Brezilya'da bağımsızlık rüzgârı
Chavez’in eski danışmanı Miceala Ovelar, Brezilya seçimlerini inceledi. Ovelar; işçilerin, topraksız köylülerin, sendikacıların, yerli halkların Lula'ya güçlü destek verdiğini belirtti.
Brezilya halkı, federal meclisteki milletvekillerinin yarısını, eyalet düzeyindeki valileri ve milletvekillerini ve son olarak da Brezilya Federatif Cumhuriyeti Başkanı ve Başkan Yardımcısını seçmek için sandık başına gitti. Latin Amerika’nın en büyük demokrasisi Brezilya’da genel seçimler sonucunda bölgede yükselen ilerici dalga yeniden teyit edildi.
ABD darbesiyle hapse atılan Eski Başkan Lula da Silva, ilk turda yüzde 47,94 oy oranıyla, hakim sınıfların temsilcisi Mevcut Başkan Jair Bolsonaro’nun 4,32 puan önünde bitirdi. İkinci turda başkan olacağına kesin gözüyle bakılan Lula’yı zorlu bir başkanlık dönemi bekliyor.
DÜNYANIN EN BÜYÜK ELEKTRONİK OYLAMASI
Brezilya, 2022’de yaklaşık 215 milyon nüfusuyla Latin Amerika ve Karayipler’deki en büyük nüfusa ve coğrafi nüfus yayılımına sahip ülkedir. Otomatik biyometrik sistem sayesinde bu seçimde “dünyanın en büyük elektronik oylaması” yapıldı.
İşte etkileyici verilerden bazıları:
- 150 milyondan fazla Brezilyalı oy kullanma hakkına sahipti ve bunların 700 bini ülke dışından oy kullandı.15 milyon yeni seçmen sandığa gitti.
- Yürütme ve yasama temsilcileri arasında 27 senatör ve 27 vali ile başkan-başkan yardımcısı olmak üzere 55 sandalye için yarışıldı.
- Temsilciler Meclisi için 513; Eyalet Yasama Meclisleri için 1.035 ve Brezilya’daki Yasama Meclisi için 24 pozisyon yeniden belirlendi. Seçimlerde toplam 27.964 aday yarıştı.
- Süreç 22.000 memur, 3.000 hakim ve 3.000 seçim destekçisini harekete geçirecektir.
İKİNCİ TUR 30 EKİM’DE
Sadece vali ve Devlet Başkanı / Başkan Yardımcısı seçimlerinde adaylardan hiçbiri geçerli oyların yüzde 50’sinden fazlasını alamazsa, en çok oyu alan iki aday, ikinci tura kalacaktı. Nitekim öyle oldu. Yüzde 97,51’i açılan sandık sonuçlarına göre, İşçi Partisi (PT) lideri ve Eski Devlet Başkanı Lula da Silva yüzde 47,94’ünü alarak birinci oldu. Mevcut Devlet Başkanı Jair Bolsonaro da yüzde 43,62’yle ikinci sırada yer aldı. Bolsonaro, seçim anketlerinde beklenenden yaklaşık yüzde 10 daha fazla oy aldı.
45 milyonluk nüfusuyla ülkedeki en büyük seçim merkezi olan Sao Paulo’da ise Bolsonaro destekçisi Cumhuriyetçi Parti’nin adayı Felício Ramuth yüzde 42,32 oyla birinci olurken İşçi Partisi’nin adayı Lúcia França yüzde 35,70 ile ikinci oldu.
İkinci tur seçimleri 30 Ekim’de yapılacak. Rakibine yüzde 4’ten fazla fark atan Lula da Silva’nın ikinci turda Devlet Başkanı olmasına kesin gözüyle bakılıyor.
GÖZ BOYAYAN SEÇİM PROGRAMI
Brezilya’daki genel seçimler, aşırı kutuplaşma ortamında yapıldı. Brezilya toplumu, tarihinde çok nadir bu kadar siyasileşmiştir. Daha önce her şeyin önüne geçen futbol veya karnaval gibi konular, Brezilya halkının kritik kararı karşısında ağırlık ve önemini kaybetmiştir: Bolsonaro iktidarda mı kalacak, yoksa Lula başkanlığa geri mi dönecek?
Bolsonaro özelinde baktığımızda, görev dönemi boyunca Brezilya toplumunu etkileyen çeşitli sorunlar karşısında sürekli değişen bir tutum sergilediğini görüyoruz. Ekim 2022 seçimlerinde de aynı tavrı gösterdi. Bolsonaro, kendisini destekleyenlerin içinde en çok da uluslararası toplum nezdinde, Brezilya seçim sisteminin güvenilmez olduğuna dair fikrin tohumlarını ekmeye çalıştı. Bu yüzden seçimleri tanımaması, son derece gerçek ve somut bir ihtimaldir.
Mevcut Devlet Başkanı’nın sunduğu seçim programına göre “ülke ekonomisi her zamankinden daha iyi durumda.” Uyguladığı sosyal plan ve yardım programının (“Auxilio Brasil”) yanı sıra ülkede en çok kullanılan yakıt olan etanole vergi indirimi getirmesi, Brezilya halkının ihtiyaçlarıyla ilgilendiğine dair yanlış ve sürdürülemez bir intiba mümkün kıldı. Bu önemlerin yalnızca seçim kampanyası çerçevesinde alındığını ve zaten görev süresi boyunca olumsuz etkilenen sağlık ile eğitim harcamalarında ciddi kesintileri içerdiğini belirtmekte fayda var.
BOLSONAROCULAR DARBENİN PUSUSUNDA
Bolsonaro destekçileri, bu seçimlerde kendilerini en iyi şekilde temsil eden Başkanlarının ezici bir zafer kazanacağına inanıyorlar. Ayrıca Yüksek Seçim Mahkemesinin Brezilya Devlet Başkanı ile doğrudan bir çatışma içinde olduğunu ve bunun, Yargının İşçi Partisi adayı Lula da Silva’nın yararına seçim sahtekarlığını teşvik etmesinin kanıtı olduğunu düşünüyorlar. Bolsonaroculuğun en radikal ve şiddetli kanadı, “sahtekarlık” sona ererse, ordunun “demokrasinin iadesi” için müdahale etmesini, adaleti kendi ellerine almalarını ve hatta Lula’ya suikast girişimini yerinde ve mümkün göreceklerini söyleyecek kadar ileri gitti.
LULA’NIN KOLEKTİF LİDERLİĞİ
Diğer yandan 2003-2011 döneminde Devlet Başkanlığı yapan Lula ise, kendi seçim kampanyasında, Brezilya halkının, toplumunun ve siyasetinin en fazla kimliğini ve temsilcisini bir araya getiren kolektif bir liderlik inşa etmeye çalıştı. Bunun en çarpıcı örneklerinden birisi, Lula’nın seçimlere, eski siyasi rakibi, sosyal demokrat ve merkez sağ eğilimli Sao Paulo Eski Eyalet Valisi Gerardo Alckmin’le birlikte girmesi. Alckmin’in Lula’nın başkan yardımcısı adayı olması, Lula’yı destekleyen ilerici ve devrimci kesimlerde pek hoş karşılanmadı. Ancak bu seçimlerde hedef daha büyük olduğu için nihayetinde kabul gördü. Bolsonaro’nun yeniden seçilmesini ve şimdi Bolsonaroculuk (“Bolsonarismo”) olarak adlandırılan ve onu başkanlığa getiren neo-faşist hareketin ilerlemesini önlemek.
İTTİFAK BİLEŞENİ OLAN TOPLUMSAL UNSURLAR
Lula'yı destekleyen kolektif liderlik şu bileşenlerden oluşuyor:
- Topraksız Kırsal İşçiler Hareketi (MST);
- Büyük ve güçlü sendikal hareket;
- Amazon’a saygı gösterilmesini talep eden çevre hareketleri;
- Doğal kaynaklarının yasadışı sömürüsü, toprak sınırlarının saygısızlık nedeniyle kendi topraklarında tehdit edilen yerli halkların hak hareketleri;
- Yapısal ırkçılığa karşı hareketler (Siyahlara yönelik polis şiddeti son yıllarda arttı, Rio de Janeiro'da Marielle Franco örneğinde olduğu gibi siyah siyasi liderlerin ölümüne üzülerek tanık olduk);
- Eski Devlet Başkanı Dilma Rousseff’e karşı darbenin ve Jair Bolsonaro hükümetinin etkilerini tersine çevirmeye başlamak için ilk hedef olarak Lula’nın cumhurbaşkanlığına geri dönmesini mümkün kılacak diğer sosyal, politik, kültürel aktörlerin yanı sıra feminist ve toplumsal cinsiyet hareketleri.
BREZİLYA O’NDAN DAHA İYİSİNİ BEKLİYOR
Sonuç olarak, eğer beklenildiği gibi Lula ikinci turdan zaferle çıkarsa, karşı karşıya kalacağı zorluklar çok büyük. Bu anlamda Lula ve onu destekleyen hareketler, örgütler ve şahsiyetler zorlukların tamamen farkında. Bu nedenle, cumhurbaşkanlığına ulaşmanın başlı başına bir amaç olmadığı, Bolsonaro’yu oylarla mağlup ettikten sonra Bolsonaroculuğun ve burjuva devlet yapısının, Brezilya’daki üç geleneksel gücün içinde olmaya devam edeceği anlaşılıyor. Kolektif liderliğin Lula da Silva’ya verdiği desteğin karşılığını almayı beklediğini, Lula’nın da bu borçları daha fazla sosyal adaletle kapatma sözü verdiğini söylemeye değer. Zaten bu nedenle, aday olurken “Yeniden başkan olma mücadelesini kabul ediyorum.” ifadesini kullanmıştı. Brezilya halkı Lula’dan aynısını değil, daha iyisini yapmasını bekliyor.
*Bu makalenin orijinali United World International sitesinde İngilizce yayımlanmıştır. Güncellenerek Türkçeye kazandırılmıştır.