Bir Çin ziyaretinden kadın gözlemleri
Vatan Partisi MKK üyesi Özçetin, Aralık ayındaki Çin ziyaretinden izlenimlerini Aydınlık’a aktardı: Çin devleti kültürünü korumak için aileyi güçlendiriyor. Aile için de kadının toplumdaki rolü öne çıkarılıyor...
Vatan Partisi Merkez Karar Kurulu (MKK) üyesi ve İzmir Karşıyaka İlçe Başkanı Nilay Özçetin, Çin ziyaretinin ardından kadınlara ilişkin gözlemlerini Bindallı’ya anlattı. 18-25 Aralık 2023 tarihlerinde Çin Komünist Partisi (ÇKP)’nin davetlisi olarak Çin’i ziyaret eden parti heyetinde yer alan Özçetin, Çin’de kadınların hem siyaset hem yönetim hem toplumsal alanlarda yer aldığına dikkat çekti. Çin’in kalkınma programının kadın ve erkek el ele anlayışına dayandığını vurgulayan Özçetin sorularımızı yanıtladı.
-
Ziyaretinizin amacı neydi? Çin’de hangi şehirleri ziyaret ettiniz?
Özel bir seyahat için Çin’e gittik. İki parti arasındaki ilişkilerin güçlenmesi ve kültürel işbirliği açısından önemli bir seyahatti. İki gün Pekin’de kaldık. Pekin’de yapılan ilk toplantılarda bakanlık yetkilileri bizlere daha çok etnik milliyetlerin bir arada yaşadığı sınır eyaletlerini göstermek istediklerini belirttiler. Çünkü Çin hakkındaki kara propaganda daha çok bu sınır bölgeleri üzerinden yapılmaktaydı. Yünnan Eyaletine bağlı Kunming, Mengzi, Mile şehirlerini izleme olanağı bulduk.
KADIN GÖREVLİLERİN ÇOKLUĞU DİKKAT ÇEKTİ
-
Pekin’e vardığınızda sizi etkileyen ilk şey ne oldu? Çinli kadınları bize biraz anlatır mısınız?
Partimizin saygınlığı Çin’de çok fazla. Bir devlet heyeti gibi karşılandık. Çin Dışişleri Bakanlığının üst düzey kadın yetkilisi ve tercümanımız Bilgen, bizleri Çin’e özgü misafirperverlikleriyle karşıladılar. Kadın görevlilerinin çokluğu belki de ilk dikkatimi çeken şey oldu. Seyahat boyunca kaldığımız otellerde, lokantalarda, sokakta, resmi toplantılarda karşılaştığımız kadınların yüzündeki o özgüven, huzur, mutluluk bizi de sarıp sarmaladı. Bakanlık yetkililerinin de aktardığı gibi; Çin halkı çok fakirlik, zorluklar çekmiş, bu günlere gelmeleri kolay olmamış. Geleneklerinden, manevi değerlerinden, kuruluş amaçlarından vazgeçmeden Çin’e özgü bir modernizasyonu, kadın erkek el ele, gerçekleştirmeye çalışmışlar ve hala yılmadan, daha iyisine ulaşmayı amaçlıyorlar. Ailelerinden başlayarak, ülkelerini daha güvenli, sağlıklı, mutlu, refah içinde bir yer haline getirmeye çalışıyorlar. Çin’in her köşesinde motosikletin üzerinde çocuğunu okula götüren, yaşlısına özenle bakan, kendisini eğiten, kreşten başlayarak üniversiteye kadar çocukları, gençleri eğiten, ÇKP yönetiminde ve yerel yönetimlerde üst kademelerde görevler alan, mahalle temel örgütlerinde mahalle halkının her ihtiyacını karşılamaya çalışan, etnik milliyetlerin bulunduğu sınır bölgelerinin kalkınmasında çalışan ve güvenliğini sağlayan, zor şartlarda gönüllü olarak kadın ve çocukların sağlığını iyileştirmeye çalışan, dar dağ yolunda otobüsü maharetle kullanan, en önemlisi de her yerde üreten, çiftçi, esnaf, işçi kadınlarla karşılaştık.
-
Emperyalizmin Çin halkı ve özellikle kadınlar üzerindeki etkileri nasıldı?
Diğer şehirleri bilmiyorum. Ama bizi gezdirdikleri yerlerde emperyalizmin yozlaştıran etkisine şahit olmadık. Türkiye’de rastladığımız kimliksizleşme, Batıya özenti, Çin kadınlarını zehirleyememiş. Zaten ÇKP’nin en büyük korkusu da kirlenmek. Bu konuda soru yönelttiğimizde çok kapsamlı bir propaganda yürüttüklerini söylediler. Çin’deki Disneyland’da bile Çinli karakterler kullanmışlar. Emperyalizmin etkisini en aza indirmek için yeni program ve kurallar geliştiriyorlar.
İKİ ÖRNEK
-
ÇKP’nin ve hükümetin kadın konusuna yaklaşımı nasıl?
Kadın haklarının korunması, kadının özgürleşmesi ve güçlenmesi önemli. Bunu sağlamak için kadınlara eşit istihdam fırsatları sağlanıyor, kadınların ekonomik ve sosyal durumlarının güçlenmesi teşvik ediliyor. Çin’in kalkınmasında kadınların payının ne kadar önemli olduğunu bize iki örnekle aktardılar. İlk örnek, TEORİ Dergisi ile anlaşma imzalayan Çağdaş Dünya Dergisi tarafından hazırlanan “Kalbimdeki Meşale” adlı, Çin tarihine ışık tutan bir animasyon filminde tanıtılan kadınların başarısıydı. Filmde üç nesil kadınların hikayeleri anlatılıyor. Üniversiteden kadın ve çocuk doktoru olarak mezun olup Sincang Uygur sınır bölgesinde, zor şartlarda yıllarca kadın ve çocukları korumak için çalışıyorlar. Kısa film ABD dahil, pek çok ülkede milyonlarca insan tarafından izlenmiş.
İkinci örnek; Tibet’in Shannan Bölgesi, Shannan Şehri, Yumai Kasabasında iki çoban kadın, babaları Sangjie Qu önderliğinde 34 yıl boyunca hayvan güderler ve sınırı korurlar. Sadece bir aile yaşarken, 2018 sonunda 9 hane 32 kişi olurlar. Hastane ve okul inşa ederler ve çetin doğa koşullarında bölgenin güvenliğini sağlarlar. Xi Jinping, “Bir ülkeyi yönetmek için önce sınır bölgesini yönetmelisiniz” der. ÇKP liderliğinde bir sosyalist ülke olarak sınır bölgesi de tüm Çin ile birlikte mutlu yaşamaya ve halk da ÇKP’ye daha fazla güvenmeye başlar.
EĞİTİM HER YERDE
-
Çin’in eğitim programı hakkında da biraz bilgi verir misiniz?
Dokuz yıllık zorunlu eğitimde cinsiyet farkı ortadan kaldırılmış. Okuma-yazma bilmeyen neredeyse hiç kalmamış. Bu tüm sınır bölgelerinde yaşayan çok sayıdaki etnik milliyetleri de kapsıyor. Okuma-yazma eğitiminin yanı sıra, kız çocuklarının eğitim hakları da koruma altına alınmış. Üniversite eğitimi kadar mesleki eğitime de önem veriyorlar. “Herkes bilim adamı olmayabilir, yetişmiş elemana da ihtiyacımız var” diyorlar. Halkı sadece eğitim kurumlarında değil, otobüslerdeki kütüphaneler dahil, her yerde eğitmeye çalışıyorlar, parklardaki yazıtlarda bile halkı doğruya yöneltme çabasını gördük. Geleneksel sanatın yaşatılması ve yeni nesillere aktarılması için üniversiteler, atölyeler, müzeler kurulmuş.
İNSAN MERKEZLİ DOĞAYLA UYUMLU
-
Geniş bir yüzölçümü ve nüfusa sahip olan Çin kalkınmasını neye borçlu?
Kısa başlıklar halinde aktarmaya çalışacağım. Öncelikle, insan merkezli eşit ve ortak kalkınma ve kendi doğasına uyumlu Çin’e özgü bir modernizasyon amaçlanmış. Halka hizmet vermek ön koşul. Zengin-fakir farkını en aza indirmek, ortak refahı geliştirmek, maddi ve manevi değerlerin birleştiği bir medeniyet oluşturmak önemli. İnsan ve doğanın birlikte olduğu, barışçıl kalkınmayı amaçlayan, kazan kazan şeklinde bir modernizasyon için çok çaba sarf edilmiş. Merkezi yönetim ile genelin işbirliğinin sağlandığı, sınır etnik bölgelerinin sosyal ve siyasal temellerinin sağlamlaştırıldığı, tüm halkın sorumluluk ve görev aldığı, yerel ekonomik kalkınma programı, denetleme ve teşvik sistemi oluşturulmuş.
-
Çin örgütlenmesi konusunda gözlemleriniz nasıl?
Çin, mahalle temel örgütü sistemini gerçekleştirmiş. Halka her türlü danışmanlık, sağlık, eğitim, hukuk gibi, hizmeti veren bir sosyal hizmet binası var. Öyle bir mahalle kurmuşlar ki, bir tarafta kreşte öğrenciler güle oynaya resim yapıyor diğer tarafta yaşlılar bir binada oturmuş oyun oynuyor, sohbet ediyor, diğer bir tarafta 91 yaşında sağlıklı teyzeler torunlarıyla bahçenin tadını çıkarıyor. Herkes mutlu, huzurlu.
-
Çin’de insan doğa uyum içinde yaşıyor demiştiniz, bunu biraz açar mısınız?
Doğa halka işlemesi için verimli toprak, bol su vermiş. Sulak alanları da ıslah ederek hem tarım için kullanmışlar, barajlar kurmuşlar hem de halkın spor yapabileceği, dinleneceği, eğlenebileceği alanlar oluşturmuşlar. Üretim devrimi programının sonuçlarını, halkçı, kamucu yönetim başarısını Çin’de izleme olanağı bulduk. Yerel seçimlere giderken Çin deneyimi çalışmalarımıza ışık tutacaktır. Kadınlar olarak yerel yönetimlere aday olmamız ve seçilebilmek için çok çalışmamız gerekiyor.