‘Batı, tahılın Afrika’ya ulaştırılmasını engeldi’
Rusya, Tahıl Koridoru Anlaşmasından çekildi.
Geri dönüş şartı ise; Batı'nın Rus gıda ve gübresine yaptırım uygulamaktan vazgeçmesi. Vatan Partisi Rusya Temsilcisi Dr. Mehmet Perinçek, Rusya’nın en etkili düşünce kuruluşlarından Katehon’un ve Geopolitica.ru sitesinin Genel Yayın Yönetmeni Dr. Leonid Savin gelişmeleri değerlendirdi
Rusya’nın Tahıl Koridoru Anlaşması’ndan çekilmesi Batı’yı tedirgin etti. 2022 Temmuz ayında yürürlüğe konulan ve her dört ayda bir uzatılması öngörülen anlaşma bugüne kadar 3 defa uzatılmıştı. NATO’nun Vilnius Zirvesi’nde alınan kararların ardından Moskova tahıl koridoru anlaşmasını uzatmayarak mekanizmadan çekildi. Rusya Anlaşmanın süresini neden yenilemedi? Masaya hangi şartlar sürüldü? Avrupa ülkeleri anlaşmanın son bulmasından neden kaygılandı? Vatan Partisi Rusya Temsilcisi Dr. Mehmet Perinçek Aydınlık Avrupa’nın sorularını yanıtladı.
‘TAHILIN ÇOĞU AVRUPA'YA GİTTİ’
Rusya Tahıl Koridor Antlaşması'nı neden yenilemedi?
Bunun birkaç sebebi var. Birinci sebep uygulamadan kaynaklı sorunlar. Tahıl anlaşması dünyadaki gıda krizini engellemek amacıyla yapıldı. Fakir ve ihtiyaç duyan ülkelere tahıl gönderilmesi anlaşmanın baş sebebiydi. Ancak Afrika ülkeleri anlaşma çerçevesinde tahılların sadece yüzde 3’ünü alabildi. Tahılın çoğu Avrupa'ya gitti. Hatta bu tahılların bir kısmının Avrupa'da hayvan yemi olarak kullanıldığı ortaya çıktı. Bu durumu Putin ve Erdoğan anlaşmanın başlamasından kısa bir süre sonra dile getirmeye başlamışlardı. Bunun düzelmediği görüldü.
Diğer taraftan Rusya bu anlaşmanın suiistimal edilerek Karadeniz’de tahıl için açılan koridordan Ukrayna'nın gizli şekilde silahlandırıldığını ifade etti. Tahıl Koridoru Anlaşmasının amacına veya mantığına tam ters bir uygulamayla karşı karşıya kalındığı görüldü.
Batı tarafı bu tahıl anlaşmasının uygulanmasıyla Rusya'ya yönelik bazı yaptırımları kaldıracağını ifade etmişti. Bu yaptırımlar da kaldırılmadı.
‘RUSYA ŞARTLARINDA ISRARCI OLACAK’
Rusya şartlarımız kabul edilirse anlaşmaya devam edeceğinin mesajını verdi. Rusya anlaşmayı hangi şartta devam ettirir?
Bu anlaşmadan Afrika ülkelerinin fakir ülkelerinin yararlanması konusu önemli. Putin, bunu Afrikalı devlet liderleriyle çok sık görüşüyor. Son dönemde Afrika'yla Rusya arasındaki ilişkilerin oldukça iyi şekilde geliştiğini görüyoruz. Stratejik boyutlara ulaştığını görüyoruz. Bu temelde Rusya ısrarcı olacaktır. İkincisi sözü verilen yaptırımların kaldırılması isteyecektir. Üçüncüsü ise tahıl anlaşması suistimal edilerek Ukrayna'nın silahlandırılması engellenecektir. Burada Moskova, Türkiye'nin son dönemdeki Batıcı, NATO'cu ve Avrasya karşıtı adımlarında da değişiklikler bekleyecektir.
Avrupa ülkelerinin liderleri tahıl anlaşmasının devam etmesi çağrıları yapıyor. Çünkü Ukrayna tahılının yurt dışına satılması işini Batılı ve Avrupalı şirketler yürütüyorlar. Şirketler çok büyük gelir de elde ediyorlar. Ukrayna tahılının dünyaya dağıtılmasında Kiev'in en ufak bir iradesi yok. Anlaşmayı Ukrayna'nın silahlandırılması yönünde de kullanıyorlar. Bu yüzden de Avrupalı liderler anlaşmanın devamını talep ediyorlar.
TÜRKİYE’NİN TAVRI RUSYA’NIN ANLAŞMAYA DÖNMESİNİ SAĞLAYACAK’
Erdoğan, Putin’in tahıl anlaşmasını devam ettireceğini inanıyor. NATO’nun genişlemesi için sağladığı katkı, Ukrayna üyelik söylemi sonrasında hala bu inançta olmasını nasıl yorumluyorsunuz?
Türkiye ile Rusya arasında stratejik bir iş birliği kurulduğu takdirde ve ilişkiler doğru temele oturduğu takdirde Türk-Rus ilişkileri sadece Türkiye'nin Rusya'nın çıkarına değil tüm bölgenin hatta tüm dünyanın çıkarlarına uygun sonuçlar doğurmaktadır. Tahıl Koridoru Anlaşması bunun önemli örneklerinden biridir. Burada Moskova-Ankara ekseni dünyadaki gıda krizini engelleyecek bir inisiyatif ele almışlardı. Fakat yukarıda da belirttiğimiz gibi uygulanması da ciddi yanlışlar ortaya çıktı.
Rusya bütün bunlara rağmen biraz da Türkiye'nin hatırına; Türkiye'yle olan ilişkilerini daha sıkı ve iyi tutmak amacıyla Tahıl Koridoru Anlaşmasının onayladı, destekledi ve uzattı. Fakat son dönemde Türkiye'nin de tavrının özellikle Rusya'yı kuşatma ve bölgedeki NATO etkisini arttırma, NATO'nun genişlemesine yönelik yaptığı hatta NATO'dan bile daha NATO'cu çıkışlar artık Türkiye'nin hatırına olan bu anlaşmanın Rusya açısından uzatılmasının bir anlamı kalmadığını gösterdi. Türkiye’nin, Neonazi Azak taburu komutanlarının Rusya ile yapılan anlaşmaya aykırı bir şekilde Ukrayna'ya geri gönderilmesi yine bu anlamda önem taşımaktadır. Anlaşma Türkiye'nin hatırına devamlı uzatılmıştı. Fakat artık Türkiye'nin hatırına da uzatılacak bir durum kalmadı. Bu durum Moskova tarafından da görüldü.
Türkiye, doğru bir çizgiye gelir ise ‘NATO'dan çok NATO'cu olmaktan vazgeçerse’ Rusya'nın da anlaşmaya dönmesi beklenebilir. Burada Türkiye'nin de Batı'nın bu uygulamalarını yönelik adımlar atması gerekir. Rusya'nın aldığı uzatmama kararı kesinlikle bir sürpriz değildi. Beklenen bir karardır. Bundan sonra artık Erdoğan hükümetinin de oturup düşünmesi gerekmektedir.
‘ERDOĞAN’IN KENDİNİ BATI’YA AFFETTİRMESİ MÜMKÜN DEĞİL’
Türkiye’nin NATO’ya bağlılık stratejisi Rusya ile olan ilişkileri hangi alanlarda ve nasıl etkiler?
Türkiye'nin son dönemdeki attığı adımlar Rusya ile olan birçok işbirliği noktasını etkileyecektir. Sadece Karadeniz veya Ukrayna temelli sorunları değil Güney Kafkasya'dan Suriye'ye, Doğu Akdeniz'den enerji güvenliğine kadar Rusya'yla ekonomik ilişkilere kadar birçok noktayı etkileyecektir.
Türkiye karşılaştığı tehditleri ancak Avrasya ülkeleriyle iş birliği içerisinde çözebilir. Suriye'de PKK'nın temizlenmesi, ABD'nin Doğu Akdeniz'de kurduğu Türkiye karşıtı bloğun yarattığı tehdidin bertaraf edilmesi, KKTC'nin tanıtılması, Ege'de, Trakya'da, Türkiye'nin güvenliğini sağlanması, Güney Kafkasya'da Azerbaycan'ın toprak bütünlüğünün tam olarak sağlanması ve orada bir uyumlu bir bütünleşme sürecinin başlatılması; Rusya'yla ilişkiler açısından büyük bir önem taşımaktadır.
Türkiye, Ukrayna ve NATO konusunda aldığı bu tutumla hayati çıkarlarını da tehlikeye atmakta ve karşı karşıya kaldığı tehdidi dengeleyecek uluslararası ittifaklardan da yoksun bırakılmaktadır. ABD sonuç olarak Türkiye'yi yalnız bırakarak kolay lokma haline getirmek istemektedir. Bu anlamda Türkiye'nin de Batı’ya yaranarak tekrardan kendini affettirmesi, daha doğrusu Erdoğan hükümetinin kendini batıya affettirmesi de mümkün değildir. Yapılan bu hamleler tekrardan Batı kampının asli bir üyesi olarak kabul edilmesine yol açmayacak ne Batı kampı tarafından kabul gören bir Türkiye olacaktır ne de Avrasya'dan gerekli desteği alamayan bir Türkiye ortaya çıkacaktır. Bu da ABD’nin, Türkiye'yi yalnızlaştırarak yutmak stratejisinin zeminini oluşturacaktır.
‘Ukrayna, insani koridoru saldırı için kullandı’
Rusya’nın en etkili düşünce kuruluşlarından Katehon’un ve Geopolitica.ru sitesinin Genel Yayın Yönetmeni Dr. Leonid Savin, Moskova’nın tahıl koridoru anlaşmasını askıya alınması kararını Aydınlık Avrupa’ya değerlendirdi.
Rusya Tahıl Koridoru Anlaşmasını neden yenilemedi?
17 Temmuz 2023, insani koridor için Karadeniz girişiminin son günüydü. Tüm taraflar için net bir çerçeve vardı ve Rusya'nın talepleri Batı tarafından kabul edilmedi. Bir diğer önemli konu ise güvenlik nedenleridir. Zira Ukrayna bu koridoru Kırım yarımadasındaki altyapıya saldırmak için kullanmıştır. Ayrıca Rus istihbaratı tahıl koridoru için kullanılan gemilerin Ukrayna'ya silah taşıdığı bilgisine de sahip. Bütün bunlar, anlaşmayı kesmek ve Karadeniz'in kuzeyindeki güvenlikleştirme sürecini yeniden başlatmak yeterlidir.
RUSYA’NIN YEDİ ŞARTI
Rusya, ancak şartları kabul edilirse anlaşmaya devam edeceğinin mesajını verdi. Bu şartlar nelerdir?
Moskova’nın talepleri şunlardır:
1) Tarım ürünleri ve gübre taşıyan Rus gemileri için limanların açılması.
2) Bu tür işlemlerle uğraşan Rus bankaları için SWIFT sistemine erişimin yeniden sağlanması.
3) Tarım sektöründe kullanılan teknik ve unsurların Rusya'ya ablukasının durdurulması.4) İhracat için kullanılan Rus gemileri için sigorta prosedürlerinin yeniden sağlanması.
5) Rus gemileri için lojistik zincirlerin yeniden sağlanması.
6) Ukraynalılar tarafından tahrip edilen amonyak boru hattının yeniden işlemeye başlaması.
7) Son olarak bu anlaşmanın insani boyutuna geri dönülmesi.
‘AVRUPA ÇİFTE KAZANÇ SAĞLIYOR’
Avrupa liderleri üst üste“tahıl anlaşması devam etmeli” çağrıları yaptı. Avrupa neden anlaşmanın devam etmesinde bu kadar ısrarcı?
Çünkü Avrupa ülkeleri bu tahılı Ukrayna'dan ucuza alıyor. Ve Ukrayna bu parayı savaş için daha fazla Avrupa silahı satın almak için kullanıyor. Yani Avrupa devletleri çifte kazanç elde ediyor. Yalnızca Ukrayna'ya komşu olan Polonya gibi ülkelerde tahıl akışı yerel piyasaları olumsuz etkiledi. Bunun dışında Batı Avrupa ülkeleri karlı çıktı.
‘İHTİYAÇ SAHİPLERİNE ULAŞTIRMAYI YAPTIRIMLAR ENGELLİYOR’
Basında “Tahıl anlaşmasının son bulması en çok Asya ve Afrika’yı etkiler” görüşüne sıkça rastlıyoruz. Sizce bu gerçeği yansıtıyor mu?
Başından beri büyük bir yalan var. Söz konusu tahılın yüzde 10'undan daha azının açlık ve yoksulluktan etkilenen ülkelere sağlandığını bizzat Birleşmiş Milletler doğruladı. Aslında Rusya, Afrika ülkelerine ücretsiz veya ucuz gıda sağlayacağına ve bunu adım adım yapacağına söz verdi. Yine Batı yaptırımları sorunu var. Tam olarak bu nedenle Rusya'dan tüm Afrika ve Asya'nın ihtiyacını karşılayacak yeterli gemi bulunamıyor. Yani Afrika ve Asya’daki ihtiyaç sahiplerine tahılın ulaştırılmasını Batı yaptırımları engelliyor.
‘ERDOĞAN’IN SÖZLERİ POPÜLİST’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Putin’in tahıl anlaşmasını devam ettireceğini inandığını açıkladı. Kendisinin NATO’nun genişlemesi için sağladığı katkı ve Ukrayna üyelik söylemi sonrasında hala bu inançta olmasını nasıl yorumluyorsunuz?
Bunun tamamen popülist bir söylem olduğunu düşünüyorum. Türk liderliği, Kuran'ın yakılması ve oradaki Kürtler nedeniyle İsveç'i NATO'ya almayacağına söz verdi. Ancak AB'nin Türkiye'ye daha fazla ayrıcalık tanıyacağına dair verdiği sözlerden sonra sanki her şey düzeldi ve Erdoğan giriş izni vereceğine söz verdi. Elbette bunda ABD'nin IMF aracılığıyla Türkiye'ye fon sağlama sözü vermesi gibi bir arka planın rolü de var. Yani bu bir çıkar ve onun yorumlanması meselesi. Ancak Putin, Rusya'nın tüm talepleri yerine getirildiğinde anlaşmaya geri dönüşün mümkün olacağını çok açık bir şekilde ifade etti.
‘NATO’CU ÇİZGİ MOSKOVA’DA TEHDİT OLARAK GÖRÜLECEKTİR’
Türkiye’nin NATO’ya bağlılık stratejisi Rusya ile olan ilişkileri hangi alanlarda ve nasıl etkiler?
Rusya, Ukrayna'ya silah tedariki ve her türlü askeri yardımı, anlaşmaların ihlalini (Türkiye, Ukrayna'ya geri dönen Azak taburundaki teröristleri serbest bıraktı) tehdit olarak görecektir. Ukrayna'nın yanı sıra Suriye var ve Rus devriyelerine yönelik birçok saldırı Türk kontrolündeki bölgeden geliyor; bu da ortaya çıkan olumsuz bir işaret. Ayrıca Dağlık Karabağ meselesi gibi Kafkasya meselelerine müdahale (Türkiye anlaşmaya taraf değil) Rusya'ya karşı bir hamle olarak değerlendirilecektir.
‘Batı, Rus gıda ve gübresine yaptırım uygulamaktan vazgeçmeli’
Rusya Dışişleri Bakanlığı, 18 Temmuz'da işlevini yitiren Karadeniz Tahıl Koridoru Anlaşması'na, Batı'nın Rus gıda ve gübresine yaptırım uygulamaktan vazgeçmesi halinde döneceklerini duyurdu. Bakanlıktan, yapılan yazılı açıklamada, tahıl girişimiyle bugüne kadar 32,8 milyon ton yükün ihraç edildiği, bunun 26,3 milyon tonunun Avrupa Birliği (AB) dahil olmak üzere yüksek ve orta gelir düzeyindeki ülkelere gönderildiği ifade edildi. Açıklamada, "Etiyopya, Yemen, Afganistan, Sudan ve Somali başta olmak üzere en yoksul ülkelere, toplam 922 bin 92 tonla yüzde 3'ten daha az tahıl gönderildi" bilgisi verildi.
‘BATILILAR TAHILDAN İKİ KEZ KAZANIYOR’
Ukrayna'da, IMF'nin talebi üzerine üzerindeki moratoryumu kaldırdıktan sonra ekilebilir arazilerin büyük bir kısmını Cargill, DuPont ve Monsanto gibi Batılı şirketlerin aldıklarına dikkat çekilen Rusya Dışişleri Bakanlığı açıklamasında, "Öte yandan, Ukrayna gıdalarını dampingli fiyatlarla satın alan Avrupalılar, daha sonra katma değeri yüksek mamuller olarak yeniden satış için fabrikalarında işliyorlar. Aslında Batılılar hem satışta hem de tahılın işlenmesinde iki kez kazanıyorlar. Ayrıca ABD ve AB fiyatlar üzerinde spekülasyon yapıyor, suni bir ürün kıtlığı yaratıyor ve yasa dışı tek taraflı yaptırımlar uygulayarak Rus tarım ürünlerini dünya pazarlarının dışına itiyor" denildi.
‘KORİDOR TERÖR SALDIRILARI İÇİN KULLANILDI’
Rusya'nın, Ukrayna'nın tahıl çıkışına açtığı güvenli koridorunun "Karadeniz Girişimi"nin ruhuna aykırı olarak "terör saldırıları için kullanıldığı" kaydedilen açıklamada, anlaşmanın Rusya ile ilgili olan kısmının yürürlüğe girmediğine dikkat çekildi.
AB'nin Temmuz 2022'den bu yana Rusya'ya karşı 5 defa yeni yaptırım paketi açıkladığı anımsatılan açıklamada, ABD ve İngiltere'nin de sınır ötesi sınırlamalarını eksik etmediği belirtildi.
UKRAYNA LİMANLARINA GİDEN GEMİLER “ASKERİ HEDEF ” SAYILACAK
Rusya Savunma Bakanlığı, 20 Temmuz'dan itibaren Ukrayna limanlarına giden tüm gemilerin “potansiyel askeri yük taşıyıcısı” olarak değerlendirileceğini açıkladı. Bu gemilerdeki bandıraların ait olduğu ülkelerin Kiev rejimi tarafında çatışmaya dahil olmuş sayılacağını vurguladı.