Büyük Aile Platformu Genel Sekreteri Serdar Eryılmaz: Yasa çıkana kadar devam!

Büyük Aile Platformu önceki gün İstanbul Saraçhane'de bulunan Fatih Anıt Parkı’ndan ‘LGBT propaganda ve örgütlenmesinin yasaklanması’ talebiyle Büyük Aile Buluşması’nın üçüncüsünü düzenledi. Buluşmaya gelen vatandaşlar yoğun yağmura, yüksek sıcağa rağmen alanı terk etmedi. Alanda yaptığımız röportajlarda aileler, LGBT tehdidinin toplumumuzu nasıl kuşattığını anlattı. Hatta konuya ilişkin örneklemeler yaparak duruma ne kadar hâkim olduğunu gösterdiler. Buluşmanın ardından Büyük Aile Platformu Genel Sekreteri Serdar Eryılmaz ile buluşmanın toplumumuza neler kazandırdığını ve platformun bu günden sonra LGBT örgütlenmelerinin yasaklanması için hangi faaliyetlere girişeceklerini sıcağı sıcağına konuştuk. Eryılmaz, Büyük Aile Buluşmaları ile toplumumuzun LGBT tehdidini daha iyi kavradığını, her geçen yıl katılımın ve farkındalığın yükseldiğini belirtti. Serdar Eryılmaz, LGBT örgütlenmesi yasaklanana kadar yapacakları faaliyetleri sıraladı.

‘PSİKOLOJİK EŞİĞİ AŞTIK’

Konuşmasına Aile Buluşması’nın üçüncüsünü değerlendirerek başlayan Eryılmaz, şu ifadeleri kullandı:

“2022 yılındaki Büyük Aile Buluşması’nda birçok kişi meseleyi abarttığımızı, toplumumuzda bu tarz şeylerin olmayacağını söylüyordu. Ne LGBT propagandasının farkındaydılar, ne de bunun bir dayatmaya dönüştüğünü fark edebiliyorlardı. Yani küçük çapta insanlar başına gelenlere feryat ediyor ancak genel anlamda insanlar bilmiyor, duyamıyordu. Çünkü bunun duyurulacağı mecralar sosyal medya ve dijital platformlar. Dijital dünyada da LGBT örgütleri hakim. Ancak 2022'de ilk Aile Buluşmamızı yaptıktan sonra, insanların gündemine girdi. O zaman bir psikolojik eşiği açtık diye düşünüyorum.

‘İNSANLAR HAKİKATİ GÖRMEYE BAŞLADI’

“Her geçen yıl buluşmaya halkımızın daha fazla teveccühünün olduğunu gördük. Toplumumuzda bu konuda bir farkındalık oluştu ve insanlar artık haberlerde, sosyal medyada ya da başka mecralarda bunu duydukça tıp alanında, psikoloji alanında, sosyoloji alanında, psikiyatri alanında, hukuk alanında bununla alakalı konuşmaya başladıkça insanlar hakikati görmeye başladı.

“85 milyon insanımızın şu an belki 60 - 65 milyonu artık bu meseleden haberdar, LGBT propagandası kavramı herkesin zihninde bir şey ifade ediyor artık. Dolayısıyla her geçen yıl bu buluşmalara katılım artıyor. İnşallah tekrarına gerek kalmadan bir kanun değişikliği olur ve LGBT örgütleri yasaklanır. Zaten üç yıldır yapmaya çalıştığımız şey; şu anda Çin, Rusya, Macaristan, Polonya gibi toplam 24 ülkede LGBT propagandası yasaklandı biliyorsunuz. Neden 25’inci Türkiye olmasın dedik. Bunu da çok zikrettik.

‘LGBT BİREYLERE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK’

“İlk yıl LGBT’ye hayır diyenler vardı. Biz dedik ki LGBT’ye hayır sözü bize ait bir söz olamaz. Çünkü biz LGBT bireyleriyle bir işimiz yok. Onları bunun propagandasını yapan, bunun aktivizmini yapan, üstelik bunu yaparken milli değerlerimize saldıran örgütlerden biz şikayetçiyiz ve onlarla mücadele ediyoruz. Aksine LGBT birey dediğiniz kişiler bize başvuruyorlar. İstanbul Aile Vakfı, Dünya Çakop, Çocuk Aile Koruma Platformu gibi sivil toplum kuruluşlarının aile danışmanlık merkezleri var. Cinsel kimlik karmaşası yaşayan bu LGBT birey dediğimiz insanları tedavi ediyorlar. Buna hastalık derseniz tedavi ediyoruz. Buna hastalık değil derseniz ki bazı bilim insanlar hastalık değil diyor, o zaman onların içine düştüğü bu psikosomatik rahatsızlıktan, bu psikolojik durumdan onları çıkarmaya çalışıyor. Son 3 yılda yüzlerce hatta toplamda belki binlerce gencimiz bu cinsel kimlik karmaşasından bu tür sivil toplum kuruluşlarının faaliyetleri vesilesiyle düzelmiş durumda. Şimdi biz bu gerçeği biliyoruz, insanlara da bunu anlatıyoruz. Bunu anlatınca diyor ki, tamam siz bireylere düşman değilsiniz.”

‘81 İLDE TEŞKİLATLANACAĞIZ’

Bu aşamadan sonra platformun hangi çalışmalara girişeceğine ilişkin de Eryılmaz, şu bilgileri aktardı:

“Zaten bölgesel açıdan hemen hemen her şehirde yerel aile platformları kuruyoruz. Yani teşkilatlanıyoruz. Bunlar organik olarak Büyük Aile Platformu’na bağlı değil ama yereldeki tüm STK'ları bu anlamda teşvik ediyoruz. Şu ana kadar 22 şehirde kurduk ve kurulmasına vesile olduk. Toplamda 81 ilde teşkilatlanacağız. Bu teşkilatların tamamlanması için bizler Türkiye’nin her bölgesinde 4-5 saatlik sivil toplum kuruluşlarına sunumlar yapıyoruz. Beş yıllık birikmiş bu bilgimizi onlara aktarıyoruz ve o şehirlerde aile platformları kurulmasını sağlıyoruz. Öncelikle bunlara devam edeceğiz.

“İkincisi; yerelde, Türkiye genelinde ve ya ulusal alanda olan herhangi bir olay propaganda olduğunda bunlara sivil bir direniş sağlayacağız. Hukuktan doğan hakkımızı, kullanarak mitingler düzenleyeceğiz, basın açıklamaları yapacağız, şikayet dilekçelerinde bulunacağız. Elimizden ne geliyorsa onu yapacağız. Ama bu bir etkiye tepki gibi değil, proaktif bir şekilde çalışmak şeklinde olacak. Bunun dışında kanun düzenlemeleri ve ilgili bakanlıklarla görüşmelerimiz olacak.”