15 Ocak 2025 Çarşamba
İstanbul
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Birleşmeden ayrışmaya 68 öğrenci eylemleri

1968 gençlik hareketinin ideolojik önderliği Doğu Perinçek’in başında bulunduğu Aydınlık yazı kurulundaydı. Aydınlık, devrimci gençliği işçi ve köylü kitlelerine yönlendiriyor, gençler üretici köylü mitinglerine, fabrika işgallerine koşuyor, işçi ve köylü kitleleriyle buluşuyordu.

Birleşmeden ayrışmaya 68 öğrenci eylemleri
A+ A-
ALİ KARŞILAYAN / VATAN PARTİSİ İZMİR İL YÖNETİM KURULU ÜYESİ

10-25 Haziran 1968 üniversite işgalleri ve boykotları, Türkiye tarihinin en kitlesel öğrenci hareketidir. Fikir Kulupleri Federasyonu (FKF) Genel Başkan Doğu Perinçek’in başkanlığında, Ankara’da FKF genel merkezinde üniversite işgallerini başlatma kararı alındı. 10 Haziran 1968 günü Ankara’da DTCF, Hukuk ve Fen Fakültelerinde işgaller başladı. Bu fakültelerin Fikir Kulüpleri başkanları, hem FKF’nin yöneticileri ve hem de yayına hazırlanan Aydınlık Sosyalist Dergi’nin kurucuları arasında yer alıyorlardı. 12 Haziran’da İstanbul Üniversitesi’nde Deniz Gezmiş’in önderliğinde işgal hareketi başladı. Diğer üniversite ve fakültelerde de boykotlar yapıldı. Bu eylemler “Demokratik Üniversite” talebiyle yapılıyordu.

Bu eylemlerin temel özellikleri: 1- Kitlesel olması, 2- Gençlik kitlesinin bağımsızlık ve demokrasi taleplerini dile getirmesi, 3- Halkın desteğini kazanması, 4- Kitlelerin doğru bulduğu eylem biçimini uygulamasıdır.

1968 gençlik hareketine damgasını vuran ideolojik önderlik, 23-24 Mart 1968 günleri toplanan FKF 2. Kurultayında oluştu. Genel başkanlığa seçilen Doğu Perinçek o kurultaya bir program sunmuş ve kabul edilmişti. Bu program Milli Demokratik Devrim Programıydı.

EN KRİTİK EYLEMLER

1968 Haziran ayında üniversite işgal ve boykotları en etkili eylemlerdi. İki hafta içinde gençlik kitlesi CHP denetiminden kurtularak sosyalizm saflarına geçti. Büyük devrimci eylemlerin kitlelerin bilincinde nasıl büyük sıçramalar yarattığına tanık olduk. 1968 Haziran’ı Türkiye gençlik hareketinin henüz aşılmamış doruğudur.

Deniz Gezmiş İstanbul Üniversitesi İşgal Komitesi başkanıydı. Deniz bütün üniversite gençliğini “Demokratik Üniversite” hedefi etrafında birleştirmişti. Fotoğraflarda gördüğümüz gibi üniversite kapısı önünde toplanan öğrencilerin duvara astığı pankartta “Sağ Sol Yok, Boykot Var” yazıyordu. Bu slogan sadece kâğıt üzerinde kalmadı, pratiğe uygulandı. Aslında üniversitelerde sağ diyebileceğimiz Milliyetçi-Muhafazakâr grup, CHP’li gençler grubu ve FKF’li sosyalist gençler vardı. Ama hepsi boykot ve işgal eyleminde birleşti.

İzmir’de Ege Üniversitesi’nde de aynı şekilde bütün öğrenciler birleşti. Recep Egemen Anfisi’nde toplandık. Fen Fakültesi Talebe Cemiyeti başkanı ve E.Ü Öğrenci Birliği başkanı önderliğinde tartışıldı, oy birliği ile karar verildi; boykot ilan edildi. Cemiyet başkanı ve birlik başkanı arkadaşlar CHP’li idi.

ABD’NİN MÜDAHALESİ

1968 üniversitelerde işgal ve boykot eylemleri “Sağ-Sol Yok Boykot Var “ sloganı altında bütün gençliği birleştirmişti. 6. Filoyu protesto mitingleri toplumda anti-Amerikan bilinci yükseltiyordu. 1969 yılı Haziran ayında yine boykotlar oldu. Çünkü 1968 boykotlarında üniversite yönetimine ilettiğimiz “demokratik üniversite talepleri” tam olarak karşılanmamıştı. Ayrıca bu kez “Bağımsız Türkiye” sloganı ön plana çıkıyordu. Ama bir yıl içinde derelerin altından çok sular geçmişti.

Komünizmle Mücadele Dernekleri, Türkiye İşçi Partisi’nin toplantılarına saldırmaya devam ediyordu. 1969 yılı 16 Şubat Pazar günü, tarihe “Kanlı Pazar” olarak geçen bir olay meydana geldi. O gün öğrenci dernekleri ve DİSK, Amerikan 6. Filosunu protesto mitingi düzenlemişti. Komünizmle Mücadele Derneği ve Abdullah Gül’ün yöneticisi olduğu Milli Türk Talebe Birliği (MTTB) işbirliği yaparak tarikat mensubu yobaz sürülerini Taksim Gezi Parkında topladılar. Dolmabahçe’de bulunan 6. Filoyu kıble yaparak cihat namazı kıldılar. Miting yürüyüş kolu Taksim’e girince polis içeriye giren gruba gericilerin saldırmasına izin verdi. Bu saldırıda iki işçi bıçaklanarak öldürüldü.

15 Şubat 1969 Cumartesi günü aynı senaryo İzmir’de sahneye kondu. Türkiye Milli Talebe Federasyonu (TMTF) önderliğinde düzenlenen 6. Filo’yu protesto yürüyüş kolu Basmahane Meydanı’ndan Cumhuriyet Meydanı’na doğru hareket etti. Biz FKF grubu olarak yürüyüş kolunun içindeydik. Fevzipaşa Bulvarı’nda Bitpazarı hizasına geldiğimizde aynı gerici yobaz sürülerinin saldırısına uğradık; yaralananlar oldu ama ölüm olmadı. Bu saldırının ardındaki örgütler yine aynı ikili; Komünizmle Mücadele Derneği ve MTTB. Hisar Camisinin imamı Fetullah Hoca da onlarla beraberdi.

AYRIŞMA DÖNEMİ

1969 Haziran ayında sınavlar başlamadan önce, Ege Üniversitesinde Boykot Formu yine toplandı. Ancak bu kez birlik değil, ayrışma vardı.

Amerikan emperyalizmi gençliği bölmek için harekete geçmişti. 1969 baharında Adana’da toplanan Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi (CKMP) büyük kongresinde Alpaslan Türkeş genel başkan seçilmiş ve partinin adını Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) olarak değiştirmişti. Aynı zamanda “Komandolar” adı altında gençleri örgütlemiş, İzmir Gümüldür’de askeri eğitime almışlardı.

CHP’li gençler Sosyal Demokrasi Dernekleri Federasyonu (SDDF) çatısı altında örgütlenmişlerdi. SDDF’nin niçin ve nasıl örgütlendiği, FKF’ye karşı ideolojik ve politik tavrının ne olduğu üzerinde durmak gerekir.

Süreyya Koç imzasıyla 1971’de yayınlanan Sosyal Demokrasi ve SDDF broşüründe bu soruların cevabını bulabiliyoruz. Broşürde “Niçin Sosyal Demokrasi” başlığı altında şöyle deniyordu: “TİP kuruluncaya kadar ve Marksist- Leninist faaliyetler hızla gelişmeye başlayıncaya kadar, CHP gençlik yönünden gayet rahattı ve geleceğe büyük bir güvenle bakıyordu. Üniversite gençliğinin çoğunluğu CHP’yi tutmaktaydı. TİP’in kurulması ve ihtilalci sosyalizmin propagandasının hızla yayılmaya başlamasından sonra şöyle bir ikilik meydana geldi: Gençlerin siyasi bakımdan CHP’ye bağlılıkları henüz devam ediyor, fakat eğilimleri Ortanın Solu anlayışına göre değil, Marksist Leninist bir istikamette gelişiyordu. (…)

CHP ile TİP arasında bir çatışma olmadığı sürece durumdaki çelişikliğe pek dikkat edilmedi. (…) Ancak zamanla gördüler ki, CHP’nin başlıca dayanaklarından biri olduğuna inanılan ‘Devrimci‘ gençlik, ‘Kemalist Devrim’ anlayışını artık yeterli bulmamakta ve Marksist-Leninist devrim-(İhtilal) anlayışına hızla kaymaktadır.” (Agd, s.4)

Buradan anlaşıldığı kadarıyla 1968 boykot ve işgalleri olayında, CHP gençliğin kitlesel olarak sosyalizm saflarına geçmesi CHP’yi telaşlandırmıştı. Sosyal Demokrasi Dernekleri bu nedenle kuruldu ve sosyalist gençlerle eylem birliği ve işbirliği yapılmasını önlemeye çalıştılar. FKF’ye karşı antikomünist propaganda yaptılar. 15 Şubat 1969’da 6. Filo’yu protesto yürüyüş ve mitingine katılmak için Türkiye Milli Talebe Federasyonu (TMTF) binasına gittiğimizde TMTF başkanı Yalçın Dağgüden “TİP Komünist olarak biliniyor, FKF’de TİP’in gençlik örgütüdür, bu nedenle siz yürüyüşte FKF pankartı açamazsınız” dedi. Biz de pankart açmadan 40 kişi yürüdük. Ama gericiler ve polis saldırdığında onlar meydandan kaçarken mitinge biz sahip çıktık ve İstiklal Marşıyla başladık. Konuşmalarla devam edecektik ki, polis saldırdı ve mitingi dağıttı.

YARIN DEVAM EDECEK
Son Dakika Haberleri