08 Eylül 2024 Pazar
İstanbul 22°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Avusturya Başbakanı Kurz istifa etti! Skandallara hükümet dayanmıyor

Avusturya Başbakanı Kurz istifa etti! Skandallara hükümet dayanmıyor
A+ A-
KADİM ÜLKER / VİYANA

Avusturya’da siyasi partiler, ekim ayının ilk haftasında çok hareketli günler yaşadı. Bu hareketliliğin sebebi Avusturya Başbakanı Sebastian Kurz oldu. Avrupa Birliği (AB)'nin Balkan ülkelerine genişleme görüşmelerinin yapıldığı sırada, savcılar Kurz’un partisinin genel merkezinde aramalar yapıyorlardı. Kurz bu sırada AB görüşmelerinde bulunmaktaydı ve ülke dışındaydı. Sadece Avusturya Halk Partisi (ÖVP) binasında değil, başbakan Kurz’un evinde de arama yapılmaktaydı. Aramalarda çok sayıda belgeye ulaşıldığı duyuruldu.

Bu yazıya başladığım sırada Kurz Avusturya’nın devlet televizyonu ORF’de açıklamalarda bulunuyordu. Kurz’un açıklaması olayın bütün seyrini değiştirdi.

‘YEŞİLLER PARTİSİ BENİMLE ÇALIŞMAK İSTEMİYOR’

Kurz yaptığı açıklamada, Yeşiller Partisi’nin kendisiyle çalışmak istemediğini, esas olanın şahsı olmadığını, ülkenin önemli olduğunu, onun için de başbakanlıktan ayrıldığını, yerine Dışişleri Bakanı Alexander Schallenberg’i önerdiğini söylüyordu. Başbakanlıktan istifa ediyordu, ancak genel başkanlığı elinde tutuyor ve Avusturya parlamentosunda partisinin sözcüsü olacağını haberin akışı içinde öğrendik.

DOKUNULMAZLIK ZIRHI

Böylece Sebastian Kurz’lu başbakanlık yılları tarihe karışacağının haberini bizzat onun ağzından duyarken, parlamentoda milletvekili görevini üstlenerek, milletvekilinin dokunulmazlığına sığınmış oluyordu. Böylece Kurz’un evinde ve parti binasında ele geçirilen belgelerden dolayı savcılık dava açamayacaktır.

ÖVP binasında ve Kurz’un evinde aramaların sebebi, Başbakan Kurz’un henüz parti başkanı olmadığı dönemlerde genç arkadaşlarıyla partiye hâkim olup, Avusturya Sanayiciler Odası başkanlığından ÖVP’ye genel başkan olarak seçilen Reinhold Mitterlehner’in temsil ettiği yaşlı kesimi tafsiye etmek ve Mitterlehner’in yerine Kurz’u genel başkan yapmaktı. Bunun için bir gazeteye rüşvet gibi para karşılığı haber ve kamuoyu yoklamasına dair yorumlar yazdırmaktır. Kısaca Mitterlehner liderliğinde parti kötü durumdadır, Kurz olursa parti çok büyüyecektir propagandası yapılmalıdır. Bu rüşvet gibi ilan parası da maliye bakanlığı kasasından karşılandığına dair görüşmeler dair bilgiler ortaya döküldü.

Kurz’un genç ekibiyle yazışmalarında kreş ve anaokulu çocuklarının eğitimi için ayrılmış 1.5 milyar bütçeye engel olduklarını birbirlerine yazıyorlar ve böylece de kendi partilerinin genel başkanını kötü durumda bıraktıklarını paylaşıyorlardı. Yazışmaların olduğu yıllarda Mitterlehner’in liderliğindeki ÖVP, Avusturya Sosyal Demokrat Partisi (SPÖ) ile koalisyon hükümetinde bulunuyordu. Yazışmaların olduğu zamanın çok da sonrasında olmayan bir dönemde Kurz, ÖVP’ye genel başkan olmuş, girdiği iki seçimde de başarılı çıkmış, aşırı sağcı ve ırkçı siyaseti ile bilinen Heinz Christian Strache’nin liderliğindeki Avusturya Özgürlükçü Partisi (FPÖ) ile koalisyon hükümeti kurmuştu. Bu koalisyon hükümeti de sadece Avusturya’da değil, Avrupa'da yankılar yaratan bir skandal ile 2019 yılında sona ermişti. Koalisyon hükümetinin küçük ortağı FPÖ lideri başbakan yardımcılığından ve parti başkanlığından istifa etmiş, ÖVP ise FPÖ ile kurdukları koalisyon hükümetini bozmuştu.

Bozulan ÖVP-FPÖ koalisyon hükümetinin yerine bağımsız bürokratlar hükümeti oluşmuştu. Bu hükümet genel seçimler ve Kurz’un başkanlığında ÖVP ve Yeşiller Partisi koalisyon hükümeti kurulana kadar görev yapmıştı.

YENİ BAŞBAKAN SCHALLENBERG OLACAKTIR

Bürokratlar hükümetinde dışişleri bakanlığı görevinde olan Alexander Schallenberg, ÖVP ile Yeşillerin oluşturduğu koalisyon hükümetinde de dışişleri bakanlığı görevine getirilirken, Kurz’tan boşalan başbakanlık koltuğuna da yine Schallenberg oturacaktır.

ÖVP ile FPÖ koalisyon hükümetinin bozulmasına sebep olan İbiza Skandalı Avusturyalıya maddi bir zarar vermemişti. Zarar manevi idi. En büyük zararı da Kurz’un ortağı olan Heinz Christian Strache görmüştü. FPÖ genel başkanlığını bırakmış, başbakan yardımcılığı koltuğundan olmuş, milletvekilliğini koruyamamış ve aleyhinde davalar açılmış ve cezalar almıştı. Siyasi hayatı bitti sayılır. İbiza Skandalı’nın açtığı manevi zararın yanında, yüzbinlerce ailenin çocuklarının eğitim hizmeti için ayrılmak istenen 1,5 milyar Avro paranın kullanımına engel olmak ve vatandaşın vergileriyle finanse edilen bakanlık kasasından milyonlarla ifade edilen parayı kendi siyasi kariyeri için bir gazeteye reklam yolu ile aktararak, topluma daha fazla zarar veren Kurz, başbakanlıktan istifa edip parlamentonun dokunulmazlık zırhına sığınmıştır.

ÖVP’de genel başkanlığını da koruyarak, parlamentoda kulüp sözcüsü olarak hükümette ipler yine onun elinde olacaktır. Zaten Kurz’un istifasını bildirdiği ve kendi yerine Schallenberg’in görevlendirileceği açıklamasını yaptığı gece “Schallenberg noterdir, verilenleri yapar ve onaylar” yorumunun yapıldığı da görüldü. ÖVP-Yeşiller hükümeti 2024 yılında yapılacak genel seçime kadar ne kadar uyumlu çalışır ve seçimlerde toplum ne tür bir tavır takınır, yaşayarak göreceğiz. Şimdilik toplumun tepkisi sadece bir kaç yüz insanın başbakanlık binası önünde protesto eylemlerinin ötesine geçmemektedir.

Avusturya Yolsuzluk Sebastian Kurz