BRICS, ABD’nin dolar ve enerji hegemonyasını kırıyor
Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika'dan oluşan BRICS’e Mısır, Etiyopya, İran, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin yeni üyeler olarak katıldığı açıklandı.
Uluslararası Para Fonu (IMF) verilerine göre, BRICS’in ekonomik büyüklüğü 29,5 trilyon doları geçti. Küresel ekonomideki payı da yüzde 28’e çıktı. Çin, 18,5 trilyon dolarlık ekonomisiyle birliğin bu alanda açık ara lideri. Hindistan 4,1 trilyon dolar, Brezilya 2,2 trilyon dolar, Rusya 1,9 trilyon dolar, Suudi Arabistan ise 1,1 trilyon dolar büyüklükteki ekonomileriyle Çin’i takip ediyor. Diğer üyeler BAE 536 milyar dolar, Güney Afrika 401 milyar dolar, İran 386 milyar dolar, Mısır 257 milyar dolar ve Etiyopya 192 milyar dolar ekonomik büyüklüğe sahip. Toplam nüfusu yaklaşık 3,5 milyara çıkan BRICS, dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 44’üne tekabül ediyor.
YENİ KATILIMLAR ENERJİDEKİ ROLÜ ARTIRDI
Halihazırda dünyanın en büyük petrol üreticisi ve ihracatçılarından Rusya’yı bünyesinde bulunduran BRICS’in küresel petrol piyasasındaki konumu, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü’nün (OPEC) kilit üyeleri Suudi Arabistan, BAE ve İran’la birlikte güçlenecek. OPEC verilerine göre, genişleyen birliğin petrol üretimi günlük 45 milyon varile, dünya ham petrol üretiminin yaklaşık yüzde 45’ine çıktı. Doğal gaz rezervlerinde ise BRICS’te artık Rusya’nın yanı sıra dünyanın en çok rezerve sahip yedi ülkesi arasında yer alan İran, Suudi Arabistan ve BAE de bulunacak. Rusya ile OPEC grubu arasında son yıllarda artan işbirliğinin BRICS ekseninde derinleşmesi beklenirken, “petro-dolar” sisteminde de bazı değişimler yaşanabilir. Suudi Arabistan ve Körfez ülkelerinin Çin ile petrol ve gaz ticaretinin Şanghay Borsası'nda ve Çin yuanı üzerinden yapılması, ABD dolarının küresel enerji piyasasındaki hakimiyetini azaltacak ek bir hamle olarak yorumlanıyor. Dünyanın en büyük petrol ihracatçılarını içeren BRICS, aynı zamanda en büyük ithalatçılarından Çin ve Hindistan’ı da içeriyor ve bu iki ülke, G7 ülkelerinin Rus petrolüne uyguladığı tavan fiyat yaptırımına da katılmıyor.
‘DOLARSIZLAŞMA’ ADIMLARI
Rusya’nın Çin ve Hindistan’la enerji ticaretinde ruble, yuan ve rupinin payı Batılı ülkelerin yaptırımları nedeniyle önemli oranda arttı. Doların rezerv para statüsü, ABD’ye ucuz finansman ve mali yaptırım şeklinde avantaj sağlarken, BRICS’in “dolarsızlaşma” adımları söz konusu avantajları sekteye uğratabilir. BRICS, IMF ve Dünya Bankası’na alternatif yaratmak ve üye ülkelerdeki dolarsızlaşma sürecini desteklemek için 2015’te Yeni Kalkınma Bankası (NDB)’nı kurdu. BRICS ülkelerindeki merkez bankalarının altın rezervleri de özellikle “dolara alternatif para birimi” tartışmaları ekseninde gündeme gelen bir başka unsur olarak ön plana çıkıyor. Putin, yeni bir rezerv para birimi yerine devletler arasındaki ödemeleri sağlamak için bir sistem kurmanın daha önemli olduğu değerlendirmesini de yapmıştı. Dünya Altın Konseyi (WGC) verilerine göre Rusya 2 bin 332 tonla BRICS’te en çok altın rezervine sahip ülke konumunda. Onu 2 bin 10 tonla Çin, 797 tonla Hindistan takip ediyor. Suudi Arabistan 323 ton, Brezilya 129 ton, Mısır 125 ton, Güney Afrika 125 ton ve Birleşik Arap Emirlikleri 75 ton altın rezervine sahipken, resmi olarak bildirimde bulunmayan İran’ın 325 ton, Etiyopya’nın ise 100 ton altın rezervine sahip olduğu tahmin ediliyor.