Bay Ekrem’in üstünü örtemedikleri
Değerli okuyucular, bu yazı İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun soruşturması ile ilgili değil


İstanbul’da yaşayan ve her türlü şehir içi ulaşım olanaklarını kullanan biri olarak, karşılaştığım ve yaşadığım aksaklıkları kaleme almak amacını uzun zamandır taşıyorum.
Yoksa Bay Başkan’ın Beylikdüzü Belediye Başkanlığı zamanından beri ileri sürülen üstü açık yolsuzluk iddialarını ya da şimdi İBB Başkanı olarak adliyeye yansıyan üstü tamamen açık yolsuzluk iddialarını yazma gibi bir eylemim olamaz. Zaten iş artık hukuki süreç içinde devam edecek adli bir olaydır.
Halbuki hoş bir masal gibi başlamıştı. “Her şey çok güzel olacak!” adeta büyüklere masallar gibiydi… Tepki oyları ile İBB Başkanı olarak seçilen Bay Ekrem adaylık sürecinde İstanbul halkı için ne güzellikler planladığını Fener Papazı Bartholomeos ’u ziyaret ederek kulağına fısıldamıştı. Saygılı biri olarak önünde dinlerarası diyalog gibi uluslararası prim getiren bir örnek vardı. Papaz efendi de ahde vefa örneği vererek başkan seçildikten sonra iadey-i ziyaret yaparak kendisini makamında ziyaret etti.
BATILI DEVLETLERLE TEMASLAR
Düşündükçe anılarımız tazeleniyor. 24 Haziran 2019 tarihinde Bay Ekrem’in seçimi kazanması Alman basınında sevinçle karşılandı. Die Welt gazetesi, haberi sürmanşetten, “Erdoğan dönemi sona eriyor” başlığıyla aktardı. Avrupa’da da genel bir kabul gördü. Özellikle Birleşik Krallık kendisine özel ilgi göstermeye başladı. Karşılıklı gelip gitmeler sıklaştı. Hatta Bay Başkan göreve geldikten birkaç ay sonra Londra’daki Chatham House adlı düşünce kuruluşundan davet aldı. Bay Başkan, Sevr Antlaşması’nın mimarı bu kuruluşun belleğimizdeki kötü anıları silme fedakarlığını bile yaptı. Görev aşkı ile Londra Borsası ve finans-kapitalin önemli temsilcileriyle de görüştü. Tabi bu arada ABD ile olan ilişkileri hiç ihmal etmedi. Ama kendisinin İngiliz dostluğu bir başka idi; 25 Ocak 2022’de karlı bir İstanbul günü Birleşik Krallık Büyükelçisi Dominick Chillcott Ankara’dan geldi. Akşam evlerine gitmekte zorlanan İstanbullu hemşerilerinin sorunlarını çözmek için Boğaziçi’nin lapa lapa karlı romantik görüntüsü ve rakı-balık eşliğinde eşleri ile birlikte üç saat süren bir yemek yediler. Büyükelçi belki de Bay Başkan’ın bu özverili davranışından etkilenerek “Siz sadece İstanbul’un değil Türkiye’nin başkanı olacak kapasitedesiniz.” diye sohbet arasında söyledi.
Bay Başkan gerçekten de Cumhurbaşkanı gibi davranarak Doğu ve Güneydoğu’da birçok kenti ziyaret etti. Görevlerinden alınan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Selçuk Mızraklı ve Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk ile Kayapınar Belediye Başkanı Keziban Yılmaz’ı ziyaret etti, onlara moral ve destek verdi. 2021 yılında gene sanat aşkı ile Diyarbakır’da Hendek operasyonlarına, kayyumlara karşı çıkan Ahmet Güneştekin’in “Hafıza Odası” adlı sergisinin açılışına katıldı. Selahattin Demirtaş’ın eşi ve HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar ile Parti’nin eski Muş Milletvekili Sırrı Sakık ve HDP yöneticileri de oradaydı. Bol bol sanat konuşuldu.
Hafızamızda anılar dolu. 17 Ağustos 2019 günü İstanbul hemşerileri seller içinde yüzerken, Bay Başkan çıkamayanları düşünerek Bodrum’un mavi sularında yüzerek tatil tüyoları elde etmekteydi.
Bay Başkan 24 Ocak 2020'de Elâzığ’da 6,8 büyüklüğündeki deprem bölgesi ziyaretinin ardından, örnek baba olarak çocuklarını Erzurum’da kayak tatiline götürdü.
Anılar o kadar çok ki! Bay Başkan’ı anlatmaya sayfalar yetmez.
İNŞAATLARIN YÜZDE 10’U BİLE BİTMEDİ
Neyse ben asıl meseleye geleyim. 2023 yılının Kasım ayında İBB, İstanbul’daki 49 metro girişinin üstünün örtülmesi gerektiğine dair bir karar alıyor. Çeşitli medya organlarında da bunun haberi çıkıyor. Aradan geçen 16 ay içinde bu basit inşaatların %10 oranında bile bitirilmediğini İstanbul halkı görmekte ve şikâyet etmekte. Örneğin Gayrettepe metro girişinin fotoğraflarını çektim. İnşaat demir filizleri bile paslanmış durumda. Halk, etrafı çevrilmiş inşaat alanı yüzünden yola inerek akan trafik tehlikesi altında giriş-çıkış yapıyor. Gayrettepe metrosu ile Zorlu Center arasındaki yürüyen bantlar, bir yılı aşkın süredir yürümeyen bantlar olarak atıl durumda. Ayrıca bantların üstünde çöpler birikmiş durumda. Bu tünel işlek bir yer. Metrobüslerin Zincirlikuyu terminalinin ve İstanbul Havalimanı metrosunun da olduğu, yolcuların ellerinde bagajlar ile gelip gittiği bir yer. İşin ilginç tarafı Zorlu Center tarafına giden bantlar çalışıyor, İstanbul Havalimanı metrosuna giden bantlar çalışmıyor. Acaba Bay Başkan o metro hattının Ulaştırma Bakanlığı tarafından yapılmasından mı rahatsız? Birçok metro istasyonunda yürüyen merdivenler, yürümeyen merdiven durumunda. Asansörler de sık sık devre dışı kalıyor. Ekonomik durumu kısıtlı böbrek taşı hastalarının hastaneye gitmelerine de gerek kalmıyor. Metrobüs yollarında seyahat etmeleri yeterli, bu yollarda hoplayarak zıplayarak seyahat etmeleri yeterli.
Sanırız Bay Başkan, cumhurbaşkanlığı gibi çok ulvi projeler ile meşgul olmalı ki İstanbul hemşerilerine fazla zaman ayıramadı. Ben gelirsem; “Türkiye’de her şey çok güzel olacak” (mı?) diye harıl harıl çalışmaktaydı. Her ne kadar cumhurbaşkanlığı seçimleri için üç yıldan biraz fazla varsa da, henüz projelerini öğrenemedik. Belki şimdi mahkemeler vasıtası ile Türk milleti bunları öğrenme fırsatı bulacak.