Bakan Akar: Savunma sanayimizin geliştirilmesi istikbal mücadelesidir

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da katıldığı "Yeni Nesil Fırtına Obüsleri Teslimat Töreni"ndeki konuşmasına, yerli ve milli imkanlarla üretilen yeni nesil fırtına obüslerinin, Kara Kuvvetleri Komutanlığına tesliminden duydukları gurur ve heyecanı dile getirerek başladı.

Fırtına obüslerinin kara kuvvetlerine büyük ateş üstünlüğü sağladığına dikkati çeken Akar, "Fırtına obüsleri, terörle mücadele harekatında kahraman topçularımız tarafından etkin bir şekilde sahada kullanılmaktadır. Operasyonlarda elde edilen tecrübeler ışığında bu obüslere, ileri teknolojiye dayalı ilave yetenekler kazandırılmasına yönelik çalışmalar da aralıksız devam etmektedir." ifadelerini kullandı.

Fabrikanın, kurulduğu 1973'ten itibaren ürettiği veya bakım onarımını yaptığı malzemeler vasıtasıyla savunma ve güvenliğe önemli katkılar sağladığını ve sağlamaya devam ettiğini belirten Akar, şunları söyledi:

"Bugün ayrıca BMC Power tarafından 4 yıllık bir çalışma sonucunda tasarlanıp geliştirilen ve fabrikamızda seri üretimi devam etmekte olan Türkiye’nin ilk yerli ve milli askeri motorlarının sergilendiğini de görmekten büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Tasarımından üretimine Fırtına obüsleri ve ilgili sistemlerin hayata geçirilmesinde başta BMC Savunma AŞ olmak üzere emeği geçen, alın teri döken asker sivil, fabrikamızın tüm çalışanlarına yüksek müsaadeleriyle teşekkür ediyor, kendilerini tebrik ediyorum."

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın iradesi, kararlı tutumu ve direktifleriyle kamunun gücü ve özel sektörün dinamizminin aynı hedef doğrultusunda birleştiğini belirten Akar, yerli ve milli savunma sanayisinin tüm dünyanın dikkatini çekecek adımlar atmayı, büyük başarılar elde etmeyi başardığını vurguladı.

Akar, bugün teslimi yapılan Fırtına obüslerini kamu ve özel sektörün büyük bir uyum içinde çalışarak neleri başarabileceğini bir kez daha ortaya koyduğunu dile getirerek, "Geçmişte piyade tüfeğimizi dahi yurt dışından tedarik ederken, artık Milli Piyade Tüfeklerimizi ve tüm hafif silahlarımızı, ÇNRA'larımızı, Fırtına obüslerimizi, İHA/SİHA/TİHA’larımızı, ATAK helikopterlerimizi ve savaş gemilerimiz ile akıllı hassas mühimmatımızı ve füzelerimizi tasarlayıp inşa, imal ve ihraç seviyesine gelmiş bulunuyoruz." dedi.

"CUMHURİYET TARİHİNİN EN YOĞUN VE EN ETKİLİ FAALİYETLERİNİ İCRA EDİYORUZ"

Yerli ve millilik oranı yüzde 80'lere ulaşan savunma sanayinin bu seviyelere gelmesinde gösterdiği liderlik, destek ve teşvikleri dolayısıyla Cumhurbaşkanı Erdoğan'a şükranlarını ileten Akar, "Gösterdiğiniz hedef doğrultusunda yılmadan, yorulmadan çalışan savunma sanayimiz Türkiye Yüzyılı'nda modern tesisleri, yetişmiş nitelikli personeli, kazandığı kabiliyetleri ve sağladığı ekonomik katma değerle ülkemizi uluslararası alanda en üst lige taşıyacaktır. Bunun için azimle, kararlılıkla ve yüksek bir motivasyonla çalışmaya, üretmeye devam ediyoruz." ifadelerini kullandı.

Akar, tüm dünyada risk, tehdit ve tehlikelere bağlı olarak güvenlik kaygılarının en üst seviyeye çıktığı bir dönemden geçildiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"Böylesine hassas bir süreçte Türkiye, liderliğinizde Orta Doğu'dan Balkanlar'a, Afrika'dan Kafkaslar'a kadar geniş bir coğrafyada güvenlik üreten bir ülke olarak barış ve istikrara katkı sağlamak için her türlü gayreti göstermektedir. Cumhuriyetimizin 100'üncü yılına ulaştığımız ve ülkemizin önemli misyonlar üstlendiği bu süreçte, görev ve sorumlulukları artan Bakanlığımız da direktiflerinizle bölgesel ve küresel güvenlik için yeni yaklaşım ve stratejilerle Cumhuriyet tarihinin en yoğun ve en etkili faaliyetlerini icra etmektedir. Bu kapsamda bugün, savunma sanayi dahil sahip olduğu imkan ve kabiliyetlerle dünyanın sayılı ordularından biri haline gelen TSK, egemenlik ve bağımsızlığımız için her türlü arazi ve iklim şartlarında 'hudut namustur' anlayışıyla hudutlarımızın güvenliğini sağlamakta, terörü kaynağında yok etme stratejisiyle yurt içinde ve sınır ötesinde başta PKK/PYD/YPG, DEAŞ ve FETÖ olmak üzere tüm terör örgütlerine karşı mücadele etmekte, meşru müdafaa kapsamında teröristlere ağır darbeler indirmekte ve teröristlere adalete teslim olmaktan başka yol bırakmamakta, denizlerimizde ve semalarımızdaki hak ve menfaatlerimizi azim ve kararlılıkla korumakta, bunlara ilaveten başta KKTC, Azerbaycan ve Libya olmak üzere dost, kardeş ve müttefiklerimizin haklı davasına destek olmakta, aynı zamanda yedi iklim üç kıtaya barış, huzur ve adaleti götüren atalarımızdan aldığı ilhamla, bölge ve dünya barışına da katkı sağlamaktadır. "

Yerli ve milli savunma sanayinin geliştirdiği, üstün teknoloji ürünü harp silah, araç ve gereçlerinin önemine vurgu yapan Akar, "Yerli ve milli savunma sanayimizin geliştirilmesi bizler için artık bir zorunluluk ve milli istikbal mücadelesidir. Fırtına obüslerimiz de bu mücadelenin kritik bir unsuru olarak harekat alanında ordumuzun muharebe kabiliyetini yükseltecek, Mehmetçiğin elini daha da güçlendirecektir." dedi.