18 Ekim 2024 Cuma
İstanbul 14°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

‘Aynadakini sevmek için önce kendimizi bilmeliyiz’

Sevtap Çapan’ın genel sanat yönetmenliğini yaptığı Tiyatro P.A.S’ın ‘Ben Serisi Kurtuluş’ projesi, Milli Mücadele’nin önemli karakterlerini izleyiciyle buluşturdu. Çapan, sanat üretiminde kendi tarihimize bağlanmaya davet etti.

‘Aynadakini sevmek için önce kendimizi bilmeliyiz’

Yazar ve oyuncu Sevtap Çapan, “Ben Serisi Kurtuluş” adını verdiği oyunlarıyla Milli Mücadele’nin kahramanlarını tiyatro sahnesine taşıdı. "Ben Kara Fatma", "Ben Kazım Karabekir" ve "Ben Hasan Tahsin" adlı üç oyunu izleyiciyle buluşturan Tiyatro P.A.S.’ın projesi, Üstün Akmen Tiyatro Ödülleri “Seçici Kurul Özel Ödülü”ne lâyık görüldü. Aydınlık’ın sorularını yanıtlayan Sevtap Çapan, sanat üretiminde cesur olunması gerektiğini belirterek “Tarihimize ve atalarımızın bize emanetine daha sıkı sarılmamız gerekiyor” dedi.
Son yıllarda yazdığı kitaplarıyla da gündeme gelen Sevtap Çapan, Eylül 2021'de Tiyatro Oyunları ve Çevirmenleri Derneği (OYÇED) tarafından "Yılın Yazar" ödülüne layık görüldü. Çapan, 2021 yılında Dramatik Yayınları’ndan çıkan "Memed" adlı kitabını, Kıbrıs Savaşı gazisi olan babasından esinlenerek yazmıştı. Sevtap Çapan, Ben Serisi Kurtuluş projesi ve sanat üretimleri hakkında sorularımızı yanıtladı.

‘ATALARIMIZA VE
TOPRAĞIMIZA BORCUMUZ’

l “Ben Serisi Kurtuluş” projesi, milli mücadelenin 100. yılında yalnızca bir anma, bir saygı duruşu mudur? Bunun ötesinde milli mücadelenin bugünle olan ilişkisine dair neler söylersiniz?

Ben Serisi Kurtuluş, 2017 yılında kurduğumuz ve Genel Sanat Yönetmenliğini yürüttüğüm Tiyatro P.A.S’ın üçüncü projesidir. Tek kişilik beş oyun olarak tasarlanan projenin üç oyununu sahneleyebildik. “Bizi Cumhuriyete taşıyan Milli Mücadelemizin kadın erkek cesur kahramanlarının hayatlarının anlatıldığı, organik bağ ile birbirine bağlandığı bir sahneleme ve estetik içeren bu oyunları sahnelemek, bir anma ve saygı duruşunun yanında; bu ülkenin sanat insanları ve aynı zamanda vatandaşları olarak bizlerin, atalarımıza ve toprağımıza borcu,” diye düşünüyorum.‘Aynadakini sevmek için önce kendimizi bilmeliyiz’ - Resim : 1
Milli Mücadele yıllarında yaşanan onca imkânsızlık ve zorluk karşısında sabırsızlıkla beklenen Osmanlı’nın çöküşü gerçekleşti fakat işte bu kahramanlar sayesinde küllerinden yepyeni bir ulus ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti doğdu. Bu çok büyük ve takdire şayan olan zafer, bizi bugüne taşımıştır. 100 yıldır maalesef bu anlı şanlı tarihe yaraşır bir gelişme gösterilemediğine inanıyorum. Tarihimize ve atalarımızın bize emanetine daha sıkı sarılmamız gerekiyor.


l Kara Fatma olarak bilinen Fatma Seher Erden’in savaş yıllarını canlandırdığınız tek kişilik oyunu ortaya koydunuz. Sizi milli kahramanlarımızı sahneye taşımaya iten neydi?


Öncelikle, hayatın içinde olduğu gibi sanatta da oldukça sık rastlanan yabancı hayranlığı beni oldukça rahatsız ediyordu. Kendi özümüze ve özümüzden olana, onların başarılarına yönelmemiz gereği ile bir “Özümüze Dönüş Projesi” olarak nitelendirdiğim Ben Serisi ile kendi tarihimizi ve kendi kahramanlarımızı anlatmak istedik. Güçlü kadın kahramanlarımız ve onların milli mücadeleye katkıları yeterince bilinmiyor. Bunları gözler önüne sermek istedik. Sonrasında ise kadın erkek ayrımı yapmamaya karar verdik. Yerli yazarların eserlerine de pek itibar edilmiyor, bu da sıkıntılardan biriydi bizim için ve özel olarak bu projeleri iki ayrı yazara yazdırdık. Böylece tiyatroya yeni metinler de kazandırmış olduk. Kısacası hem tarih hem de sanat adına oldukça önemli katkılar sunan bir projedir Ben Serisi Kurtuluş. Hatta bizden sonra pek çok tiyatro topluluğu ülkemizin önemli şahsiyetleri üzerine tek kişilik oyunlar yapmaya başladılar ve bir kısmı da bizim serimizin adı olan “Ben” kısmını oyunlarının başında kullanıyor. Fakat ben, örnek alınmanın güzelliği yanında birebir taklit edilmeyi, etik kuralların aşılması olarak değerlendiriyorum tabii…‘Aynadakini sevmek için önce kendimizi bilmeliyiz’ - Resim : 2


ÜRKEK DAVRANIYORUZ’

l Günümüzde ülkemizin hikâyelerini anlatan ve ayağı bu topraklara basan eserler yeterince ortaya koyuluyor mu sizce?

Koyulmuyordu ama artık yavaş yavaş koyulmaya başladı. İnsan hikâyeleri öyle böyle anlatıldı belki ama kahramanlarımızın ve toprağımızın hikâyesi hep zayıf kalmıştı. Bizler, bu ülkenin insanları olarak aynadaki bizi sevmek için geçmişteki bizi daha çok sevmeli ve değerli kılmalıyız ama önce geçmişimizi ve kendimizi bilmeliyiz elbette… Mesela, “Geçmişini bilmeyenin geleceği olamaz” cümlesi net bir ifadedir. Ciddiye almakta fayda vardır. Öyle hikâyelerimiz var ki anlatılsa, tiyatro oyunu, film yapılsa dünya bize hayran kalır. Bizse özellikle kendi üretimimizde, sanat konusunda daha kısır, daha ürkek davranıyoruz. Ticari yöne daha ağırlık veriyoruz; yurt dışı ya da içinde daha önceden tutmuş ve dolayısıyla garantisi olan işlerin peşinde koşuyoruz. Bu şekilde ülke sanatının gelişimi mümkün değildir.

l Ben serisi devam edecek mi? Sırada hangi kahramanlar var?

Evet, Kurtuluş serimiz devam edecek, uzunca yıllar hiç eskimeyecek bir içeriğe ve gerçekliğe sahip çünkü… Aslında bir de Cumhuriyet serimiz vardı fakat yazılmış metinlerimiz olmasına karşın küresel salgın nedeniyle başlayamamıştık. Kahramanları ise söylememe kararı aldım, daha önceki röportajlarımda telaffuz ettiğim iki kahraman, iki ayrı tiyatro tarafından yapıldı ve bu beni, bizi üzdü. O yüzden artık ilan etmiyorum.


l Kıbrıs savaş gazisi olan babanızdan ve gerçek olaylardan esinlenerek kaleme aldığınız “Memed” kitabının içeriği ağırlık olarak bireysel mi yoksa toplumsal konularda mı?

Ben sanatı önce kendim için sonra sanat ve toplum için yapıyorum. Bu üç yönü de önemsiyorum. Çalışmalarımı okuyan, seyreden herkes bu özelliği muhakkak fark ediyor. Memed kitabına yaklaşımım da bu şekildeydi. Neticede sanatta ya da edebiyatta tamamıyla bireysel bir noktadan sunum yapamayız, yapılıyor gibi görünse de içerdiği parametrelerde, edebi ve sanatsal olanla kurgulanarak süslenen, toplumsal bir gerçeklikle derinleşen katmanlar açıkça ortaya konur, konmalıdır. Bu sebeple babamın hikâyesinden yola çıktığım Memed kitabı, benim ve babamın bireyselliğinden ayrıştırılarak kurgulanmış olmakla kalmayıp Memed karakterinin bireyselliğinden, toplumsal yapının izlerine uzanmıştır. Temel konusu, savaşın kişi ve toplum üzerindeki etkisi olduğu için de tüm dünya ülkelerindeki insanları ilgilendiren evrensel bir duruşa sahiptir. Bunun yanı sıra Kıbrıs Barış Harekâtı tüm tarihi gerçekliğiyle ele alınırken ailenin dinlediği radyoda konumlandırılmıştır.‘Aynadakini sevmek için önce kendimizi bilmeliyiz’ - Resim : 3


‘ÇOCUKLARI BİREY
YERİNE KOYUYORUM’

l Biraz da çocuk oyunlarınızdan ve kitaplarınızdan bahsedelim. Çocukların dünyasına nelerle giriyorsunuz?

Çocuklar ve çocuk tiyatrosu benim için çok önemli bir noktada duruyor. Çağımızın değişen ve teknolojik açıdan gelişen yüzüyle günümüzün çocuk profiline uygun özellikler taşıyan eserler ortaya çıkarmak gibi bir hedefi belirledim kendime… Yaş aralığı olarak yedi ve üzeri çocuklar için yazıyorum. Bunun sebebi bu yaş grubu üzerindeki çocukların tiyatroya daha az geliyor olmasıdır. Çok uzun yıllar çocuk oyunlarında oynadım, hem oyuncu olarak hem de bir gözlemci olarak bu oyunlar bana çok şey kattı; fakat artık eskimiş yaklaşımların üstünü çizmemiz ve yeni yaklaşımlar denememiz gerekiyor. Bugünün çocuğu da bunu istiyor çünkü bilgiye parmaklarının ucuyla daha erken yaşlarda ulaşıyorlar. Dünyadan ve tüm olup bitenlerden haberdarlar. Bu yüzden ben onları birey yerine koymayı, onlara karar verecekleri seçenekler sunmayı, seyir keyfi alabilmeleri için de akışkan bir sahneleme yaklaşımı sunmayı seçiyorum. Onlara fantastik dünyanın kapılarını aralayarak yaklaşırken gerçeklerden söz ediyorum. Oyuncularımı da tıpkı büyüklere oynadıkları gibi inandırıcı bir sahicilikle samimi bir oyunculuk sergilemeleri için yönlendiriyorum ki çocuk seyirciler bunu hak ediyor.
Ve çocuklar beni anladı. Bunun için çok mutluyum. Peri Kız Müzikali kitabımın kısa süre sonra ikinci baskısı yapıldı. Bu kez onlara Türkçe İngilizce olmak üzere iki dil seçeneği sundum.
Yönetmenliğini yaptığım Peri Kız Müzikali ve Lider Masi Kahraman Yemini oyunlarımda diğer hedefim, çocukların sessizce oyunu seyretmelerini sağlamaktı. Bunu başarmanın zorluğunu hepimiz tahmin edebiliriz. Ben amacıma ulaştım; çocuklar, biri kırk beş diğeri altmış beş dakika olan oyunlarımı sessizce seyretti. Üstelik anne babaları da cep telefonlarını ellerinden bırakarak çocuklarıyla birlikte seyre koyuldular.


NOT: “Ben Kara Fatma” oyunu 25 Mayıs Perşembe, “Ben Hasan Tahsin” oyunu da 27 Mayıs Cumartesi günü Kats Sahne’de izlenebilir.‘Aynadakini sevmek için önce kendimizi bilmeliyiz’ - Resim : 4

‘BİR AKTRİS YAZIYOR’

İstanbul’da doğan Sevtap Çapan, 1991-1995 yılları arasında Müjdat Gezen Sanat Merkezi’nde dört yıl oyunculuk okudu. Son sınıftayken İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’na (İBBŞT) giren Çapan, 1996’dan itibaren sinema ve dizilerde aldığı rollerle tanındı. Oyunculuk eğitimi de veren Çapan’ın yazarlığını yaptığı beş oyunun ikisi, İBBŞT’de repertuvara alındı. NTV Stüdyoları’nda Seslendirme Sanatçısı kadrosunda yer alan sanatçı, 2016’dan 2020’ye kadar Türk Kadınlar Birliği Beykoz Şubesi Kurucusu ve Başkanı olarak görev yaptı. 2016 yılında Hamdi Gültekin tarafından kaleme alınan “Aktris Sevtap Çapan” ismini taşıyan, oyunculuğu ve sanat yaşamı üzerine bir kitap yazıldı.
Sevtap Çapan, 2017 yılı itibariyle Profesyonel Artı Sonsuz Firması’nın kuruluşu olan Tiyatro P.A.S’ın Genel Sanat Yönetmenliğini yapıyor. Aynı yıl Bursa Mora Dergisi’nde “Bir Aktris Yazıyor” başlığı altında köşe yazarlığına başlayan sanatçı, köşe yazarlığına Beykoz yerel gazetesi Özgün Haber’de devam ediyor. Çapan’ın yazdığı “Peri Kız Müzikali” oyunu 2019-2020 sezonunda kendi rejisiyle İBBŞT’de dünya prömiyeri yaptı, 2020‘de de Pozitif Yayınları etiketiyle kitap olarak basıldı.

Son Dakika Haberleri