22 Kasım 2024 Cuma
İstanbul 11°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

BETAM: İşsize doğrudan gelir desteği verilmeli

İşsizlik Türkiye'nin bir numaralı gündem maddesi. Yapılan anketlerde de işsizlik en önemli sorun olarak öne çıkıyor. Yapılan araştırmalar Türkiye'de geniş tanımlı işsizliğin sekiz milyonu bulduğu yönünde.

BETAM: İşsize doğrudan gelir desteği verilmeli
A+ A-
EKONOMİ SERVİSİ

Üstelik bu sayı koronavirüs öncesi döneme ait. İşsizlik matematiksel bir oran veya sayıdan ibaret görünse de, ülkeler için en ciddi ekonomik ve toplumsal sorun ve başkaca sorunların oluşmasında önemli bir etken. Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi (BETAM) yayınladığı "Uzun süreli işsizliğin yarattığı tehdit" başlıklı araştırmada konuya dikkat çekti.

İŞSİZLİK SÜRESİ UZADI

BETAM uzmanları Prof. Dr. Seyfettin Gürsel ve Mehmet Cem Şahin tarafından kaleme alınan araştırmada özetle şu tespitler ve öneriler yer aldı:

Türkiye ekonomisinde korona salgınının mart ayının ortalarından itibaren yaratmaya başladığı tahribata maruz kalmadan önce de işgücü piyasasında gelişmeler yeterince endişe vericiydi.
Her ne kadar geçen yılın sonbaharından itibaren işsizlikte tedrici bir azalma süreci gözlemlense de tüm sektörlere yayılan güçlü bir istihdam artışı yaşanmadığından önceki krizlerde olduğu gibi işsiz sayısında hızlı bir azalma gündemde değildi. Bu olgunun doğal sonucu olarak işsizlik sürelerinin de uzaması kaçınılmazdı.

GENÇLERDE DRAMATİK BOYUTTA

Tahmin edileceği üzere son iki yılda işsizlik sürelerinde belirgin bir artış yaşanmıştır. Buna paralel olarak bir yıl ve daha uzun süredir iş arayıp bulamayan işsizlerin sayısı neredeyse ikiye katlanarak bir milyonu aşmıştır. Uzun süreli işsizlerdeki artışın ağırlıklı olarak yükseköğrenim mezunları ile düşük eğitimli (lise altı) kesimde ortaya çıktığı görülmektedir. Kuşkusuz en çarpıcı bulgu, bu artışın oldukça şiddetli bir dozda kadın işsizler arasında gerçekleşmiş olmasıdır. Sonuçta uzun süreli işsizler grubunda zaten var olan cinsiyet eşitsizliği daha da derinleşmiştir.

Büyük ölçüde işgücü piyasasına yeni giren gençlerden oluşan “Daha önce hiç çalışmamış” grubunda uzun süreli işsiz sayısı artışı dramatik boyutlardadır. 2017’den 2019’a iki yıl içinde bu sayı toplamda 114 binden 150 bine yükselirken kadınlarda 77 binden 116 bine ulaşmış erkeklerde ise 38 binden 34 bine gerilemiştir. İşgücü piyasasına yeni giren kadınların iş bulmakta yaşadıkları güçlük barizdir.

TAZMİNAT SİSTEMİ GEVŞETİLMELİ

Mart ayının ortalarından itibaren Türkiye’yi etkisi altına alan koronavirüs salgınının bu tabloyu daha da ağırlaştıracağı aşikârdır. Ekonomi yönetimi düne kadar işsizleri yaşamlarını asgari düzeyde idame etmelerine yönelik önlemleri ihmal etmişti. Salgının yarattığı olağanüstü koşullarda olağanüstü koruma önlemlerine başvurulması acil hale gelmiştir. İşsizlik tazminat sisteminde gerek hak kazanma koşullarının gerek tazminat sürelerinin köklü bir şekilde gevşetilmesi gerekmektedir. Buna ek olarak işsizlik tazminatından yine de yararlanamayacak olan işsizlerin ailelerine doğrudan gelir desteği düşünülmelidir.

ekonomi İşsizlik Türkiye Koronavirüs Tazminat Kriz