Yunanistan Fenerbahçe derneğini kapattı
Yunanistan, Batı Trakya Fenerbahçe Taraftarları Spor-Kültür Derneği’ni, adındaki ‘Batı Trakya’ ifadesinin ‘Türk azınlık’ iması oluşturabileceği gerekçesiyle kapattı. Aydınlık’a konuşan Dernek Başkanı Mümin Hasan, “Yunanistan’da kalkışma ihtimaliyle suçlanıyoruz.” dedi
Aslı Erişen
Editor
Yunanistan’da bulunan Batı Trakya Fenerbahçe Taraftarları Spor-Kültür Derneği’nin kapatılmasına ilişkin 6 Eylül 2023'te Gümülcine Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmeye başlayan dava, 28 Mayıs 2024’te sonuçlandı. Mahkeme, adı Türk azınlık iması yaratabileceği gerekçesiyle derneğin kapatılmasına karar verdi.
Aydınlık’a konuşan Batı Trakya Fenerbahçe Taraftarları Spor-Kültür Derneği Başkanı Mümin Hasan, derneğin 2022 yılında kurulduğunu, daha kuruluştan itibaren Yunan makamların zorluk çıkardığını söyledi.
77 kurucu üye ile Gümülcine’de kalabalık bir başvuruda bulunduklarını söyleyen Hasan, “O zaman bile ‘Bu kadar insan neden bir araya toplandı?’ demişlerdi.” bilgisini paylaştı. Derneğin kurulmasına ilişkin eksik bir şey bulamayınca bu kez de ‘Batı Trakya’ ifadesine takıldıklarını söyleyen Hasan, mahkemede “Batı Trakya’yı logoda neden büyük yazıyorsunuz?” gibi soruların yöneltildiğini kaydetti. Mümin Hasan, şunları söyledi:
‘BATI TRAKYA SUÇ, DOĞU TRAKYA DEĞİL’
“Biz kurucu üyeler olarak ismi ya ‘Yunanistan Fenerbahçeliler’ ya da ‘Batı Trakya Fenerbahçeliler’ yapacaktık. Oy çokluğuyla ‘Batı Trakya Fenerbahçeliler Derneği’ olmasına karar verdik. Geçici Yönetimle derneğimiz kuruldu ve ilk yönetimi seçmek için 6 Kasımda seçim kararı alıp, baroya avukat ataması için bildirdik. Bize sözlü olarak avukat atanmayacağı, bu derneğin ömrü yok gibi söylemler gelmeye başladı. Bunun üzerine 3 Kasım tarihinde yazılı bir dilekçeyle baroya neden avukat atanmadığını resmi olarak sordum. Seçimi yapabilmemiz içim 4 Kasım saat 15:00 kadar avukatın atanması gerekiyordu.
"Sonuç olarak 4 Kasım saat 14:59 da avukatın atandığını öğrenmiş olduk . Bizler avukatın atanmayacağını düşünür hale gelmiştik. Sözlü ve yerel basında bize karşı olumsuz bir tutum hep devam etti belirli kesimlerden. ‘Niye toplandınız? Ne yapmak istiyorsunuz?’ diye sürekli geldiler. İlk başlarda hiç yazılı şekilde gelmemişlerdi. Zaman geçti. Baktılar biz sporla ilgileniyoruz, maç izliyoruz, maçlara gidiyoruz. Bir şey bulmak zorundaydılar, bizim üstümüze gelmek zorundaydılar, onlar da ‘Batı Trakya’ ifadesini buldular.
"Edirne, Kırklareli civarında Yunanlar var. Onlar da ‘Doğu Trakya’ ismini koydular. ‘Doğu Trakya’ ile ilgili dernekleri de var. Yunanistan’ın onlarla ilgili bir kaygıları yok. Şu anda 730 kadar üyemiz var. Yunanistan’ın en büyük spor derneğini kurmuş olabiliriz o bölgede. Yaptığımız suçlar; maç izlemeye gitmek, gol attığımızda sevinmek, İstanbul’daki Kadıköy maçlarını organize etmek.”
‘AMAÇ BURADAKİ BİRLİKTELİĞİ BİTİRMEK’
"Bizim işlemiş olduğumuz bir suç yok , Bizlere sizde suç isleme potansiyeliniz var demek istiyorlar. Burada Türk olduğunu, yaşadığını ima ediyorsunuz diyorlar.” ifadelerini kullanan Hasan, şöyle devam etti:
“Biz mahkemeye çıktık. Mahkeme 6-7 Eylül olaylarının olduğu gün yapıldı. O gün tek mahkemesi yapılan bizdik. ,2 buçuk saat sürüyor, sistem çöktü diyorlar. İstedikleri şeyleri yapamadıkları, duyamadıkları için bekletiyorlar. Başka bir odaya geçtik, orada da sistem çöktü. O kadar suçlamalar yazıyor fakat mahkemede bizim şahit olarak çıkardığımız kişiye sorulan soru; ‘Logonuza Batı Trakya ismini neden büyük yazdınız? Şehrimizde hangi okula gittin veya gidiyorsun?’ Bunlar mantıklı sorular değil. Burada bunları çok detaylı anlatamıyoruz. Amaç buradaki birlikteliği bitirmek, büyük bir dernek kuruldu, bu derneği kapatmak.”
‘DERNEĞİN HAKKINI SAVUNMAYA HAZIRIZ’
Avukat İlker Çavuşoğlu, tarihte ve hukukta ‘Batı Trakya’ kavramının istikrarlı bir şekilde kullanıldığını belirterek, yanlış bir mahkeme kararı verildiğini söyledi.
Çavuşoğlu, şöyle konuştu:
“2022 yılında bir grup soydaş, Türk azınlık mensubu Batı Trakya Fenerbahçeliler Spor-Kültür Derneği’ni kurdu. Bundan bir kaç ay sonra Rodop Savcılığı, derneğin tescilinin iptalini ve dernekler sicilinden silinmesini talep eden bir hukuk davası başlatmıştır. Haziran ayında geri çekilen bu dava yeniden Başsavcı tarafından başlatılmıştır. Mayıs ayında duruşma gerçekleşmiştir.
"Geçtiğimiz eylül ayında Rodop Asliye Hukuk Mahkemesi, Başsavcının başvurusunu kabul ederek derneğin kapatılmasını istedi. Enterasan bir durum var. Yunan hukuk düzeninde, özellikle yargı içerisinde bir görüş vardır. Bu görüşe göre Trakya olarak tanımlanıyor. Bölge tek ve Yunandır. Dolayısıyla onlara göre Batı Trakya adında bir bölge yoktur. Trakya’nın Batı Trakya olarak ifade edilmesi kabul edilmemektedir.
"Mahkemeye göre; Batı Trakya Fenerbahçeliler Spor-Kültür Derneği olarak tanımlanarak hukuk ihlal etmiş. Batı Trakya ifadesini adında barındırarak Türk azınlığının mevcut olduğunu ima etmektedir. Yunanistan’ın kamu düzenini ve toprak bütünlüğüne tehdit arz etmektedir. Bu yanlış bir mahkeme kararı. Hukuki açıdan çok iyi bilinir ki tarihte, geçmişte ve hukukta Batı Trakya kavramı istikrarlı bir şekilde kullanılmıştır ve kullanılmaktadır.
"Bunun birçok örneği vardır. Lozan Antlaşması’ndan, ulusal mevzuata kadar. Derneğin haklarını savunmak ve açıklanan kararı bozmak için davayı istinaf mahkemesine taşımayı düşünüyoruz. Büyük ihtimalle taşıyacağız. Hukukun bize tanıdığı yöntemleri kullanarak biz derneğin hakkını savunmaya hazırız.”
BATI TRAKYA'DA DÖRT TÜRK AZINLIK OKULU KAPATILIYOR
Türklerin yoğun olarak yaşadığı Batı Trakya'da öğrenci yetersizliği gerekçesiyle dört Türk azınlık ilkokulunun kapatılacağı bildirildi.
Yunan basınında yer alan haberlere göre, Rodop ilinde Hacıören, Keziren ve Payamlar, İskeçe'de ise Karaköy ilkokulu kapatılacak okullar arasında yer alıyor. Kararla, 2011'den bu yana öğrenci yetersizliği gerekçesiyle sistematik olarak kapatılan Türk azınlık ilkokulu sayısı sürekli yükselirken, Batı Trakya'da faaliyetlerine devam eden azınlık okulu sayısı 86 olacak. Batı Trakya genelinde, 1995'te, 231 azınlık okulu faaliyet gösteriyordu. Yunan hükümetinin idari reform çalışmaları kapsamında, 2011'den bu yana Batı Trakya'daki Türk azınlığa ait çok sayıda ilkokul kapatılmış veya birleştirilmişti.
Yunan tarafı bunun "kapatma" değil, öğrenci yetersizliğinden dolayı "askıya alma" uygulaması olduğunu iddia ederken, soydaş veliler ise bunu, azınlık öğrencilerinin Yunan devlet okullarına gönderilmesini amaçlayan bir adım olarak görüyor. - AA
