08 Eylül 2024 Pazar
İstanbul 24°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Çalışma hayatında üç talep: İstihdam, gelir, sosyal güvence

Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu’ndan (ITUC) 1 Mayıs İşçi Bayramı dolayısıyla yapılan açıklamada üç talep dile getirildi: İstihdam, gelir, sosyal güvence.

Çalışma hayatında üç talep: İstihdam, gelir, sosyal güvence
A+ A-
EMEK SERVİSİ

Kovid-19 salgının çalışma hayatına etkisinin ve taleplerin yer aldığı ITUC’un açıklamasında salgının dünyanın her tarafından yıkıcı etkilerini sürdürürken insanlık tarihinin en büyük dayanışmasını da deneyimlendiğine dikkat çekildi.

Açıklamada şunlar kaydedildi: “Virüs toplumda yayılmasını önlemek, yaşlıları ve hali hazırda sağlık sorunları olanları korumak için amacıyla uygulanan karantina ve evde kalma önlemi artık dünya nüfusunun çoğunu etkiliyor. Yaşamların ve geçim kaynaklarının askıya alınmasının ekonomik, sosyal etkileri birçok ülkede düşük ücretli güvencesiz çalışma yükünü çeken emekçilerin çalışma yaşamını aksattı. Pandemi ile mücadele doğru bir şekilde ön safta çalışan sağlık ve bakım emekçilerinin ve de diğer yaşamsal öneme sahip işkollarındaki emekçilerin sorunlarının kontrol altına alınması, sorunların etkilerinin azaltılması ve bu emekçilerin desteklenmesine odaklanıyor. Virüsün yayılmasına karşı dünyanın her yerindeki tüm işyerlerinde mücadele ediliyor.

“1 Mayıs vesilesiyle sağlık, bakım ve yaşam kurtarma, acil ve yaşamsal öneme sahip ürünleri üreten, hizmetleri sunmak için ön saflarda çalışan diğer tüm emekçileri selamlıyoruz.

“On binlerce insan yaşamanı yitirdi ve daha fazla sayıda da insan da sağlık üzerindeki daha uzun süreli etkilerine maruz kalıyor, kalacak. İki yüz milyon iş kaybının yaşanacağı öngörülüyor, milyonlarca insan yoksul kalma riski ile karşı karşıya ve var olan devasa eşitsizlik daha da derinleşiyor. Yetersiz veya herhangi bir sosyal güvencesi olmayan dünya nüfusunun üçte ikisi bu sürece ağır bir şekilde maruz kalırken çok sayıda insan da aşırı yoksulluk ve açlıkla karşı karşıya.

KÜRESELLEŞME MODELİNİN BAŞARISIZLIĞI

“Bu krizin etkileri emekçilere uygulanan küreselleşme modelinin aksayan, başarısız yönlerini acımasız bir şekilde ortaya koydu. Kamusal sağlık hizmetleri kemer sıkma politikalarıyla zayıflatıldı, emekçilerin haklarının budanması bunlara maruz kalan milyonlarca emekçinin durumunun bilinmemesine yol açtı. Kadın, göçmen işçiler, ayrımcılığa maruz kalan diğer emekçiler özellikle ağır bir yük taşımaktadır. Bu durum değişmelidir.

“Bu krizin çaresi-sendikaların tarih boyunca ve bugün de yaşam damarlarından birisi olan dayanışmadır. Tüm ülkeler Kovid-19 krizinin ilk dalgasını aşmak ve geleceğe hazırlanmak için birlikte çalışmalıdır. Krizle başa çıkmak ve ücretleri güvence altına almak, halkının gelirini desteklemek için sosyal diyalogu tam olarak yaşama geçiren hükümetleri alkışlıyoruz. Ülkelerinde faaliyet yürüten sendikalarla veya uluslararası alanda diğer ülkelerle işbirliği yapmayı reddeden, pandemi gerçeğini inkar eden yani kendi halkına karşı büyük bedellerle şiddet ve insan hakları gerçekleşmesine izin veren hükümetleri kınıyoruz. Aynı şekilde, krizden kâr elde etmeye çalışan acımasız şirketleri de kınıyoruz. Tüm şirketlerin emekçilerin haklarına riayet etmesini talep ediyoruz ve hükümetlerin de bunu sağlaması gerektiğini ısrarla belirtiyoruz.

ÜÇ HEDEF

“Küresel ekonominin yeniden işler hale getirilmesinin üç asli hedefi olmalı:

* İSTİHDAM: Milyonlarca iş kaybı yaşandı. Amaç herkesin insan onuruna yakışır; sağlıklı ve güvenli koşullarda çalıştığı; kayıtdışı istihdamın kayıtlı istihdama dönüştürülmesi; ve güvencesiz işlere bir son verilecek şekilde bütünüyle bir istihdam sağlanması olmalıdır.

* GELİR: Küresel ekonomideki gelir bölüşümü on yıllardır düşüşteydi ve gelirin yaşadığımız krizle daha da düşme riski bulunuyor. Asgari ücret ödemesi dünyanın her yerinde uygulamada olmalı, tüm emekçiler için toplusözleşme hakkı sağlanmalı ve cinsiyete dayalı yaşanan ücret farkı kapanmalıdır.

* SOSYAL GÜVENCE: Sosyal güvencesiz kalan milyarlarca insan bu krizin yıkıcı sağlık ve ekonomik etkilerinden kaynaklı büyük bir riskle karşı karşıya. Herkesin sosyal güvence kapsamında olması için küresel işbirliği fonunun kurulması zamanıdır.

“Bu hedefler ekonomiyi yeniden işler hale getirmek ve bu dünyada yaşayan herkesin sağlıklı ve iyi olmasını temin etmenin odağında yer almaktadır. Hükümetleri ve uluslararası kurumları bu hedefleri başarmak bir arada çalışmaya çağırıyoruz.”

Son Dakika Haberleri