin edeceği bildirildi.

15 Temmuz 2016'da gerçekleşen FETÖ darbe girişimi gecesi getirildikleri İstanbul'da Sultanbeyli ilçesinde trafikte kalan, ardından tamamı tutuklanan ve müebbet hapis cezasına çarptırılan Hava Harp Okulu öğrencilerinin dosyalarının gittiği Yargıtay'dan tahliye kararı çıktı. Avukatlar kararı Aydınlık'a değerlendirdi:

‘KANUNA GÖRE AYRI TUTULMALILAR’

Avukat Nusret Senem:

“Askeri öğrencileri komutanları tehdit ederek darbe faaliyetine katıyor. Kendileri de emir altında olan insanlar, komutanlarının emirlerini dinlemek dışında bir şey yapmamışlarsa, kararın bozulması doğrudur. Zaten yargının böyle ayrımlar yapması lazım. Emir verenle, emire uyup giden askeri öğrenciyi hizmet kanunu ve yönetmeliği kapsamında ayrı tutması lazım. Yine de kararın gerekçesini görmek lazım.”

‘SAYGIYLA YAKLAŞMAK GEREKİR’

Avukat Erkin Etike:

“Yargıtay bu tür suçlarda eylemlerin ağırlığına, darbeden haberleri olup olmadığına, rütbelerine, sosyal konumlarına bakıp sanıklar hakkında karar veriyor. Kararlara saygıyla yaklaşmak gerekir. Kararın ayrıntılarını okuduğumuzda göreceğiz ki; tahliye edilen öğrencilerin birçoğu otobüslere bindirilip götürüldükleri yerlerde, onları götüren komutanlarının hangi amaçla götürdüklerinden habersizler. TCK'nın 24. maddesi emir altındayken yapılan eylemlerin cezalandırılmayacağını ifade etmektedir.

YETKİYİ KÖTÜYE KULLANMAKTAN HABERDAR OLMAMA

“15 Temmuz hain darbe girişimi TSK'nın içine sızmış ve emretme yetkisi kazanmış FETÖ'cülerin bu yetkiyi kullanarak işlemiş oldukları bir suç tipidir. O güne geri dönüldüğünde emir altındaki kişilerin birçoğunun emir verme yetkisi olan kişilerin bu yetkiyi kötüye kullandıklarından haberdar olmadıkları görülmektedir. Ya da haberdar olma durumunun gecenin ilerleyen saatlerinde gerçekleştiği bilinmektedir. FETÖ'cüler, rütbelerine dayanarak askeri öğrenciler, uzman çavuş, astsubay, subayları terör saldırısı, iç karışıklıklar gibi bahaneler üreterek götürmüşlerdir. Bu yüzden cezalandırılmaları hukuka uygun olmayacaktır.

TCK'NIN 30. VE 24. MADDESİ

“TCK'nın 30. maddesi de kaçınılmaz bir hataya düşen kişilerin cezalandırılmamalarını söylemektedir. Yargıtay kararında da 30. ve 24. maddeye değinildiğini göreceğiz. Çünkü Yargıtay bu konuda ince eleyip sık dokuyarak olayı incelemektedir. Bu kişilerin cezalandırılmaları kamu vicdanına da uygun olamayacaktır. Bu tür suçlarda elebaşlarının ibret verici cezalara çarptırılması fakat emir altındaki kişilerin eylemlerine uyan daha hafif cezalara çarptırılması veya ceza almamaları kamu vicdanını tatmin edecektir. 15 Temmuz darbe girişimi tarihimiz boyunca belki de en büyük suçtur. Gerçek failler emir verme yetkisine sahip kişilerdir.”