Çiftçi Bağ-Kur primini yatıramıyor
Asgari ücretle birlikte BAĞ-KUR primi de arttı. Yeşilyurt Ziraat Odası Başkanı, kayıtlı çiftçi sayısının prim artışları nedeniyle düştüğüne dikkat çekti, gençleri köye, üretime yönlendirme çağrısı yaptı.
Ekrem Demir
Asgari ücrete yapılan zamla birlikte sigorta primleri de arttı. Bu durumdan en çok etkilenen kesimlerden biri çiftçi oldu. Çiftçinin 2023 yılında 4 bin 628 lira olarak ödediği en düşük Tarım BAĞ-KUR primi, yüzde 49’luk artışla 6 bin 900 liraya yükseldi. Malatya Yeşilyurt Ziraat Odası Başkanı Doğan Solmaz, Aydınlık’a yaptığı değerlendirmede, son 10 yılda Tarım BAĞ-KUR’lu aktif sigortalı çiftçi sayısının, prim miktarlarının artması nedeniyle düştüğünü belirtti.
ÇİFTÇİNİN GÜCÜ YOK
2012 yılında sigortalı çiftçi sayısının 1 milyon 56 bin 852 iken 2022 yılında bu sayının yüzde 51 azalarak 512 bin 966’ya düştüğünü belirten Solmaz, şöyle konuştu:
“Şu anda çiftçimizin bu miktarı ödemeye gücü yok. Aylık 6 bin 900 lirayı çiftçi her ay nereden bulacak? Biz defalarca dedik ki çiftçimizi tarımdan uzaklaştırmamayı hesap edelim, sağlık sigortasından faydalanabilmesini sağlayalım. 15 günlük BAĞ-KUR sigortası yaptırıp, primin yarısını ödeme imkânı olmalı. Önceden de 12 günlük vardı, 15 günlük vardı, şimdi tamamı isteniyor. Böylece sağlık sigortasından faydalanır, yeşil kartla falan da uğraşmaz. Durumu iyi olanlar zaten sorun yaşamıyor. İşin gerçeğini söylemek gerekirse yarı çiftçilik yapan esnaf, BAĞ-KUR’lu oluyor. 6 bin 900 lira az para gibi görünür ama çiftçi için çok büyük bir para.”
ÖDEME HASAT ZAMANI OLMALI
Çiftçinin ödeme zamanının planlanmasını da isteyen Doğan Solmaz, “Çiftçinin elinde ne zaman para olduğunu herkes bilir, hasat zamanı. BAĞ-KUR pirim borcunu çiftçi hasat zamanı ödemeli, her ay değil. O zaman daha rahatlıkla ödeyebilir. Bahçesinde rahat çalışır, yarın endişesini yaşamaz. ”dedi.
Çiftçi için emeklilik prim gün sayısının 9 bin gün olduğunu da ifade eden Yeşilyurt Ziraat Odası Başkanı Doğan Solmaz, bu rakamın esnaflarda olduğu gibi 7 bin 200 güne düşürülmesini talep etti. Çiftçinin tarlasında, köyünde kalmasını sağlamak gerektiğini anlatan Solmaz, sözlerini şöyle tamamladı:
“ÇKS kayıtlarına göre çiftçinin yaş ortalaması 59’a çıkmış, bu ne demektir, tarımdan kaçıyoruz, demektir. Tarım bugün, Türkiye’nin ve dünyanın olmazsa olmazı. Pandemiyi rahat atlattıysak kendi kendine yeterli olmamızdan dolayı. Gençler kesinlikle tarıma yönelmiyor. Çünkü ekonomik yönden kendini rahat hissetmiyor. Çocuklarının istikbalini düşünüyor herkes, şehirlere göçüyor. Köyde ekonomik geleceği göremiyor.”
