Bakanlar Kurulu toplantısı sona erdi

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan Bakanlar Kurulu toplantısının ardından açıklamalarda bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:

"Kaza kırıma uğrayan askeri helikopterimizde şehit olan 6 kahramanımıza rahmet diliyor. Baş sağlığı diliyorum.

'DÜNDEN DAHA GÜÇLÜYÜZ'

"Türkiye yüzyılını attığımız adımlarla gerçeğe dönüştürüyoruz. Devler gibi eserler bırakmak için karıncalar gibi çalışmak lazım. Eserler bırakmış olmanın peşindeyiz. Türkiye ayağına vurulan zincirleri tek tek parçalamaktadır. Türkiye özgüvenli şekilde hedeflerini gerçekleştirmektedir. Türkiye büyüyen ekonomisiyle dünya meselelerinin akışını değiştiren, insanlık tarihini yeniden yazmaktadır. Bugün dünden daha güçlüyüz, özgürüz, itibarlıyız. Milletimizi sığ sulara hapsetmek isteyenlere inat umudu büyütmeye devam edeceğiz.

İÇ CEPHE VURGUSU

"Türkiye’ye yeni heyecanlar yaşatacağız. Bir gerçeği tekrar vurgulamak durumundayım. 85 milyon olarak biz muhteşem bir aileyiz. Daha mutlu daha kudretli bir Türkiye hayal ediyoruz. Yeni projeler azmimizi kamçılıyor. Yeniden büyük ve güçlü Türkiye davamızda yolumuz aydınlatılıyor. İç cephemizi sağlam tuttuğumuz sürece güzel günler göreceğiz. Ülkemizin ilerleyişini kesmek isteyenlere fırsat vermeyeceğimize inanıyorum.

'İÇ SAVAŞ YENİ BOYUT KAZANDI'

"Bölgemiz demokrasi ve dönüm noktası denecek kritik gelişmelere sahne oldu. İç savaş yeni bir boyut kazandı. Halep, Hama, Humus ve Şam Suriye'nin asıl sahiplerinin kontrolüne geçerken, baskıyla zorbalıkla ayakta kalan Baas diktatörlüğü tamamen çöktü. Tel Rıfat ve Münbiç’in teröristlerden arındırılmasını memnuniyetle karşılıyoruz. Rejimin çekilirken terör örgütlerine bazı yerleri bırakması gözler önüne serdi. Esed arkasında enkaza dönmüş bir Suriye bırakarak kaçmıştır. Türkiye Suriye ihtilafının başından beri komşuluk hukuku ve büyük devlet olmanın gereğini yerine getirmiştir. Suriye’nin bir an önce huzura kavuşmasından yana olduk. Devrik rejimin tutumuna rağmen her şart altında toprak bütünlüğü savunduk. Haksızlığa hukuksuzluğa karşı sesimizi yükseltmekten çekinmedik. Ama bunu açık düşmanlığa dönüştürmedik. Suriye ile ilgili hassasiyetimiz hiçbir zaman menfaat eksenli olmamıştır. Her zaman vicdan penceresinden baktık. Bugün de aynı yerde duruyoruz. Suriye halkı bizim kardeşimizdir. Can dostumuzdur.

'KALBİMİZİN YARISI HATAY YARISI ŞAM'

"Kalplere hangi güç sınır çizebilir. 910 km’lik sınırı paylaştığımız komşularımıza sırtımızı dönemizi bizden kim bekleyebilir. Kalbimiz bir yarısı Hataysa diğer yarısı Şam’dır… Son 13 yıldır ülke ve millet olarak bu gerçekleri yaşadık. Komşu evinde yangın çıktığında ilk koştuğu yer biz olduk."

"Suriye istikrar kavuştukça dönüşler de artacaktır. Vatan hasreti son bulacaktır. Yığılmaları önlemek amacıyla Yayladağı kapısını da geçişlere açıyoruz."

CUMHURBAŞKANI'NDAN SURİYE'NİN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜ VURGUSU

"Dün itibarıyla artık Suriye’de karanlık dönem kapanmış, aydınlık bir dönem başlamıştır. Türkiye, binlerce yıllık tecrübeyle billurlaşan devlet aklıyla hadiseleri okumakta; Suriye’deki duruma çok geniş bir perspektiften bakmaktadır. Şunu bir kez daha ifade etmek arzusundayım: Türkiye’nin başka bir ülkenin toprağında ve egemenliğinde gözü yoktur. Sınır ötesi harekatlarımızın yegane amacı vatanımızı ve vatandaşlarımızı terör saldırılarından korumaktır. Ne PKK ve Suriye’deki uzantıları, ne de DEAŞ; ülkemizin muhatabı değildir, bilakis muarızıdır. Suriye’nin toprak bütünlüğünün mutlaka ama mutlaka korunması gerekiyor.

Suriye; tüm etnik, dini, mezhebi kimlikleriyle Suriyelilerindir. Suriye’nin bugününe de, geleceğine de karar verecek olan Suriye halkıdır. Komşuları ve kardeşleri olarak bize düşen; Suriye halkının ülkelerini yeniden toparlama, yeniden ayağa kaldırma, yeniden mamur etme çabalarına güçlü bir şekilde destek olmaktır. Tekrar söylüyorum: Arap, Türkmen, Kürt, Sünni, Alevi, Nusayri, Hristiyan fark etmeksizin Suriyelilerin tamamının sulh içinde yaşadığı bir Suriye, Türkiye’nin en büyük özlemi, hayali ve hedefidir. Şurası da kesinlikle unutulmamalıdır: İstikrara kavuşmuş bir Suriye, hem kendi vatandaşları hem de bölgedeki diğer ülkeler için güven kaynağı olacaktır.

SURİYE HALKINA ÇAĞRI

Komşu ülkelerin güvenliği yine Suriye’nin güven içinde, istikrar içinde olmasından geçiyor. Öte yandan bölücü örgütün Suriye uzantısının, kargaşayı fırsata çevirmeye dönük aşırı heveskar tutumunu da dikkatle takip ediyoruz.

Kendi akıllarınca faklı hesap yapanlara şunu hatırlatmak zorundayım: Çakal ne kadar hile bilirse kurt da o kadar yol bilir. Türkiye, sınırlarının ötesinde yeni terör çıban başlarının ortaya çıkmasına göz yummayacaktır. 13 yıldır her türlü zulme maruz kalan Suriyeli kardeşlerimize yeni acılar, yeni sıkıntılar, yeni dramlar yaşatmaya kimsenin hakkı yoktur.

Buradan, kardeş Suriye halkına da seslenmek istiyorum: Aziz Suriyeli kardeşlerim… Türkiye ve türk milleti, dün olduğu gibi bugün de, yarın da yanınızdadır. Siz, tüm imkansızlıklara rağmen kanınızla, canınızla, dişiniz, tırnağınızla destan yazdınız. Zulme ve zalime asla boyun eğmediniz. Yei’se kapılmadınız. İlk günden itibaren hep “Allah büyüktür” dediniz; “o rahman ve rahim olandır” dediniz; “o alemlerin Rabbidir” dediniz; yalnız o’na güvendiniz, yalnız o’ndan yardım dilediniz.

Düştünüz yerden çok daha güçlü bir şekilde tekrar ayağa kalktınız. Böylece nesilden nesile gururla aktarılacak muhteşem bir kahramanlık hikayesine imza attınız. Men sabera, zafera! “yenilgi yenilgi büyüyen” bu şanlı zaferin asıl sahibi sizlersiniz.

'GÖNÜL GÖNÜLE VERECEK SIKINTILARIN ÜSTESİNDEN GELECEĞİZ'

Sizleri, ülkem ve milletim adına saygıyla selamlıyorum. Zaferiniz hayırlı-mübarek olsun diyorum. Hürriyet ve adalet mücadelenizde sizi nasıl yalnız bırakmadıysak, inşallah kalkınma mücadelenizde de tüm imkanlarımızla sizi destekleyeceğiz. Gönül gönüle verecek, zorlukların, sıkıntıların üstesinden birlikte geleceğiz. Suriye’nin kalıcı barışa, istikrara ve güvenliğe kavuşması için elimizden gelen her şeyi yapmaya hazır olduğumuzu bilmenizi isterim.

Hama katliamından beri Suriye’nin özgürlüğü yolunda can veren şehitleri bugün bir kez daha rahmetle yad ediyorum.

Suriye’nin esaretten kurtulan şehirlerinde sevinç göz yaşları döken, dua eden, şükür secdesine kapanan; yıllar sonra evlerine, yuvalarına, ailelerine, sevdiklerine kavuşmanın mutluluğunu yaşayan tüm kardeşlerime selam ediyorum.

DİYABET HASTALARINA MÜJDE VERDİ

TİP 1 DİYABET hastalığıyla mücadelede eden evlatlarımız ve ailelerine yöneliktir. Daha önce bilindiği gibi diyabet hastalarımızın glikoz takibi için gerekli cihazlar geri ödeme kapsamındaydı. Buna ilave olarak artık 18 yaş altındaki TİP 1 DİYABET hastası evlatlarımız için sensörlü cilt altı glikoz izlem cihazlarını, Sosyal Güvenlik Kurumumuz tarafından geri ödeme kapsamına alıyoruz.