22 Aralık 2024 Pazar
İstanbul
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

AYM’den ‘sosyal medya paylaşımı’ kararı

2019 yerel seçimlerinde AK Parti’den belediye başkan aday adaylığını açıklayan belediye işçisi Faruk Gürdil, o dönemki sosyal medya paylaşımları nedeniyle hakkında başlatılan disiplin soruşturmasına itiraz ederek dava açtı. Anayasa Mahkemesi, davanın neticesinde Gürdil’i haklı buldu

AYM’den ‘sosyal medya paylaşımı’ kararı...

Anayasa Mahkemesi (AYM), bir belediye işçisinin sosyal medya hesabındaki paylaşımlar nedeniyle iş sözleşmesinin feshedilmesi sonrası yaptığı bireysel başvuruyu haklı buldu. İfade özgürlüğünün ihlal edildiğine karar veren Yüksek Mahkeme, ayrıca işçiye 30 bin TL manevi tazminat ödenmesine hükmetti.

Faruk Gürdil isimli kişi, Pozantı Belediyesinde çalışırken sosyal medya hesabından 31 Mart 2019 mahallî idareler seçiminde AK Parti'den Pozantı Belediye Başkanlığına aday adayı olduğunu açıkladı. Anayasa Mahkemesinin yayınladığı karara göre, daha sonra bir arkadaşı tarafından Gürdil'in üniformalı fotoğrafı da eklenerek belediye başkanı aday adayı olduğuna dair bir paylaşım yapıldı.

Söz konusu paylaşım üzerine Belediye Disiplin Kurulu tarafından Gürdil'e 4 günlük yevmiye kesintisi cezası verildi.

Gürdil, adaylığını açıklamasının ardından işveren tarafından aday olmaması için sistematik şekilde psikolojik baskılara maruz kaldığını, bu süreç içinde ağır işlerde çalıştırıldığını, uzun süredir zabıta görevlisi olarak çalışmakta iken birden çok görev değişikliği yapıldığını ve son olarak çöp ekibinde görevlendirildiğini iddia etti.

DİSİPLİN SORUŞTURMASI BAŞLATILDI

Gürdil, 11 Mayıs 2022 tarihinde sosyal medya hesabından "Arkadaşlar tek suçum AK Parti'nin aday adayı olmak. Ve sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ı çok sevmek. Beni mesleğimden bu yüzden ihraç ediyorlar. Disiplin kuruluna verdiler.

"Sayın AK Partili kardeşlerim. Beni vatan haini FETÖ'cülere yem ettiniz. Adalet mülkün temelidir. Basına tüm başımdan her geçeni anlatacam. Hepsi delilli ispatlı adalet yerini Allah’ın izniyle bulacak" şeklinde bir paylaşımda bulundu.

Söz konusu paylaşım üzerine Belediye Disiplin Kurulu tarafından soruşturma başlatıldığı, Disiplin Kurulunun, 15 Haziran 2020 tarihinde Gürdil'in iş sözleşmesini feshettiği belirtildi.

YARGI SÜRECİ

Feshin haksız ve geçersiz olduğunu iddia eden Gürdil, işe iade talebiyle tespit davası açtı. Davanın görüldüğü Pozantı Asliye Hukuk Mahkemesi 29 Eylül 2021 tarihinde davanın kabulü ile feshin geçersizliğine ve Gürdil'in işe iadesine karar verdi.

Belediyenin istinaf talebinde bulunması üzerine dosyayı inceleyen Adana Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 10 Mart 2022 tarihinde İş Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verdi. Gürdil de bunun üzerine AYM’ye bireysel başvuruda bulundu.

MANEVİ TAZMİNAT ÖDENECEK

Başvuruyu inceleyen AYM Birinci Bölümü, ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine karar verdi. Yüksek Mahkeme ayrıca Gürdil'e 30 bin TL manevi tazminat ödenmesine hükmetti. Kararın gerekçesinde şöyle denildi:

"İşverenlerin çalıştırdığı işçilerin verimli şekilde iş görmeleri ve önceden saptanmış nesnel kurallara sadakat göstermeleri konusunda beklenti içinde olmalarının haklı bir gerekliliğe dayandığını belirtmek gerekir.

"Zira işin veriminin düşmesine veya işveren ile olan güven ilişkisinin ciddi şekilde zedelenmesine işçinin yol açtığı durumlarda işverenin menfaatinin etkileneceği açıktır.

"Dolayısıyla yasal düzenlemelerin ve işverenin belirlediği kurallar çerçevesinde devam eden iş ilişkisinin meşru nedenler ortaya çıktığında bozulması ve sona erdirilmesi olağan bir durumdur.

"Somut olayda ise ilgili ve yeterli bir gerekçe ortaya konulmadan 4857 sayılı Kanun'un 18. maddesinin ifade özgürlüğünün dolaylı olarak sınırlandırılmasına dayanak yapıldığı ve Bölge Adliye Mahkemesince Anayasa'nın 26. maddesinde güvence altına alınan ilkelere uygun hareket edilmediği kanaatine varılmıştır."

AYM Adana Anayasa Mahkemesi AK Parti Belediye