22 Kasım 2024 Cuma
İstanbul 12°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

‘Cesur Yürek’ İskoçlar Birleşik Krallık’la yol ayrımında

İskoçya yüzyıllardır Birleşik Krallık gölgesinde kaldı ve bağımsızlık savaşları verdi. İskoçların mücadelesi bugün de sürüyor. Son seçimlerde bağımsızlıkçı partiler mecliste yeniden çoğunluk oldu. İskoçlar artık bir yol ayrımına geldi.

‘Cesur Yürek’ İskoçlar Birleşik Krallık’la yol ayrımında
A+ A-
Mustafa Mersinoğlu / Brighton

İskoçya, hem fethedilmesi hem de yönetilmesi son derece zor bir yerdir.” Bu basit gerçek, İskoç tarihini belirledi. Romalılar, Britanya yönetimi sırasında İskoçya’ya baskın düzenlediler fakat kalıcı olarak işgal etmeyi asla başaramadılar. Romalılardan daha ısrarcı olan İngilizler, Bağımsızlık Savaşlarının en karanlık yıllarında bile İskoçya üzerinde hiçbir zaman 1707 Birlik Yasasından yaklaşık otuz yıl sonrasına kadar tam kontrol sahibi olmadılar. Ancak o dönem Londra, bu kontrolü başardı. Yine de devrimci hareketler Londra için tehdit oluşturmaya devam etti.

İskoçya’nın ovalarına İngiltere’den ulaşmak kolay olsa da yaylalarına ulaşmak çok güçtür. Savaş çıkma olasılığı hala olmasa bile ordu ile kuzeye ulaşmak korkunç bir lojistik sorundur. Klan şeflerinin büyük bir özerklikleri vardı ve kendi geleneklerini sürdürüyorlardı. Yayla gelenekleri birçok bakımdan devam ediyor. Bunun bağımsızlık için büyük avantajı olduğu kadar bir de dezavantajı var. Bu da Edinburgh’da güçlü bir hükümet kurmayı zorlaştırıyordu. Bir zamanların güçlü kralları Robert I ve Arslan William I bile yaylalarda hüküm sürmekte zorlandılar. Kralların ve Kraliçelerin hep denge sağlamaları gerekiyordu aksi takdirde ülke felakete sürükleniyordu.

İNGİLİZLERİN GÖLGESİNDE KALDILAR

İskoçya hiçbir zaman tarihsel olarak zengin bir ülke olmadı. Büyük ölçekli vergilendirme zor olmakla beraber, kralı ve sarayı desteklemek için nadiren yeterli parayı getiriyordu. Düzenli savaşlar neredeyse her zaman İskoçlar için hep kötü sonuçlandı. Ancak uzun süreli isyanlar İngilizlere çok zarar verdi. Feodal siyaset sonucu İskoç soylularının İngiltere ile çıkar bağları vardı. Bu yüzden gerçekten vatansever olmaları zordu. Katolikler ve Protestanlar arasındaki çatışmaların İskoçya’ya yayılmasıyla işler daha da kötüleşti. İskoçya, Fransa (Auld Alliance) ile bağları aracılığıyla İngilizleri dengelemeye çalıştı.

İskoçya’nın denizaşırı bir koloni kurmaya yönelik tek girişimi, olağanüstü bir şekilde başarısız oldu. Ardından İngiliz yanlısı soylular ve politikacılar İskoçya’nın, İskoçya ve İngiltere’yi tek bir ülkede birleştiren Birlik Yasası’na girmesine izin verdi. İskoçya’nın bazı kısımlarında, özellikle de yaylalarda birlik karşıtı olarak ileri sürülen düşüncelerin çoğu daha sonra Avrupa Birliği’ne (AB) karşı da kullanılacaktı. Genelde İskoç çıkarlarının bir kenara atılacağı düşünülüyordu ki bu tamamen doğru değildi. Aslında bazı açılardan İskoçlar, Westminster’da gerçekten hak ettiklerinden daha fazla temsil edildiler. Ancak bu, oy kullanmayan İskoçların büyük çoğunluğu için bir teselli değildi.

Bu nedenle İskoçya’nın en büyük sorunu, İngiltere’nin her zaman onu gölgede bırakması ve öngörülebilir gelecekte bunu yapmaya devam edecek olmasıdır. İngiltere’nin askeri ve ekonomik güç üretme yeteneği İskoçya’dan çok daha üstün. İskoçya’nın mevcut refahının oldukça büyük bir kısmı İngiltere’ye ya da Büyük Britanya’dan gelmektedir.

SON YILLARDA BİRBİRİNE BAĞLILIK AZALIYOR

Geçmişte, İngiltere’de toprakları olan İskoç soylular vardı ve bunun tersi de geçerliydi. Şimdi, kendilerini İngiliz olarak gören sayısız İskoç var. İskoçya ve İngiltere arasındaki ekonomi ve para birimi birliği buzdağının sadece görünen kısmıdır. İskoçya ve İngiltere o kadar uzun süredir birbirine bağlıdır ki, ayrılık son derece maliyetli olacaktır. Tüm niyet ve amaçlara göre, İskoçya’nın gerçek anlamda bir ulus olup olmadığı çok tartışmalıdır.

NATO İÇİN KRİTİK ÖNEMDE

İskoçya, uluslararası alanda önemli bir stratejik konuma sahiptir. İskoçya’daki deniz ve hava üsleri NATO’nun bölgeye hakim olmasına izin veriyor. Ancak, İskoçya, bırakın kendini korumak bir yana, bundan yararlanacak bağımsız bir güce bile sahip değil. İskoçya için NATO üyeliğinin garantisi de yok. Bir yandan NATO’nun İskoçya’ya ihtiyacı var. Öte yandan İskoçlar, sadece İngiltere’den çekilerek büyük bir aksamaya neden olmuş olarak görünecekler.

ÖZYÖNETİM ADIMI

İskoçya, Orta Çağ boyunca bağımsız bir krallıktı ve bağımsızlığını korumak için İngiltere’yle savaşlar yaptı. İki krallık, 1603’te, İskoç Kralı James VI ve İngiltere Kralı I. James döneminde yukarıda da belirttiğimiz gibi 1707’de siyasi olarak birleştiler. İskoç özyönetimi için siyasi kampanyalar on dokuzuncu yüzyılda başladı. Birleşik Krallık'ta özyönetim için 1979 ve 1997’de yetki devrine ilişkin iki referandum yapıldı ve 1 Temmuz 1999’da bir İskoç Parlamentosu kuruldu.

Bağımsızlık yanlısı İskoç Ulusal Partisi, ilk olarak 2007’de kurulan İskoç parlamentosunun 2011 seçimlerinde salt çoğunluğunu kazandı. Bu durum, İskoç ve Birleşik Krallık hükümetleri arasında 2014 İskoç bağımsızlık referandumunu düzenlemek için bir anlaşmaya yol açtı. Seçmenlere “İskoçya bağımsız bir ülke olmalı mı?” Sorusu soruldu. Seçmenlerin yüzde 44,7’si ‘Evet’, yüzde 55,3’ü ‘Hayır’ cevabını verirken, katılım oranı rekor seviyeye çıkarak yüzde 85 oldu. Özellikle İngiltere’nin Haziran 2016 referandumunda AB’den ayrılma kararı almasından bu yana, bağımsızlık konusunda ikinci bir referandum önerileri sürekli tartışılıyor.

6 Mayıs 2021’de yapılan seçimlerde İskoç Ulusal Partisi çoğunluktan bir sandalye eksik oy aldı. Hızlı bir bağımsızlık için kendilerini güçlü ve haklı gösterecek bir zaferden mahrum kaldılar. Bu da Başbakan Boris Johnson’a İskoç seçmenlere referandum hakkı tanımaması için elini güçlendirdi. Yine de bağımsızlık yanlısı partiler kontrolü elinde tuttu ve hatta Perşembe günkü seçimlerde genel çoğunluklarını artırdı. İskoçya Kovid-19 salgınından kurtulur kurtulmaz parti liderleri gündemin başına ikinci bir referandum koyacaklarının sinyalini verdiler. Bu, İskoç milliyetçiliğinin ateşini canlı tutacak ve İskoçya’nın Birleşik Krallık’tan kopma tehdidinin İngilizleri sarsmaya devam etmesini sağlayacak.

İskoçya Birleşik Krallık