'Bölücü dayatmaya karşı Suriye ile hemfikiriz'
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Habertürk'te Mehmet Akif Ersoy’un sunduğu “Nedir Ne Değildir?” programında Afşin Yurdakul ve Çetiner Çetin’in sorularını yanıtladı. Çavuşoğlu, programda gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunarak Suriye ve Mısır’la ilişkiler konusunda açıklamalar yaptı.
Programda Irak'ın kuzeyindeki Başika üssüne düzenlenen saldırıya ilişkin soruyu yanıtlayan Çavuşoğlu, saldırıyı düzenleyenlerin PKK’yı desteklediğini ifade etti. Çavuşoğlu, "Burada PKK'nın bulunması herkes için bir tehdit. Milisler de bağımsız değil. Bu saldırıları yapanların arkasında kim olduğunu biliyoruz. Bu saldırıları yapanlar Sincar bölgesinde PKK'yla işbirliği yapan, PKK'yı destekleyen milisler" yanıtını verdi.
Konuya ilişkin herkesle görüştüklerini belirten Çavuşoğlu, önümüzdeki süreçte konuya ilişkin ikili-üçlü-dörtlü görüşmelerin de olacağını dile getirdi.
'REJİMLE BU KONUDA DÜŞÜNCELERİMİZ ÖRTÜŞÜYOR'
Programda Suriye ile ilişkiler konusunda da açıklamalar yapan Çavuşoğlu, Suriye'nin komşu ülke olduğunu ve halkının da kardeş olduğunu belirtti. Çavuşoğlu, "Biz Suriye'nin sınır ve toprak bütünlüğünü herkesten daha fazla önemsiyor ve destekliyoruz" dedi. ABD'nin PKK/PYD'ye verdiği desteğin altını çizen Çavuşoğlu, Suriye Hükümeti ile PYD arasında bir dönem yapılan ve sonuçsuz kalan görüşmelere ilişkin olarak da şunları söyledi:
"PKK/YPG adı ne olursa olsun hepsi aynı şey. Obama döneminde başlanan temas Trump döneminde de hiç kesilmedi. Şimdiki yönetimle de aynı temas devam ediyor. Bunlar 'PKK'yı YPG'den ayırmak istiyoruz' diyorlar. Bunların ayrılması mümkün değil. SDG ismini vererek PKK'lı olmayan Araplardan veya oradaki Hristiyanlardan zorlayarak entegre ettikleri kişiler var.
"Bunların hepsi taktik. Rejimle biz diğer konularda anlaşamıyoruz ama rejimle bu konuda düşüncelerimiz örtüşüyor. Rejime bölücü ajandayı dayattıkları için rejim bunları kabul etmedi. Amerika gibi terörle mücadelede en önde olduğunu söyleyen ülkenin, bu terör örgütüne desteğini kesmesi lazım.
"Suriye'deki Kürt kardeşlerimizle PKK'yı ayırt ederek söylüyorum. Suriye'deki Kürtler başkadır, PKK başkadır. PKK terör örgütüdür. Siyasetin dışındaki Suriyeli Kürt kardeşlerimiz kendi topraklarına dönemiyor. PKK bize de tehdittir, Suriye'nin toprak bütünlüğü için de bir tehdittir. Yer yer rejim bunları kullanmaya çalıştı ama anlaşamadılar."
'ŞEKİL PEŞİNDE DEĞİLİZ'
Mısır’la ilişkileri de değerlendiren Çavuşoğlu, iki ülkenin bakanlar düzeyinde temaslarda bulunabileceğini kaydetti. Çavuşoğlu ayrıca, Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şükri ile uluslararası toplantılarda bir araya geldiğini ifade etti.
Çavuşoğlu, Türkiye ile Mısır arasında artık ilişkilerin Dışişleri Bakanlıkları seviyesinde sürdürülmesine karar verildiğini belirterek, mayıs ayının ilk haftasında bakan yardımcıları düzeyinde görüşmelerin gerçekleştirileceğini, ilerleyen süreçte Bakan Şükri ile bir araya geleceğini ve büyükelçilik atamaları ile ilişkilerin gelecekte daha iyi noktaya getirilmesi konusunda konuşacaklarını kaydetti.
Türk dış politikasının yeni bir mottosu olup olmadığına ilişkin soruyu yanıtlayan Çavuşoğlu, Türk dış politikasının ilkelere dayalı ve pragmatik olması gerektiği yanıtını vererek, "Dış politikada mottolar ya da şekil peşinde değiliz. Tam tersi ulusal çıkarları korumaya ve gündemi şekillendirmeye çalışıyoruz" şeklinde konuştu.
Çavuşoğlu, ekonomik gücün Asya kıtasına doğru kaydığını gözlemlediklerini ve "Yeniden Asya" girişimini başlattıklarını belirtti.
'S-400’LERİ KULLANMAK İÇİN ALDIK'
Çavuşoğlu, ABD ve Türkiye arasında anlaşmazlık unsuru olan S-400 hava savunma sistemi konusunda ABD’nin tek taraflı dayatmayla yaklaştığını belirtti.
Her iki tarafın da kabul edebileceği bir çözümün bulunması gerektiğine işaret eden Çavuşoğlu, "Başkasından almayacaksın, hangi şartı koşarsam benden alacaksın diye bir dayatma nerde var, bunu kim kabul eder? Bundan sonra bir yol haritası konusunda da bir mutabakata varmamız lazım. Tek taraflı yaklaşımlar sadece bize karşı değil kime olursa olsun doğru bir yaklaşım değil" dedi. Çavuşoğlu, “Bu kadar parayı götürüp herhangi bir yerde tutmak için vermedik. S-400'e bir formül lazım. Bunu biz kullanmak için aldık" yanıtını verdi.
‘MONTRÖ UYGULANMAYA DEVAM EDECEK’
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu dün de "Türkiye-Romanya-Polonya Üçlü İşbirliğinin Pandeminin Getirdiği Güvenlik Sınamaları Bağlamında Önemi" başlıklı webinara bir video mesajla katıldı.
Yakın çevrede birçok sorunun olduğuna dikkati çeken Çavuşoğlu, Dağlık Karabağ'ın son zamanlarda donmuş ihtilaf diye bir şeyin olmadığını gösterdiğini belirterek bu tür krizlerin Karadeniz Bölgesi'nin güvenliğinin ve istikrarının ne kadar hayati olduğunu hatırlattığının altını çizdi.
Çavuşoğlu, Karadeniz'in İkinci Dünya Savaşı sırasında bile bir askeri çatışma denizi olmadığını belirterek "Bunun temel nedeni Montrö Sözleşmesi'yle oluşturulan hassas dengedir. Sözleşmeyi 1936'dan beri yaptığımız gibi şeffaf ve tarafsız bir şekilde uygulamaya devam edeceğiz ama elbette sözleşme tek başına istikrarı sağlamak için yeterli değil. Bölgede yükselen gerilim hepimizi endişelendiriyor. Provokasyonlardan kaçınılmalıdır. Diplomasi ve diyaloğun egemen olmasını sağlamak için çok çalışmalıyız" ifadelerini kullandı.
Bakan Çavuşoğlu Türkiye, Polonya ve Romanya'nın bölgede ve ötesinde barışı sağlayan ülkeler olarak kalmayı taahhüt ettiğinin altını çizdi.