Suriye ve Irak’a operasyon mu geliyor?
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 'Güney sınırlarımızın güvenliğiyle ilgili yeni müjdelerimiz olacak.' sözlerini sorduğumuz uzmanlar, muhtemel gelişmeleri sıraladı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, geçen çarşamba günü AK Parti Grup Toplantısı’nda “İnşallah önümüzdeki dönemde milletimize, hem boydan boya tüm güney sınırlarımızın güvenliğini, hem insanımızın can ve mal emniyetini garanti altına alacak yeni müjdelerimiz olacak.” ifadelerini kullandı.
Hükûmete yakın gazeteci Abdulkadir Selvi de Hürriyet gazetesindeki son yazısında “Bu müjde, Suriye’de PKK’ya yönelik kapsamlı bir operasyon olabilir mi? Irak sınırımızda devam eden Pençe-Kilit operasyonunda kilit tamamlanıp, PKK bölgeden tamamen atılmış olur mu? Neden olmasın? Öcalan’ın çağrısına karşı direnen Kandil’e esaslı bir ders verilmiş olur.” diye yazdı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın müjdesinin ne olabileceğini, Suriye ya da Irak'a yeni bir operasyon ihtimalini, 3 gün önce Irak Başbakanı Sudani'nin Türkiye ziyaretinin anlamını ve son olarak sosyal medyaya yansıyan Irak’ta Peşmergelerin Türkçe şarkılar söyleyerek otobüslerle toplu bir yere gittiği görüntüleri uzmanlara sorduk.
İşte o değerlendirmeler:
FAHRİ ERENEL: IRAK’TA OLMASI DAHA MUHTEMEL
Suriye ile ilgili operasyonun her zaman ihtimal dahilde olduğunun altını çizen Emekli Tuğgeneral, İstinye Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fahri Erenel Türkiye’nin iç siyasi gelişmelerine ve ABD seçimlerine dikkat çekerek şu yorumları yaptı:
“Amerikan başkanlık seçimlerinin olduğu bir süreçte Suriye’nin kuzeyinin hakiminin CENTCOM (ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı) olduğunu düşündüğümüzde, dolayısıyla Pentagon özellikle CENTCOM'un Türkiye'nin olası bir operasyonuna uygunluk vereceğini değerlendirmiyorum. Kamışlı bölgesi petrol bölgesi.
"Dolayısıyla petrolün olduğu yerde Amerika Türkiye'ye asla bunu vermez. Dengeler var Suriye'de. Suriye'de fazla bir gelişme olacağını düşünmüyorum. Zaten Biden'ın devamı Haris’in iktidara gelmesi halinde bu mevcut statü aynen devam edecektir. Trump'la Pentagon da anlaşmazlık halinde. Buraya yönelik gerçekleştirilmesi düşünülen bir operasyonun şu anda ben mümkün olmayacağını değerlendiriyorum.
“Hele hele Türkiye'deki iç siyasi durum böyleyken. Aslında PKK terör örgütü kendi hamisi olan Amerika ile birlikte son derece mutlu. Belki de bu seçimler sonrası da bugüne kadar iki kez ötelediği referandumu yaparak kendini uluslararası alanlara meşru bir duruma sokma çabası içine girecektir. Dolayısıyla bu kadar aşama ve bu kadar yatırımdan sonra ABD'nin burada oluşturduğu hakim düzeni bozmaya yanaşmayacağını ben düşünüyorum. Hatta bir sonraki adım bile gelebilir.
‘KISMİ OPERASYONLAR YAPIYORUZ’
“Fırat'ın doğusunda veya batısında, mesela Münbiç'te hem Amerika hem Ruslar bulunuyor. Daha evvel de bize müsaade etmemişlerdi. Burası mümkün olmaz. Mümkün olursa Tel Abyad bölgeleri belki, Barış Pınarı Harekatı'ndan sonra boşlukta kalan bölgeler olabilir. Ama Türkiye zaten buraya zaman zaman operasyonlar yürütüyor. Barış Pınarı Bölgesi'ne sınırı geçerek de gelebiliyor. Çok büyük çaplı bir operasyon yapmasına ihtiyaç yok. Hava harekatı icraası için de Amerikalılar zaman zaman zaten müsaade ediyor. Bunu ekranlarda da görüyoruz.
“Aynı zamanda Esad'la sürdürülen görüşmelerde, her ne kadar Dışişleri Bakanı Fidan'ın evvelsi gün açıklamasında ‘Esad'ın bu konularda herhangi bir olumlu girişiminin olmadığını görüyoruz.’ diyor, aslında Türkiye'nin böyle bir müdahalesi, Esad'la başlatılan bu girişimleri de her ne kadar olumlu sonuç vermese de tam anlamıyla ortadan kaldırmaya hizmet edeceğini düşünüyorum. Dolayısıyla eğer böyle bir şey olacaksa bu Irak tarafında olacaktır.”
ERAY GÜÇLÜER: SURİYE’DE OPERASYON SİNYALLERİ VAR
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözlerinin BRICS sonrası gelmesinin önemli olduğunu belirten İstanbul Altınbaş Üniversitesi Öğretim Üyesi ve ASAM Başkanı Dr. Eray Güçlüer de, “Suriye konusunun Sayın Cumhurbaşkanımızla Sayın Putin tarafından görüşüldüğü konusunda bir takım bilgi ve kanaatler var.” dedi. Güçlüer, şöyle devam etti:
“Bu bağlamda iki hareket tarzı artık belirgin hale gelmiş vaziyette. Birincisi, Suriye ile Türkiye'nin, Rusya'nın da içinde olduğu bir şekilde tamamlanmamış yani terörden sınırımız boyunca henüz daha tam olarak arındırılmamış Münbiç, Tel Rıfat, Ayn-el Arap ve Kamışlı bölgelerine muhtemel bir operasyonun sinyalleri olma ihtimali yüksek.
Bu anlamda Suriye Milli Ordusu güçlerinin sahada hazırlıklarını tamamladıkları, yine Silahlı Kuvvetlerimizin yüksek teknoloji ürünü milli ve yerli savunma sistemleriyle takviye izlediğine dair de bir takım bilgiler var. Bu, hazırlıkların niteliğini, olası operasyonun kapsamını da bize göstermesi bakımından önemli.”
‘SURİYE, RUSYA VE İRAN İŞBİRLİĞİ YAPARSA İYİ OLUR’
Böyle bir Suriye operasyonu karşısında ABD ve İsrail’in alacağı pozisyonu ve Türkiye’nin işbirliği hamlelerini sorduğumuz Dr. Güçlüer, “Eğer Suriye, Cumhurbaşkanımızın uzattığı eli tutmazsa ve bu sürece dahil olmak istemezse o zaman Türkiye bu operasyonu tek başına yapacak. Burada tabi asıl aktörler bölgede Rusya ve İran.
"Fakat İran'ın özellikle şu an İsrail’le olan angajesi ve Rusya'nın da Ukrana’yla olan angajesi buraya olan ilgileri dağıtıyor. Türkiye ve Rusya, belki İran olmayabilir ama İran'da olsa iyi olur tabi ve Suriye birlikte bir ortak güç oluşturup ABD ve Batıya karşı bir denge oluştururlarsa bölgedeki yangın durur. Bu anlamda işbirliği yaparlarsa iyi olur.” diye konuştu.
ALİ FUAT GÖKÇE: ÜST DÜZEY BİR YAKALAMA MÜJDE OLUR
“Cumhurbaşkanı’nın müjdesi terörizmle mücadelede yeni bir alan mı açacak yoksa bugüne kadar olan mücadeleye kısmı ya da tam bir sonuç yaratarak yeni bir süreç mi başlatacak soruları aklımıza geliyor.” sözlerini kullanan Gaziantep Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ali Fuat Gökçe de şunları söyledi:
“Geçmişte terörizmle mücadele konusunda Türk halkına verilen müjdeleri hatırladığımızda onlara benzer müjdenin gelebileceği aklımıza geliyor. Terörist başı Abdullah Öcalan'ın yakalanması ve Parmaksız Zeki kod Şemdin Sakık'ın yakalanması müjdeleri gibi böyle bir haber kesinlikle müjde yerine geçecektir.
"Bu husus terörizmle mücadelenin bir safhasını kapatıp diğer bir safhaya geçiş anlamına gelecektir. Terör örgütü psikolojik bir çöküntü içine girecektir. Ancak Irak ve Suriye'ye yeni harekât haberlerini müjde olarak değerlendirmek mümkün değil. Çünkü bu harekâtlar halen yapılmaktadır.
"TSK, MİT ve güvenlik güçleri hem Kuzey Irak'ta hem de Suriye'nin kuzeyinde faaliyetlerine devam etmektedir. Dolayısıyla ilk başta belirtilen belirli bir alan açma hususunun ötesinde farklı sürece girilecek bir haber son günlerde terör örgütü mensupları ve destekçilerinin fütursuzca isyan ve paralel devlete tekabül edecek açıklamalarına karşı kamuoyu nezdinde oldukça etkili olacaktır.
‘MÜJDE KANDİL'İN KAPISINA KİLİT VURULMASIDIR’
“Bir diğer müjde ise Kuzey Irak'ta devam eden Pençe-Kilit Harekâtıdır. Milli Savunma Bakanı ve diğer askeri yetkililer sıklıkla ‘kilidin kapanacağını’ ifade etmektedir. Türk kamuoyunun beklediği esas ‘kilidin kapanması’ haberi Kandil'in söndürülmesi, Kandil'in temizlenerek, kapısına kilit vurulmasıdır.
Terörizmle mücadelede bu iki haber dışında "Müjde olabilecek bir hususun kamuoyunu tatmin etmeyeceği aşikardır. 3 gün önce Irak Başbakanı Sudani'nin Türkiye ziyaretini de Kandil ekseninde bir harekâtın son görüşmesi olarak değerlendirmek gerekir.
Keza Peşmergelerin Türkçe şarkılar söyleyerek otobüsle bir yere gittiği görüntülerini de operasyon ön hazırlığı için intikal eden gruplar olduğu ve terörizmle mücadelede gerek Irak Merkezi Hükümeti gerekse de Irak Bölgesel Kürt Yönetimi ile Türkiye'nin hem fikir olduğu ve kararlılıkla mücadele edileceği şeklinde değerlendirmek mümkündür.
“Kuzey Irak ve Suriye'de yapılan ve yapılacak harekâtlar beklentidir. Kapsamları ne olursa olsun beklentidir ve bununla ilgili haberleri müjde olarak değerlendirmek mümkün değildir.”