09 Ocak 2025 Perşembe
İstanbul 15°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Cemal Süreya ve Süreyya Berfe CKM’de anılıyor: ‘Kendisine yedi kırlangıç ömrü biçti’

Türk Şiirinin usta isimlerinden Cemal Süreya, 35 yıl önce aramızdan ayrıldı. Bir diğer şairimiz Süreyya Berfe’yi ise geçtiğimiz yıl kaybettik. Şair Hüseyin Haydar ve Seyyit Nezir, Cemal Süreya’yı gazetemize anlattı.

Cemal Süreya ve Süreyya Berfe CKM’de anılıyor: ‘Kendisine yedi kırlangıç ömrü biçti’

Türk Edebiyatının en önemli şairlerinden biri olan Cemal Süreya, 9 Ocak 1990 tarihinde hayatını kaybetti. “Sıcak Nal”, “Üvercinka”, “99 Yüz” gibi pek çok eseri bulunan Süreya, “Üvercinka”, “Sıcak Nal”, “555k”, “Kısa Türkiye Tarihi”, “Beni Öp Sonra Doğur Beni” gibi şiirleriyle tanındı.

Süreya 1978 yılında Aydınlık’ta “Paçal” köşesinde köşe yazıları yazdı. Daha sonra 2000’e Doğru dergisinde portreler yazdı. Bu portreler 99 Yüz adıyla yayımlandı.

‘BAŞKALARININ TANIMLARI İÇİNE HAPSETMEK ÇOK YANLIŞ’

Vefatının 35.yılında Cemal Süreya’yı anlatan şair Hüseyin Haydar, “Modern Türk şiirinin direklerinden Cemal Süreya’yı yitireli 35 yıl geçti. Fakat, Cemal ağabey Türk kültür ormanının yollarında, Türk Şiir konağının koridorlarında dolaşıyor. Yüzünde hep o garip gülümseme. Selamlaşıyor, onaylıyor ya da itiraz ediyor. Hemen belirtmek isterim ki, Cemal Süreya o şiir ormanının, o kırk odalı şiir konağının sesi çınlayan sakinlerindendi. Süreya’yı ne kendi söyledikleri ne de başkalarının tanımları içine hapsetmek çok yanlıştır.” dedi.

Süreya’nın ‘Folklor şiire düşman’ sözünün doğru anlaşılması gerektiğini kaydeden Haydar, “Cemal Süreya, halk kültürünün varlıkları içinde var olmuş, şiirini “folklor,” yani halk bilimi toprağında yetiştirmiştir. Ondaki Batı etkisi, bir edilgenlik olarak değildi. Yeniciliği dönemin siyasi baskılarına karşı yaşanan var olma mücadelesinde ve şiirimizin içeriden gelişme çabaları süreçlerinin karakterleriyle anlamlandırılmalıdır.” ifadelerini kullandı.

‘YEDİ KIRLANGIÇ ÖMRÜ BİÇTİ’

Süreya’nın kendisine “yedi kırlangıç ömrü” biçtiğini belirten Haydar, “Şairlik dervişliktir diyen ustamız Sıcak Nal’daki “Kehanet 1985 adlı şiirinde “Yedi kırlangıç ömrü yaşadım, üstü kalsın!” derken Lokman Hekim mantığı üzerinden kendine “Yedi kırlangıç ömrü” biçiyor: Kırlangıçlar 9 yıl yaşarmış. Kendine biçtiği yaş 56 oluyor. Gelin görün ki, Cemal ağabey, daha altı yılı varken, 50 yaşında son uçuşuna geçerken, “Üstü kalsın” diyor. Şiirimizin toprağına verimliliğini, bilgeliğini, bereketini katan Cemal Süreya’nın sırlı dünyası, şiirimize, edebiyatımıza katkılarını sürdürüyor.” diye konuştu.

Öte yandan Türk Edebiyatı’nda iz bırakan Süreya, Cemal Süreya Kültür Derneği’nin düzenlediği etkinlikle anılacak. Caddebostan Kültür Merkezi’nde düzenlenecek etkinlikte, Cemal Süreya Kültür Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Seyyit Nezir, Övünç Ezgi Yılmaz, Mehmet Kâzım konuşma yapacak. Tiyatrocu Yaşar Gündem ise Cemal Süreya’nın şiirlerini seslendirecek.

Cemal Süreya ve Süreyya Berfe CKM’de anılıyor: ‘Kendisine yedi kırlangıç ömrü biçti’ - Resim : 1

Cemal Süreya,Sadık Perinçek, Doğu Perinçek, Şule Perinçek ve Kiraz Perinçek

Cemal Süreya’nın şiire katkılarını anlatan Şair Seyyit Nezir, Süreya’nın öncü yenilikçilerden biri olduğunu kaydetti. Nezir, “Cemal Süreya, daha ilk şiirlerinden Gül'de, şiirimizde gerek teknik bakımdan gerek içerik yönünden bir atılım başlatmanın işaretini vermekle kalmıyor yüksek sesle duyuruyordu: Ve zurnanın ucunda yepyeni bir çingene. Bu söylem, toplumsal ve politik bağlamda çok yüksek bir meydan okuyuşu da içeriyordu. Nitekim şiirini politik yüklenişlere adamaksızın duygularla aklın, cinsellikle toplumsal başkaldırının kesişim noktalarında sağlam bileşkeler yarattı. Süreya; Nâzım'ın ardı sıra Orhan Veli'nin girişimleriyle geleneksel bağlarından kopan şiirimizin modernleşmesinde İkinci Yeni şiirinin güçlü ve öncü yenilikçilerinden oldu.” dedi.

Bu yıl düzenlenecek anma etkinliğinin temasının “Yoksuluz gecelerimiz çok kısa” olduğunu kaydeden Nezir, “CSKSD olarak onu her yıl ölüm gününde CKM'de anıyoruz. Bu yılki anma etkinliklerimizin tema'sı olarak "Yoksuluz gecelerimiz çok kısa" dizesini öne çıkarmamızda, emek saflarının yükselen mücadelesi belirleyici oldu, diyebiliriz. Bu arada Seyyit Nezir'in konuşmasının odağında Ortadoğu şiirinin yer alacak oluşu da onun şiirinin politik doruğunu daha belirgin vurgulamayı sağlayacak...” ifadelerini kullandı.

‘SÜREYYEA BERFE DE ARAMIZDA’

Cemal Süreya ve Süreyya Berfe CKM’de anılıyor: ‘Kendisine yedi kırlangıç ömrü biçti’ - Resim : 2

Bu yılki anma etkinliğinde Süreyya Berfe’nin de unutulmadığını belirten Nezir, “Geçen yıl anma etkinliklerine hazırlandığımız saatlerde Süreyya Berfe yine 9 Ocak günü yaşamını yitirince, akışta ona de yer vermiştik. Bu yıl, "Süreyya Berfe Aramızda" bölümünde, 68 Kuşağı isyan şiirinin bu önde gelen kişiliğine de yer açtık. Şunu da söylemeliyim ki, De Yayınevi'ni ve Düşün Dergisini yönettiğim günlerde Berfe'nin toplu şiirlerini ilk kez ve Ufkun Dışında adıyla yayımladığım da (Şubat 1985) hatırlardadır.” diye konuştu.

Etkinlikte 9 Ocak 2024’te vefat eden Süreyya Berfe de anılacak.

Süreyya Berfe’nin şiir anlayışını ve hayata bakışını Aydınlık’a anlatan Mehmet Kâzım, “Hep şiirde kalan, yaşamının her anında, iliklerine kadar şiiri yaşayan şairlerdendi Süreyya Berfe. Son kitabının adı, “Yavaş Yavaş Bilemiyorum” onun, yaşlılık, beden yorulmasının ötesinde, bilinen şeylerin dahi tam öyle olamayacağının, geride hep bir görülemeyenin ya da yeni bir şeyin gelme olasılığının farkında olmasının işaretidir. Doğa, onun için hayatı doğru ve olduğu gibi kavramanın, anlamanın bir imkanıydı” dedi. Berfe’nin şiirinin çok geniş bir alana yayıldığını kaydeden Kâzım, “Onun şiirlerinde, kültürün kavramları, doğanın kavramlarıyla karşılaşır, dahası çarpışır. Seçtiği dil, kültürle doğa arasındaki köprünün payandasıdır. Sanırım son sözü ona bırakmak, aşkın izini de nasıl sürdüğünü anlamamızı sağlayacaktır: “BİR/ okumazyazmazın/ otlardaki sulardaki/ dağlardaki yellerdeki izlere baktığı gibi/ bakıyorum sana// Buralar da olmasan da.” ifadelerini kullandı.

CEMAL SÜREYA NASIL ŞAİR OLDU?

Cemal Süreya ve Süreyya Berfe CKM’de anılıyor: ‘Kendisine yedi kırlangıç ömrü biçti’ - Resim : 3

1986 yılında Doğan Hızlan’ın programına konuk olan Cemal Süreya, kendi şiirini ve şairliğinin nasıl geliştiğini şöyle anlatmıştı;

“Aslında ben şu kadar yaşa geldim, henüz asıl yeteneğimin neye olduğunu tam kestirebilmiş değilim. Kendimi şiirin içinde buldum. Belki de çevremde yalnız şiir vardı. Liseyi bitirdikten sonra bende şiir bilinci başladı. Şair olduysam ondan sonra oldum diyebilirim.

Şiir dilin hatta kültürün köpüğüdür diyebilirim. 1931 yılında doğdum, 1937 yılında annem öldü. 1944 yılında Dostoyevski'yi okudum. O gün bugün huzurum yoktur. Aslında insan kendi sesini tanıyamaz. Kendi şiirini değerlendiremez. Benim şiirimde bir yerde ağlayan bir yerde gülen trajik unsurla humour unsurunu iç içe götürmek isteyen bir şiirdir.”

TURGUT ÖZAL'A BİRLİKTE İNTİHAR ETME ÇAĞRISI

Cemal Süreya ve Süreyya Berfe CKM’de anılıyor: ‘Kendisine yedi kırlangıç ömrü biçti’ - Resim : 4

Cemal Süreya Muzaffer Buyrukçu’yla beraber 1989 yılının Kasım ayında Türkiye’de neoliberalizmin önünü açan Başbakan Turgut Özal’a birlikte intihar etme çağrısı yapmıştı. Süreya Özal’ın Anavatan Partisi ile ilgili yazdığı yazıda da şu sözleri kullanmıştı;

“Vatanım var, bir de anavatanım. Vatandan daha büyük sözcük var mı? Niye olsun bir de anavatanım? Belki de Turgut Özal bu adı bulurken ya da buldururken başka şey düşündü... Vatanın güzel olduğunu, sözgelimi...anamız gibi olduğunu… Bence de öyle düşünmüştür.

Şimdi düşün bir, Türkiye’de Anavatan Partisi kurulabilir mi? Anavatan şu: Ben bir coğrafya parçasında oturuyorum, ötede bir yerde anavatanım var. Söz gelimi Kıbrıs’ta bir anavatan partisi kurulabilir. Gerçek anlamını da orada her zaman taşır. Ama Türkiye’de kurulan Anavatan Partisi’nin “anavatan›” nerededir acaba?”

Cemal Süreya Turgut Özal Süreyya Berfe