Aybüke Yalçın'ın hayatı öğretmenler gününde vizyonda
Cumhuriyet tarihinin ilk şehit öğretmen filmi ‘Aybüke; Öğretmen Oldum Ben’, yarın vizyona girecek. Filmin oyuncuları, bu özel projede yer almanın kendileri için çok anlamlı olduğunu belirtti
“Aybüke; Öğretmen Oldum Ben!" filmi, 24 Kasım Öğretmenler Günü'nde vizyona girecek. Batman'ın Kozluk ilçesinde 2017'de teröristlerin saldırısı sonucu 22 yaşında şehit olan öğretmen Şenay Aybüke Yalçın'ın hayatını ve öğretmenlik azmini beyazperdeye taşıyan filmin galası, bugün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın himayesinde Beştepe’de yapılacak.
Yönetmenliğini Murat Onbul'un üstlendiği filmin senaryosunu Uğur Kılıç ile Ozan Bodur kaleme aldı. Filmde Aybüke öğretmeni Nihayet Şahin, Aybüke öğretmenin babasını Caner Kurtaran, annesini ise Zeynep Kankonde canlandırdı. Filmin oyuncuları arasında Engin Hepileri, Cansel Elçin, Murat Han, Turgay Tanülkü ve Zeliha Kendirci de yer aldı.
Yapımcı İsmail Demir, senarist Uğur Kılıç, oyuncular Nihayet Şahin, Gülşah Yavuz ve Onur Yenidünya, TRT ile Bee Yapım ortaklığında çekilen filme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Filmin her karesini gururlanarak çektiklerini belirten İsmail Demir, patlama sahnelerinde herhangi bir görsel efekt kullanmadıklarına dikkati çekti. Tüm öğretmenlere rol model olacak bir projeyi hayata geçirdiklerini aktaran Demir, "Türkiye Yüzyılı'nın başında Cumhuriyet tarihinin ilk şehit öğretmen filmini yapmanın gururunu yaşıyoruz. Vizyoner bir öğretmenin hayat hikâyesi, çocukluktan başlayıp yeni nesillere örnek olacak." dedi.
‘HER ALANDA VARDI’
Demir, Türkiye'de sayıları 200'ü aşkın şehit öğretmen arasında özellikle Aybüke öğretmeni seçme sebeplerine ilişkin, şunları kaydetti:
"Aybüke, öğretmenlik mesleğini kuşatan ve birçok unsurla beraber kendisinde bütünleştiren bir insandı. Bunlar nelerdi? Mesela fedakarlıktı, 22 yaşında bir kız çocuğunun, eğitim hayatını tamamladıktan sonra ilk atamasında Batman'ın Kozluk ilçesine gitmesi. Koca yürekli bir insandı. Aynı şekilde öğrencilerine tutkuyla bağlıydı. Öğrencilerine kavuşma isteğini ilk atamasından sonra o heyecanı yaşayarak gösterdi. Aynı zamanda entelektüel bir kişiliğe de sahip Aybüke öğretmen. Sanatçı olması ve müzikle ilgilenmesi hasebiyle bu konuya daha çok uygun olduğunu düşündük. Çünkü müzik ve sanat evrensel. Bu evrenselliği öğrencilere en hızlı şekilde aktarabilecek öğretmenler kategorisinde. Hayat hikayesi bizim için çok önemliydi." Çekimlerden önce Yalçın'ın hayatını araştırdıklarını söyleyen Demir, ailesi, arkadaşları ve şehit olduğu okuldaki öğretmen arkadaşlarıyla görüşerek yaşadığı duyguyu hissetmek istediklerini ve nelerle karşılaştığını yerinde görmek istediklerini ifade etti. İsmail Demir, tüm öğretmenler ve öğrencilerin bu filmde kendilerinden bir şey bulacaklarını vurgulayarak, "Aybüke öğretmen her alanda vardı. İzcilik yaptı, önderlik yaptı. Birçok alanda, özellikle müzik alanında insanlara çok dokundu. Bu bizi etkileyen tarafıydı, genç yaşına rağmen. Bu işi de ekip olarak işin ruhunu hissederek çektik." diye konuştu. Yapımcı Demir, filmin Avrupa'da 6 ülkede, 100 salonda gösterime gireceğini belirterek, Azerbaycan özel gösteriminin 1 Aralık'ta devlet protokol katılımıyla gerçekleştirileceğini aktardı. Yurt dışında yer alan Türk diasporasının da filmin yayınlanması için destek verdiğini sözlerine ekledi. Filmin senaristlerinden Uğur Kılıç, Ozan Bodur ile hazırladıkları senaryoyla tüm şehitlerin ruhunu şad edecek bir film yaptıklarını söyledi. Kılıç, mesleğe köy okulunda başlayan bir öğretmen olması nedeniyle bu projeyi daha çok özümsediğini vurguladı. Projenin amatör ruhla profesyonel olarak gerçekleştirdiği ilk senaryo olduğunu belirten Kılıç, öğretmenlere mesleki anlamda rol model olabilecek bir filmi hayata geçirdiklerini söyledi. Uğur Kılıç, öğrencinin gözündeki ışığa aşık olmayanların öğretmenlik yapamayacağının altını çizerek, Aybüke öğretmenin de öğrencilerinin gözündeki ışığa aşık olduğunu ama bunu sadece 6 ay kadar yapabildiğini, mesleğinin baharında şehadetle şereflenmiş bir öğretmen olduğunu aktardı.
‘ÇOK DEĞERLİ BİR ÖĞRETMEN’
Filmde Yalçın'ı canlandıran 24 yaşındaki Nihayet Şahin, Ankara Üniversitesi Tiyatro (Oyunculuk) Bölümünden bu yıl mezun olduğunu ve ilk kez bir sinema filminde başrolde oynadığını kaydetti. Şahin, karakterine hazırlanırken duygusal bir süreç geçirdiğini belirterek, "Aybüke'nin hayat hikâyesi aslında herkesin duygulanabileceği çok hassas bir konu. Onu araştırdım, hayatına dair her şeyi okumaya, izlemeye çalıştım." dedi. Sette çekimler sırasında Yalçın'ın ailesiyle bir araya geldiğini dile getiren Şahin, şu bilgileri verdi:
"Duyguluydu o anlar benim için. Aybüke hayata veda etti ama anne, babası hayatta. Anne ve babasıyla karşılaşmak, filmi izlerken ne hissedip, ne düşünecekleri benim için çok önemliydi. Umarım filmi severler. Ben, onu anlayabilmek, hissedebilmek için elimden geleni yaptım. Anne, babası da izlediklerinde kızlarının öğretmenlik yaptığı o süreçte nelere imza attığını görür ve bir kere daha gurur duyar. Aybüke'nin annesi hem fiziksel olarak hem gülümseyişim hem de enerji olarak beni kızına çok benzettiğini söyledi. Bu beni çok mutlu etti. Aybüke'ye de benzemek isterim. Bence çok özel bir kız, çok değerli bir öğretmen." Oyuncu Şahin, Yalçın'ın ailesinin her zaman kendisini desteklediğini ifade ederek, filmde her seyircinin kendisinden bir şey bulabileceğinin altını çizdi.
ONUN CESARETİNİ HATIRLAMALIYIZ
Yalçın'ın en yakın arkadaşı Buket öğretmeni canlandıran Gülşah Yavuz da Buket'in enerjisinin çok yüksek olduğunu belirterek, "Yönetmenimiz Murat Onbul, karakteri çok yüksek işlemem gerektiğini söylemişti ve bu yönde çalışarak, karaktere hazırlandım, elimden geldiğince." diye konuştu. Yavuz, çekimler sırasında duygusal anlar yaşandığını aktararak, şunları kaydetti:
"Seyircilerin Aybüke'nin cesaretini hatırlamaya ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Çünkü ilk kez tayininin çıktığı bir yerde, o yaşında birçok meseleye baş kaldırıyor ve öğrencileri için elinden geleni yapıyor. Sonunda da şehit oluyor. Ruhu şad olsun. Biz yaşamda cesur olmayı birazcık unuttuk. Oralara tutunmayı unuttuk. Bunları hatırlayacağız. Bütün öğrenciler, öğretmenler, herkes için söylüyorum; film tüylerinizi diken diken edecek."