Beklenen itiraf geldi: ‘Tek bir köyü bile alamadık’
İsrail basını Hizbullah'ın savaşın gidişatına dair açıkladığı raporları doğruluyor. İşgal, Lübnan'ın güneyinde ilerleyemiyor. İşgal güçleri kuşattığı Khiam'dan da geri çekildi.
İsrail ordusu Lübnan'ın güneyinde "ateş gücü ve hava desteğine rağmen tek bir köyü bile ele geçirmeyi" başaramadı. Bu ifadeler Hizbullah'a değil, İsrail'in köklü gazetesi Yediot Aharonot'a (YA) ait. Tel Aviv, Lübnan'daki kara operasyonlarını yürütmek için bir aydır bölgeye “beş tümen ve bir yedek tugaydan” oluşan 50 bini aşan asker konuşlandırsa da henüz "bir dayanak noktası" dahi oluşturamadı. İsrail ordusu 2006'da hezimete uğrayarak geri çekilmek zorunda kaldığı II. Lübnan Savaşı'nda kara operasyonları için 15 bin kadar asker görevlendirmişti.
Lübnan'daki Direniş Operasyon Odası da daha önce yayımladığı raporlarda aynı gözlemlerde bulunmuştu. YA sadece Ekim ayında 64 İsrail askerinin öldüğünü söylerken, Operasyon Odası geçen perşembe günü aralarında çok sayıda subayın da bulunduğu 95 İsrail askerinin öldürüldüğünü bildirmişti. Her iki taraf da yaralı sayısının bine yaklaştığını ifade ediyor. Resmi rakamlara göre Hizbullah yine Ekim ayında İsrail'e toplam 4 bin 600 füze, roket ve İHA fırlattı. 14 bin uyarı sireni tetiklendi. YA'ya göre geçen ayki saldırılarda 24 yerleşimci öldü. Sadece cumartesi günü kuzeye gönderilen 130 roket ve İHA sebebiyle 30'a yakın İsrailli yaralandı.
'ÖNCE İZİN VERİYOR SONRA VURUYOR'
YA'ya göre uzmanlar, İsrail'in kara operasyonlarındaki başarısızlığını Hizbullah'ın "etkili taktik stratejisine" bağlıyor: “Savaşçılar, İsrail zırhlı araçlarını, tanklarını ve askerlerini isabetli bir şekilde hedef alabilecek silahlarla donatılmış çeşitli savunma hatları kullanıyor.” Gazete ayrıca İsrail güçlerinin Hizbullah mevzilerini bulmada ve savaşçıların kullandığı küçük, tespit edilmesi zor İHA'ların oluşturduğu tehditle başa çıkmada yaşadığı zorluklara da dikkat çekiyor.
Eski Başbakan İzak Rabin'in danışmanlığını yapmış Albay Jack Neriya, direniş savaşçılarının İsrail güçlerini pusuya düşürmeden önce ilerlemesine kasıtlı olarak izin verdiğini belirterek, "Bu pusu taktiği, Golani Tugayı ve komandolar gibi elit birlikler de dahil olmak üzere İsrail güçleri için devasal zorluklar yarattı." dedi. İsrail askeri kayıplarının endişe verici düzeyde yüksek olduğunu, bu rakamın 1940'ların sonlarından bu yana İsrail'deki toplam askeri kayıpları aşma potansiyeline sahip olduğunu söyledi.
15 SAAT SÜREN ÇATIŞMA
Bu arada Lübnan yayını el Meyadin'in bölgedeki muhabiri, son iki gündür sınır köyü Khiam doğrultusunda ilerlemeye çalışan işgal güçlerinin tümüyle geri çekildiğini bildirdi. Hizbullah geçen haftadan beri bölgede yeni bir çatışma ekseni oluşturmuştu. Muhabir, geri çekilme başlamadan önce aralıksız 15 saat süren yoğun bir çatışmanın yaşandığını kaydetti.
İsrail ordusunun Lübnan'a yönelik devam eden saldırılarında cuma günü aralarında çocuk ve kadınların da bulunduğu 71 kişinin yaşamını yitirdiği, 169 kişinin yaralandığı bildirildi. Cumartesi günü hava baskınları devam etse de henüz ölüm bilançosu açıklanmadı.
TÜMGENERAL YARALANDI
Cumartesi günü yaşanan diğer bir ilgi çekici gelişme de Lübnan'daki kara operasyonlarının başındaki Kuzey Komutanluğı Şefi Tümgeneral Ori Gordin'in yaralanması oldu. Gordin ve beraberindeki subayların sınır boyunca yaptıkları bir tur sırasında araçları devrildi.
Aynı gün bombalanan çok sayıda askeri nokta ve yerleşim arasında askeri istihbarat birimi 8200'ün Glilot üssü ile Hava Kuvvetlerine hizmet eden Ramat David üssü de vardı. Bu ikisi daha önce defalarca Hizbullah'ın menziline girmiş olsa da operasyonları için “çok gizli” ibaresi bulunan ve füze test alanı olarak hizmet veren Palmalchim hava üssü ilk kez vuruldu.
NASRALLAH'IN MİRASI: HAYFA YANIYOR
İsrail en büyük üçüncü kenti Hayfa'da endişe hakim. İsrailli yetkililer, Hizbullah roket ve İHA'larının kente giderek daha fazla düşmesinden duydukları korkuyu dile getiriyor. İsrail medyası, Hasan Nasrallah'ın “Kiryat Şimona'nın başına gelen Hayfa'nın da başına gelecek” tehdidinin hayata geçtiğini ve kente yağan roketlerin “yüzbinlerce kent sakinini istikrarlı olarak” sığınaklara gönderdiğini bildirdi.
Valla haber sitesine göre kent sakinleri, “en kötüsünün hala kendilerini beklediğinden korkuyor.” Hayfa Belediye Başkanı Yona Yahav siteye verdiği demeçte, “Sokaktaki duygu iç karartıcı: Her yer boş, trafik düşük, ticaret bildiğimiz düzeyde değil, insanlar dışarı çıkmaya korkuyor ve şehirdeki küçük oteller çöküşün eşiğinde.” dedi. Hayfa'nın göç vermeye başladığını da belirterek, “Nereye doğru gittiğimizi bilmiyorum ama savaşın bizi iyi bir yere götürmeyeceğini biliyorum.” dedi.
KARANLIK OPERASYON
İsrail deniz komandoları cumartesi günü Lübnan'ın kuzeyine bir baskın düzenleyerek bir kişiyi kaçırdı. Yaklaşık 25 asker, Hristiyan kasabası Betrun'da sahile çıktı ve bir dağ evine doğru harekete geçti. Askerlerin kaçırılan kişiyi yanlarında götürdüklerini gösteren güvenlik kamerası görüntüleri paylaşıldı. Komandolar daha sonra sürat tekneleriyle kaçtı. Kaçırılan kişinin, bölgede bulunan bir denizcilik enstitüsünde kaptanlık eğitim kursuna katılan İmad Emhez olduğu belirlendi.
Lübnan Başbakanı Necip Mikati kaçırılma olayının Birleşmiş Milletler'e şikayet edilmesi emrini verdi. Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Ali Hamiye, "Kaçırılan kişi sivil, ticari gemilerde kaptanlık yapıyor ve eğitimini sivil bir enstitüde alıyor." dedi. Lübnan kıyılarının korunmasından Birleşmiş Milletler Misyonu UNIFIL'in sorumlu olduğunu hatırlattı. İsrailli komandoların UNIFIL'in bir parçası olarak Lübnan kıyılarına konuşlandırılan Alman Deniz Kuvvetleri ile işbirliği yaptığından şüpheleniliyor. UNIFIL ise suçlamaları reddetti.
Suudi haber kanalı el-Hadath, Hizbullah kaynaklarına dayandırdığını iddia ettiği haberinde, kaçırılan adamın örgütün üst düzey yöneticilerinden biri olduğunu ileri sürdü. Hizbullah iddiaları reddetmekle kalmadı, ayrıca hiçbir örgüt yetkilisi veya kaynağının “el-Hadath gibi Siyonist propaganda makinesine hizmet eden medya kanallarını bilgilendirmeyeceğini” belirtti.