Uygur yurdunda istismar davasına bakanlık müdahil oldu
Silivri’de Uygur yurdunda yaşanan kız çocuklarına taciz davası başlıyor. Vakıf yöneticilerinden baskı gördüğü iddia edilen mağdur aileleri konuşmaktan çekiniyor. Yurttaki çocuklara kamuflaj giydirerek uzun namlulu silahlarla askeri törenler düzenlendiği de ortaya çıktı.
Yusuf Tunçer
Silivri Selimpaşa’da bulunan Uygur İlim Marifet Vakfı’na bağlı Oku Uygur Bilig Yurdu’nda geçen yıl bir kız çocuğunun tecavüz, altı kız çocuğunun da tacize uğramasıyla ilgili dava 24 Ekim’de başlıyor. Aydınlık’ın ulaştığı Aile Bakanlığı, konuyu takip ettiklerini ve bakanlığın da davaya müdahil olduğunu bildirdi. Vakıf yöneticilerinin davayı geri çekmeleri için baskı uyguladığı aileler gazetemize konuşmaktan çekindi.
Hidayet Oğuzhan’ın başında bulunduğu Uluslararası Doğu Türkistan STK'lar Birliği ile bağlantısı olan Vakfın, ayrıca yurttaki çocuklara asker kıyafetleri giydirerek ve ellerine uzun namlulu silahlar vererek askeri törenler düzenlediği de ortaya çıktı.
TECAVÜZCÜYE KALKAN OLDULAR
Uygur İlim Marifet Vakfı’na bağlı Oku Uygur Bilig Yurdu adlı etüt merkezinin çalışanı Ahmet Kadeer’in, merkeze gelen 7 yaşında bir kız çocuğuna tecavüz ettiği ve yaşları 4 ile 12 arasında değişen üç aileden altı kız çocuğuna cinsel tacizde bulunduğu iddiasıyla açılan davanın ilk duruşması 24 Ekim’de Silivri 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki görülmeye başlanacak.
Mağdur çocukların aileleri, 2023’ün haziran ayında olayın ortaya çıkmasının ardından iki hafta boyunca yakalanamayan Ahmet Kadeer’in, etüt merkezinin bağlı olduğu Uygur İlim Marifet Vakfı’nın yöneticileri tarafından korunduğu ve şikayetlerini çekmeleri için kendilerine baskı ve tehdit yapıldığı için suç duyurusunda bulunmuştu.
Etüt merkezi çalışanı tutuklu sanık Ahmet Kadeer, çocuğun cinsel istismarı yanında “Müstehcen Yayınların Üretiminde Çocukları Kullanmak” suçundan da yargılanıyor. 19 Temmuz’da görülmeye başlanacak ilk duruşmada, mahkeme heyeti Uygurca tercüman çağrılmaması nedeniyle davayı 24 Ekim’e ertelemişti.
AVUKAT: AİLELER ŞU AŞAMADA KONUŞMAK İSTEMİYOR
Ailelerden bir kısmının baskılar nedeniyle Türkiye'den ayrılmak zorunda kaldığı kamuoyuna yansıdı. Mağdur ailelerin avukatı Fatih Davut Ejder, “Aileler şu aşamada konuşmak istemiyor. Duruşmadan sonra belki bir basın açıklaması yapılabilir.” dedi. Aydınlık’a ulaşan bir bilgiye göre de, mağdur ailelerinden biri de aşırı baskılar nedeniyle dava dilekçesini geri çekti.
Daha önce Serbestiyet’te çıkan haberde mağdur ailelerden Abdülhekim Gazi, tüm Türkiye’yi dava günü Silivri Adliyesi’ne çağırarak şöyle seslenmişti: “Uygurlara sesleniyorum. Sizleri mahkemeye gelip, bu masum çocukların yanında olmaya davet ediyorum. Mahkeme günü, ‘Uygur çocukları eğiteceğiz. Vatana, millete hayırlı evlat yetiştireceğiz’ diyen kişilerin; tacizci şahsın suçunu örtbas ederek, yakalanana kadar onunla iletişimde kalanların, tarihe yazılacak namussuzlukların açığa çıktığı gün olacak."
‘BAKANLIKLARDAN SORU ÖNERGESİNE HALEN CEVAP YOK’
Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu da 24 Temmuz 2024 günü Meclis’te Adalet Bakanlığı, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığına soru önergeleri vererek, “Vakıf yöneticileri mağdur aileleri şikayetlerini geri çekmeleri için tehdit etmiş ve baskı altında tutmuşlardır. Mağdur çocukların ve ailelerinin korunması için ne tür tedbirler alınmıştır?” diye sormuştu.
Aydınlık’ın ulaştığı Gergerlioğlu, “İki ayı aşkın süre geçmesine rağmen ilgili bakanlıklardan cevap yok. Belki de üzeri kapansın istiyorlar. Biraz medyatik olanlarda bakanlık davaya müdahil olabiliyor ama medyatik olmayanlar da kimsesiz kalabiliyor. Soru önergelerimiz mahkemenin de önüne gidiyor.” dedi.
AİLE BAKANLIĞI DEVREDE
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na “davaya müdahil olup olunmadığını ve mağdur çocukların ve ailelerinin korunması için ne tür tedbirler alındığını” sorduk. Ulaştığımız bakanlık yetkilisi, “Ailelerin hiçbir psikososyal ve hukuki destek talebi olmadığı belirlendi. Buna karşılık bakanlık aileye destek vermeyi sürdürüyor. Bakanlık davaya müdahil.” yanıtını verdi.
ÇOCUKLARLA SİLAHLI TÖREN
2014 yılında Silivri'nin Selimpaşa Mahallesi'nde, 4 bin 835 metrekarelik bir alanda inşaat edilen okulda; 4 sınıfta 30’dan fazla öğrenciyle faaliyetlerine başladı. Okul, bugün 8 bin 550 metre inşaat ile iki ayrı bina ve 300’den fazla öğrenciye ev sahipliği yapıyor. Anaokulu, ilkokul, ortaokul, lise, YÖS-SAT ve YKS’ye hazırlık, Arapça ve İngilizce dil eğitimi gibi çeşitli alanlarda faaliyet gösteriyor.
Uygur İlim ve Marifet Vakfı’na bağlı Oku Uygur Bilig Yurdu Müdürü ve kurucusu Habibullah Küseni, vakfın sitesinde yasalar doğrultusunda eğitim, öğretim, sağlık, sosyal, kültürel, tarihi ve dini alanlarda hizmet vermek ve tesisler kurmanın amaçları arasında yer aldığını belirtiyor. Ancak, vakıf ve yurt yöneticilerinin, eğitim gören Uygur çocuklara asker kıyafeti giydirdiği, ellerine uzun namlulu silah verip askeri törenler düzenlediği fotoğraflar ortaya çıktı.
VAKIF, ULUSLARARASI DOĞU TÜRKİSTAN STK’LAR BİRLİĞİ’NE BAĞLI
Uygur İlim ve Marifet Vakfı, Hidayet Oğuzhan’ın başkanlığını yürüttüğü Uluslararası Doğu Türkistan STK’lar Birliği isimli kuruluş ile bağlantılı. Vakfın internet sitesinde paylaşılan vakıf senedinde, “Vakfın sona ermesi halinde mal ve hakları ……..’na devredilir” diye yazılarak bağlı olduğu yer gizlenmesine rağmen, Resmi Gazete’nin 30216 sayılı nüshasında vakfa ilişkin yayımlanan belgede, “Vakfın sona ermesi halinde mal ve hakları Satuk Buğrahan İlim ve Medeniyet Vakfına devredilir” yazıyor.
Satuk Buğrahan İlim ve Medeniyet Vakfı (SİM VAKFI), Hidayet Oğuzhan’ın başkanı olduğu Uluslararası Doğu Türkistan STK’lar Birliği’nin alt kuruluşlarından biri. Hidayet Oğuzhan, taciz olayına karışan vakfın yöneticileri ile sık sık ortak etkinliklerde bir araya geliyor.
