Canan Karatay yine çok konuşulacak! 'Bütün aşılara karşıyım'
Prof. Dr. Canan Karatay, Kanal D ekranlarında yayınlanan "Neler Oluyor Hayatta" programına katılarak dikkat çekici açıklamalarda bulundu. Programda meslekten men edilme kararıyla ilgili de konuşan Karatay, aşılar, beslenme ve sağlıkla ilgili önemli tavsiyeler paylaştı.
Karatay, tüm aşılara karşı olduğunu belirterek, "Aşılar insan genetiğini değiştiriyor. Hepsi çok tehlikeli" ifadelerini kullandı. Aşı yapılan kişilere zeytinyağı tüketmelerini tavsiye eden Karatay, "Sabah ve akşam birer kahve fincanı soğuk sıkım zeytinyağı pıhtıyı önler" dedi.
PIHTIYA KARŞI DOĞAL ÖNERİLER
Pıhtı oluşumunu önlemek için doğal yöntemler öneren Karatay, bol su ve kristal kaya tuzunun önemine vurgu yaptı. Balık yağı ve zeytinyağı tüketiminin hayati riskleri azalttığını söyledi.
SÜT ÜRÜNLERİNE DİKKAT
Son dönemde tartışma konusu olan süt ve süt ürünleri hakkında da görüşlerini paylaşan Karatay, çoğu peynirin zararlı olduğunu ifade etti. "Hakiki ve şirden mayalı peynir tüketilmeli. Süt tozundan yapılmış peynirler tehlikelidir" dedi.
KABIZLIĞA DOĞAL ÇÖZÜM
Kabızlık sorununa değinen Karatay, kristal kaya tuzlu suyun bu soruna çare olduğunu belirtti. "Ekmek yiyen ve yeterince tuz tüketmeyen kişilerde kabızlık problemi yaşanır" ifadelerini kullandı.
ARALIKLI ORUÇ TAVSİYESİ
Aralıklı oruç hakkında da konuşan Karatay, ara öğün yapmanın yanlış olduğunu belirtti ve iki öğün beslenmenin daha sağlıklı olduğunu savundu.
"ANTİBİYOTİK EN BÜYÜK ZEHİR"
Antibiyotik kullanımı konusunda sert eleştirilerde bulunan Karatay, ilaç olarak alınan antibiyotiklerin zararlarına dikkat çekerek doğal antibiyotik olarak sirkeyi önerdi. "Sabah-akşam sirke içerek vücudunuzu hastalıklardan koruyabilirsiniz" dedi.
"BENİ İTİBARSIZLAŞTIRMAK İSTİYORLAR"
Meslekten men edilme kararına da değinen Karatay, hakkında çıkan haberlerin asılsız olduğunu öne sürdü. "Bu, ilaç satışamayan firmaların bir itibarsızlaştırma çabasıdır" diyerek yaşananları eleştirdi. Uzun yıllar tedavi ettiği bir hastaya tuz verdiği için dava açıldığını ve bu hastayı dört yıl boyunca iyileştirdiğini ancak daha sonra yaşanan ölümle bir ilgisinin olmadığını belirtti.