Beyaz Saray karartıldı 40 şehirde yasak ilan edildi

3 aydır Kovid-19 salgını ile boğuşan ABD kendini son bir haftadır siyahi George Floyd'un polis şiddeti ile öldürülmesi nedeniyle başlayan protestoların içinde buldu.

Protesto gösterileri ülke çapına yayıldı. Boston’dan San Francisco’ya binlerce protestocu bulundukları şehirlerde sokaklara inerek, ülkedeki ırkçılığa ve polis şiddetine karşı “Siyahilerin hayatı önemli”, “Nefes Alamıyorum” yazılı pankart ve sloganlarla tepkilerini dile getirdi.

Washington DC, Atlanta, Chicago, Denver, Los Angeles, Seattle ve San Francisco gibi büyük kentler dahil en az 40 şehirde sokağa çıkma yasağı ilan edilirken, pazar günkü protestolar için 15 eyalette Ulusal Muhafız birliklerinin yine destek için göreve çağrıldığı kaydedildi.

California’daki Long Beach ve San Jose şehirlerinde birçok dükkanda yağmalamalar yaşanırken, Indianapolis’teki gösteriler sırasında çıkan çatışmalarda ise iki kişinin hayatını kaybettiği bildirildi.

Polisin sert müdahalesi sonucu olayların şiddeti yükseldi. New York’un değişik bölgelerde devam eden protestolarda zaman zaman polisle çatışmalar yaşandı. Brooklyn Köprüsü üzerinden Manhattan’a giren kalabalık bir protestocu grup, Union Meydanı’nda çevik kuvvet polisi ile karşı karşıya geldi, çıkan arbedede onlarca gösterici gözaltına alındı, olaylarda bir polis aracı yakıldı. Göstericiler Manhattan'daki tarihi St. Patrick’s Katedralinin duvarları da dahil birçok binaya sprey boya ile “Nefes Alamıyorum” yazdı.

Yerel basındaki haberlerde, Michigan’da hamile bir siyahi kadının polis tarafından öldürüldüğü yazıldı. Los Angeles’ta ise görme engelli Latin kökenli bir ABD vatandaşının, polis tarafından eylemci sanılarak vurulduğu belirtildi. Minneapolis’te bir tanker sürücüsü aracını otobanda toplanan binlerce göstericinin üzerine sürdü.

Yağmalama ve hasara karşı bazı iş yeri sahipleri, mağazalarının kapı ve pencerelerini tahta plakalarla kapattı.

BEYAZ SARAY KARARTILDI

Washington’da ise gösteriler büyüyerek devam etti. Yüzlerce gösterici pazar günü akşam saatlerinde yine Beyaz Saray çevresinde bir araya geldi ve "Floyd için adalet" sloganları ile polis şiddetini protesto etti. Polisin göstericileri geriye doğru itmeye çalışması ile protestocular barikatlara doğru yüklendi. Polisle göstericiler arasında çatışma yaşandı. Çatışmalar sırasında Beyaz Saray karartmaya gitti.

‘TRUMP SIĞINAĞA İNDİ’

CNN'in, bir Beyaz Saray çalışanı ve güvenlik gücünden bir kaynağa dayandırdığı haberinde ise, Trump'ın önceki gün yaşanan çatışmada 1 saat sığınakta kaldığı ileri sürüldü. Güvenlik gücü kaynağı ve konuya vakıf diğer kaynak, CNN'e, protestoların Beyaz Saray çevresine sıçradığı cuma gecesi Trump'ın eşi Melania Trump ve oğulları Barron'un da sığınağa götürüldüğünü söyledi. İkinci kaynak, "Beyaz Saray'daki durumun 'kırmızıya' yükseltilmesi halinde Başkan Trump’ın ve Melania Trump, Barron Trump ile diğer tüm aile üyelerinin Acil Durum Operasyon Merkezi'ne götürüleceğini" ifade etti.

Washington DC Belediye Başkanı Muriel Bowser, yerel saatle pazar 23.00'dan, pazartesi 06.00'a kadar kent genelinde sokağa çıkma yasağı ilan ettiğini duyurdu.

BAZI POLİSLER GÖSTERİCİLERE KATILDI

Öte yandan, protesto gösterilerinin çoğunda polisle yaşanan gerginlikler öne çıkarken, bazı gösterilerden sosyal medyaya düşen görüntüler ise protestolara farklı bir boyut kattı.

New Jersey’nin Camden Bölgesi Polis Şefi Joe Wysocki’nin göstericiler arasında yumruğunu kaldırarak onlarla yürümesi polisin protestocularla dayanışma örneği göstermesi açısından takdir topladı.

Aynı şekilde Michigan’ın Flint Township kasabasından gelen görüntülerde de Genesee Bölgesi Şerifi Christopher Swanson’un göstericilerin “Bizimle yürü” talebine olumlu cevap vererek protestoya katılması sosyal medyada en fazla paylaşılan pozitif videolardan biri oldu.

‘NEFES ALAMIYORUM’

46 yaşındaki George Floyd, hakkındaki dolandırıcılık ihbarı üzerine Minneapolis'te polisler tarafından gözaltına alınırken, bir polisin uzun süre ensesine diziyle basmasından dolayı dakikalarca "Nefes alamıyorum" diye yalvarmış ve boğularak hayatını kaybetmişti.

Yoldan geçen vatandaşların cep telefonlarıyla kaydettiği görüntüler sosyal medyada paylaşılmıştı. Görüntüler, ülkede siyahilere yönelik ırkçı polis şiddeti tartışmalarını tekrar alevlendirmiş ve Minneapolis başta olmak üzere birçok şehirde protestolara yol açmıştı.

Eyalette acil durum ilan eden Minnesota Valisi Tim Walz, bölgede polise yardımcı olmaları ve durumu kontrol altına almaları için Ulusal Muhafızları harekete geçirdiğini açıklamıştı.

BİR AYAR DA ÇİN’DEN: NEFES ALAMIYORUM

Önceki gün Tahran’dan, ABD’nin ‘demokrasi’ çağrıları yaparak İran’da karışıklık yaratmaya çalışan açıklamalarına George Floyd olayı üzerinden yanıt gelmişti.

Dün de benzer bir yanıt Çinli yetkililerden geldi.

Çinli üst düzey yetkililer, ABD'li yetkililerin Hong Kong eylemlerine verdikleri desteği hatırlattı ve iki eyleme yaklaşımları konusunda çifte standart uyguladıklarını vurguladı.

Çinli yetkililer, ABD'li isimlerin eylemlerle ilgili yorumlarını Hong Kong olaylarıyla karşılaştırarak eleştirdi.

Çin Dışişleri Sözcüsü Hua Çunying, Twitter üzerinden yaptığı paylaşımda ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Demokrat Nancy Pelosi'nin Hong Kong eylemlerine verdiği destek mesajını alıntılayarak, ABD'deki eylemlerde öne çıkan "Nefes alamıyorum" sloganını paylaştı.

ESKİ GÜVENLİK DANIŞMANI RUSYA’YI SUÇLADI

ABD’nin eski Başkanı Barack Obama’nın Ulusal Güvenlik Danışmanı Susan Rice, George Floyd’un öldürülmesi nedeniyle ülkede yaşanan kaosun sorumlusunun Rusya olduğunu iddia etti.

ABD Eski Ulusal Güvenlik Danışmanı Susan Rice, yaşananlarla ilgili CNN’de Wolf Blitzer’e yaptığı açıklamada, “Olanların doğrudan Rusya’nın taktiklerinin bir parçası olduğuna bahse girerim” ifadelerini kullandı.

TRUMP ÇİN’İ İŞARET ETTİ

CNN’de yine Rusya’yı sorumlu tutan benzer bir yorum daha çıkmıştı.

Konuyla ilgili Twitter hesabından bir açıklama yayınlayan Trump şunları söyledi: “İşte yine başlıyoruz. Sahte haberler yapan CNN yine Rusya'yı suçluyor; Rusya, Rusya Rusya. Çok kötü reytingleri olan hasta zavallılar. Ayrıca, paraya ihtiyaçları olduğu için mi Çin’i suçlayamıyorlar?”

RUSYA YALANLADI

Rusya Federasyon Konseyi Ululslarası İlişkiler Komitesi Başkanı Konstantin Kosaçev ise Facebook’tan yaptığı açıklamada iddiaları yalanladı.

Kosaçev, bu tür iddiaların sadece Rusya için değil, ABD’nin kendi halkı ve Floyd’un anısı için doğrudan bir hakaret olduğunu ifade etti.