Beyaz gelin geri dönüyor
Çukurova’da, sezonun ilk pamuğu alındı. Ziraat Mühendisleri Odası Adana Başkanı Alpullu'yu hatırlatarak ‘Pamukta da sevineceğimiz günler bence uzak değil’ dedi

Çukurova, Türkiye’nin en büyük ve en bereketli ovası. Bir dönemler Çukurova denilince pamuk akla gelirdi. Bereketli topraklar önce yeşile, pamuk tomurcuğundan çıkınca da beyaza bürünürdü.Çukurova’ya ülkenin birçok yerinden akın olurdu pamuk toplamak için. Kimi beyaz altın, kimi de beyaz gelin derdi ona. Üzerine türküler yakılır, şiirler okunur, filmler çekilirdi. Üreticimiz, tüketicimiz, tüccarımız ve binlerce çalışanın o güzel günleri 1980’lere kadar sürdü. Özal ile gelen serbest piyasa düzeni birçok tarım ürünü gibi pamuğu da bitirdi. Üretici, bir zamanlar ihraç ettiğimiz pamuğu ekmemeye başladı. Adana, Tarsus ve Mersin’deki pamuk fabrikaları kapandı, çırçır atölyeleri kepenklerini indirdi. Bu sektörde çalışan on binlerce yurttaş perişan oldu. Çukurova pamuğa, pamuk Çukurova’ya küsmüştü. İşte 37 yıl sonra bu karanlık tünelin ucunda nihayet bir ışık göründü ve üreticimiz tekrar pamuğa göz kırpmaya başladı. Acaba barışacaklar mı? İşte bu kritik sorunun cevabını, Ziraat Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Semih Karademir ile görüştük.

BİRAZ FEDAKARLIK YAPALIM
Pamuk üretiminin önceki ve bu günkü durumunu nasıl değerlendirirsiniz?
1980’lerde 720 bin dekarlık pamuk ekilirdi. Bu miktar ülkenin pamuk ihtiyacını karşılıyordu. 1980’den sonra her yıl azalan üretim, en son 410 bin hektara kadar düştü. Bu, ülkenin pamuk ihtiyacının yarısını karşılıyordu, yarısını da ithal ediyorduk. Şimdiki duruma gelince, sezonun ilk pamuğunu aldık. Karataş ilçesinin Helvacı köyünde yapılan hasatta verimden de memnun kaldık. Bizim odamız köklü bir odadır. Bu yıl üreticilerimizi teşvik ettik, iyi verim alınması için yardımcı olduk. Müjdeyi de vereyim: Bu yıl Adana’da 300 bin dekarlık pamuk ekim alanı 400 bine çıktı.
Belirlenen pamuk taban fiyatını üretici nasıl karşıladı, siz ne düşünüyorsunuz?
Fiyat 2.75 kuruş olarak açıklandı. Kesintiler dikkate alınırsa bu rakam 2.50 kuruştur. Verilen diğer sözler yerine getirilirse bu fiyat fena değil. Gördüğüm kadarıyla fiyat konusunda üreticiden de bir şikâyet yok.
Pamuk üretiminde o güzel günlere dönmek için ülke olarak ne yapabiliriz?
1980’lerden sonra niye geriye gittik? Girdiler dövize endekslendi. Öncelikle üreticiyi bu durumdan kurtarmamız gerek. Üretici mazotu, ilacı ve diğer girdileri ucuz alacak ki kazansın. Kimseyi zarar edecek bir işin içine sokamazsınız. İkincisi, teşvik paralarının zamanında ödenmesi gerek. Üretici paranın ne zaman eline geçeceğini bilmeli. Örneğin 2016 yılının teşvikleri 2017’de ödenmemeli. Üçüncüsü, üretici malının alınacağı konusunda emin olmalı, tüccara mecbur edilmemeli. Çukobirlik kapısında da beklememeli, bugün git yarın gel denmemeli. Dördüncüsü, destekleme paraları ekonomik ortama uygun olarak artırılmalı. Beşincisi, Osmaniye, Kahramanmaraş, Niğde gibi iller kalkınma öncelikli il kapsamında olduğundan bu illere özel teşvikler veriliyor. Bu teşvikler pamuğun yoğun olarak üretildiği Çukurova ve bazı Güneydoğu Anadolu illerini de kapsamalıdır.
‘MECBURİYETLERİMİZİ BİLELİM,ONA GÖRE HAREKET EDELİM’
Çok iyimser tahliller yaptınız, içimiz artık ferahlayabilir mi?
İyimser olmamak için hiçbir neden yok. Bakın, Alpullu Şeker Fabrikası üretime başladı. Millet olarak sevindik. Pamukta da sevineceğimiz günler bence uzak değil. Yeter ki mecburiyetlerimizi bilelim ve ona göre hareket edelim.