Batı'nın liberal dayatmasına yanıt! Gürcistan LGBT yasağını genişletiyor

Gürcistan Parlamentosuna LGBT yürüyüşlerinin ve etkinliklerin yasaklanmasına ilişkin yasa tasarısı sunuldu. Teklife yönelik konuşan Gürcistan Parlamentosu Başkanı Şalva Papuaşvili bu yasa teklifinin, vatandaşlar tarafından imzalanan bir girişim olduğunu belirterek, "LGBT yürüyüşlerinin ve ilgili renkli öğelerin yasaklanmasına yönelik bir yasa teklifi var ve bu teklif insan hakları komitesine iletilecek" dedi.

Ülkede LGBT propagandasını yasaklamayı öngören 'Aile Değerlerinin ve Küçüklerin Korunması' adlı yasa tasarısı 3 Ekim 2024 tarihinde yürürlüğe girmişti. Yapılan düzenlemelerle birlikte eşcinsel evlilikler, cinsiyet değiştirme işlemleri, heteroseksüel olmayan kişilerin çocuk evlat edinmesi, eğitim kurumları ve kitle iletişim araçlarında LGBT propagandası ayrıca LGBT'yi yaygınlaştırmaya yönelik gösteriler yasaklanmıştı.

Gürcü siyaset bilimci Şota Aphaidze bu konuda Meclis’e sunulan son yasa teklifini Aydınlık Avrupa’ya değerlendirdi.

GÜRCİSTAN LGBT YASAĞIYLA BATI’NIN ETKİSİNİ AZALTMAK İSTİYOR

Gürcistan Parlamentosu'na LGBT yürüyüşlerinin yasaklanması için bir teklif sunuldu. Bu yasa ile ne hedefleniyor?

Bu yasa tasarısı ilk olarak 2012 yılında, Gürcü Rüyası sağ-kanat bir parti haline geldiğinde kabul edilmeliydi, ne yazık ki o zamanlar Batı ile flört ediyorlardı. O zaman Gürcü Rüyası, Batı ile bir anlaşmaya varmanın mümkün olduğunu, Gürcistan'ı değerleriyle, diniyle, gelenekleriyle kabul edeceklerini düşündü ama bu umutlar gerçekleşmedi. Batı'nın böyle bir Gürcistan'a ihtiyacı yok. Batı'nın ultra-liberal bir Gürcistan'a ihtiyacı var. Batı, Gürcü geleneklerine karşı olan liberal muhalefeti destekliyor.

Tabiri caizse Gürcü Rüyası ile Batı arasındaki çatışma öyle bir noktaya geldi ki Gürcü Rüyası, Gürcistan'da Batı jeopolitiğinin etkisini sınırlayan yasaları kabul etmeye başladı. Elbette Gürcistan'da LGBT propagandasına getirilen kısıtlamalar Batı'nın etkisinin azaltılmasına katkıda bulunuyor.

Batı bu LGBT meseleleri üzerinde sürekli spekülasyon yapıyor ve bunu jeopolitik hedeflerine ulaşmak için kullanıyor. Bu yasa artık bunu sınırlayacak ve yeni bir norm oluşturacak diyebiliriz.

GÜRCÜ TOPLUMU İÇİN AİLE DEĞERLERİ ÖNEMLİ

Parlamento Sözcüsü Shalva Papuashvili, bu tasarının vatandaşlar tarafından imzalanan bir girişim olduğunu açıkladı. Sizce vatandaşlar neden böyle bir teklif sundu?

Her yıl özellikle Batılı sivil toplum örgütlerinin fonları LGBT yürüyüşünün düzenlenmesini desteklemektedir. Bu toplumumuzu bölmeye ve çatıştırmaya yönelik bir provakasyondur.

Batı, Gürcü toplumunun bu tür LGBT yürüyüşlerine nasıl tepki verdiğini biliyor ve bu yürüyüşler, sözde demokrasiye sahip olmadığımızı göstermek için özel olarak düzenleniyor ve bu tür yürüyüşleri düzenleme girişimi sırasında çatışmalar yaşanıyor.

Dolayısıyla bu yasa LGBT yürüyüşü ile ilgili bu konuyu kısmen sınırlayacak ve düzenleyecektir. Aile değerlerinin korunmasına ilişkin yasa Gürcü toplumu için çok önemli, çünkü Gürcü toplumu aile değerlerini oldukça ön plana koyuyor.

Devletin aile değerlerini desteklemek, bu propagandayı desteklemek ve geleneklerimizi ve tarihimizi korumak için yeni yasalar çıkarmaya devam edeceğini umuyorum.

AVRUPA'NIN ELİTLERİ LGBT’Yİ DESTEKLİYOR

Özellikle Avrupa'ya bakacak olursak, emperyalizmin savunuculuğunu yapan ülkelerde LGBT propagandası devlet eliyle yürütülüyor. Öte yandan Macaristan, Rusya gibi devletler LGBT propagandasına karşı önlemler alıyor. Bu tabloyu nasıl yorumlamalıyız?

Avrupa ve Avrupa Birliği ülkeleri uzun zamandır eski kültürü devam ettirmiyor. Gelenekler ve aile değerleri artık orada gözetilmiyor, bu onları Tanrılarından uzaklaştırıyor ve en önemlisi, bu karşı propaganda devlet düzeyinde yürütülüyor.

Avrupa'da da bu konuda düalist bir yaklaşım var, çünkü Avrupa Birliği'nin siyasi liderliği elbette LGBT propagandasını destekliyor, bu tamamen delilik. Öte yandan geleneklerini sürdürmeyi önemseyen toplumlar Avrupa toplumları da var. Örneğin Polonya'da veya Macaristan'da veya diğer Doğu Avrupa ülkelerinde, bu tür gelenekler hala gözlemleniyor.

Çoğunlukla, daha önce de söylediğim gibi, Avrupa'nın siyasi ve mali elitleri LGBT topluluğunu tamamen destekliyorlar, geleneksel olan her şeye karşı çıkıyorlar. Bu durumda Avrupa elbette bizim müttefikimiz olamaz çünkü Avrupa kendi kendine böyle bir ölüm cezası veriyor.

‘AVRUPA'NIN GELECEĞİ YOK EDİLİYOR’

Böyle bir politikanın sonucu olarak Avrupa'nın geleceği yok ediliyor. Zira Avrupa tarihsel olarak var olduğu şekliyle, örneğin Batı Hıristiyan kültürü gibi kültürel birikimiyle artık var olmayacak, bu devam ederse kesinlikle aile değerleri olmayacak ve bu Avrupa'yı iyi günlerin beklemediğini gösteriyor.

GÜRCİSTAN AİLE DEĞERLERİNE VE GELENEKLERİNE BAĞLI BİR POLİTİKA İZLEMELİ

Çözüm önerileriniz neler? Sizce Gürcistan ne tür bir politika izlemeli?

Gürcistan'ın, aile değerlerine dayalı geleneğimize ve kültürümüze dayalı egemen bağımsız politikasını yürütmesi gerektiğinden eminim ve Batı siyasetinden bağımsız şekilde hareket edebilirsek, bu durum küçük bir ülke olan Gürcistan için ve Gürcülerin kültürel varlığı için bir kurtuluş olacaktır.

Elbette müttefiklere ihtiyacımız var ama müttefiklerimiz de bizim değerlerimizi paylaşan ülkeler olmalı, örneğin Türkiye bizim değerlerimizi paylaşıyor, yani Türkiye'nin lideri ve politikacıların çoğunluğu aile değerlerini ve geleneklerini destekliyor. Ayrıca Macaristan, Rusya, İran ve Azerbaycan gibi birçok ülke de böyle bir rota izliyor. Dolayısıyla bu alanda da yalnız olmadığımızı söylemeliyim.