'Ayetlerin Şahı' Ayetel Kürsinin fazileti ve okunuşu! Ayetel Kürsi neden okunmalı?
'Ayetlerin Şahı' olarak nitelendirilen Ayetel Kürsi Suresi nice hikmet ve sırlarla doludur. Özellikle de farz namazlardan sonra okunması tavsiye edilen Ayetel Kürsi'nin faziletleri ve okunuşu...
'Kuran'daki en faziletli ayetin' içerisinde bulunduğu Ayetel Kürsi, fazileti ve koruyuculuğu bakımından herkesin bilmesi gereken en önemli surelerdendir. Toplamda 255 ayet-i kerimeden oluşarak, Kurandaki en uzun sure Bakara Suresinde geçen bu sure Medine Döneminde inmiştir. Allah (c.c)'un yüce kudretini ve İslamiyetin temel unsurlarını konu alan Ayetel Kürsinin özellikle de farz namazların peşine okunması önerilmektedir. Öyle ki Sevgili Peygamberimiz (SAV) hadis-i şerifinde “Her kim farz namazların akabinde “Ayete’l-Kürsî”yi okursa cennete girmesine tek engel ölüm olur.” (Nesâî, es-Sünenü’l-Kübra, 12/66) buyurmaktadır. Ayetel Kürsiyi namazdan sonra okunduğundaki bir diğer fazileti ise Efendimiz (SAV) şu hadisinde müjdelemiştir: “Her kim Ayete’l-Kürsi’yi faz namazın peşine okursa diğer namaza kadar Allah’ın koruması altında olur.” (Taberânî, el-Kebîr, 3/83 no: 2733)
AYETEL KÜRSİNİN FAZİLETİ NEDİR? AYETEL KÜRSİ İLE İLGİLİ HADİS-İ ŞERİF
'Ayetlerin Efendisi' olarak gösterilen Ayetel Kürsi, evde okunduğu takdirde şeytanın uzaklaşmasına sebep olacabilecek en etkili surelerdendir. Sahabelerden birinin Kuran'daki en faziletli ayeti sorması üzerine, Hz. Ali (r.a) onlara: “Ayetü’l-Kürsî’den haberiniz yok mu?” diye sorduktan sonra sözlerini şöyle sürdürür: “Allah Resûlü, bana şöyle dedi: ‘Ya Ali! Beşeriyetin efendisi Hazreti Âdem (Aleyhisselâm); Arapların efendisi Muhammed’dir. Bunda övünülecek bir durum yok. Sözlerin efendisi Kur’ân, Kur’ân’ın efendisi Bakara Sûresi, Bakara Sûresi’nin efendisi ise ‘Âyete’l-Kürsi’dir.” (Tirmizî, Fedailü’l Kur’an, 2)
AYETEL KÜRSİ TÜRKÇE OKUNUŞU VE ANLAMI:
Allâhu lâ ilâhe illâ huve’l-hayyu’l-kayyûm. Lâ te’huzuhû sinetun ve lâ nevm. Lehû mâ fi’s-semâvâti ve mâ fi’l-ardı men zellezî yeşfe’u ‘ındehû illâ bi iznih. Ya’lemu mâ beyne eydîhim ve mâ halfehum ve lâ yuhîtûne bi şey’in min ‘ılmihî illâ bimâ şâe vesi’a kursiyyuhu’s-semâvâti ve’larda ve lâ yeûduhû hıfzuhumâ ve huve’l-‘aliyyu’l-‘azîm.
Allah, kendisinden başka hiçbir ilâh olmayandır. Diridir, kayyumdur. O’nu ne bir uyuklama tutabilir, ne de bir uyku. Göklerdeki her şey, yerdeki her şey O’nundur. İzni olmaksızın O’nun katında şefaatte bulunacak kimdir? O, kulların önlerindekileri ve arkalarındakileri (yaptıklarını ve yapacaklarını) bilir. Onlar O’nun ilminden, kendisinin dilediği kadarından başka bir şey kavrayamazlar. O’nun kürsüsü, bütün gökleri ve yeri kaplayıp kuşatmıştır. (O, göklere, yere, bütün evrene hükmetmektedir.) Gökleri ve yeri koruyup gözetmek O’na güç gelmez. O, yücedir, büyüktür.
Allah, kendisinden başka hiçbir ilâh olmayandır. Diridir, kayyumdur. O’nu ne bir uyuklama tutabilir, ne de bir uyku. Göklerdeki her şey, yerdeki her şey O’nundur. İzni olmaksızın O’nun katında şefaatte bulunacak kimdir? O, kulların önlerindekileri ve arkalarındakileri (yaptıklarını ve yapacaklarını) bilir. Onlar O’nun ilminden, kendisinin dilediği kadarından başka bir şey kavrayamazlar. O’nun kürsüsü, bütün gökleri ve yeri kaplayıp kuşatmıştır. (O, göklere, yere, bütün evrene hükmetmektedir.) Gökleri ve yeri koruyup gözetmek O’na güç gelmez. O, yücedir, büyüktür.