Cihat Şener YKS sonuçlarını yorumladı: ‘Şura toplayalım eğitimi yükseltelim’
Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) sonuçlarına göre sınava giren öğrencilerin Türkçe ve matematik testlerinde doğru net yanıt ortalaması geçen yıla kıyasla yükselirken, fen bilimlerinde yerinde saydı.
Duayen eğitimci Cihat Şener, “Yükselme çok kalıcı ve açık ara bir yükselme değil. Eğitim sistemimizi kurtaracak, aydınlığa çıkaracak, yükseltecek bir yükselme değil. Toplum olarak eğitimde bir eleştiri mekanizması geliştirmemiz, eğitimde yetkin, etkin, kafası çalışan insanların bir araya getirmemiz, bir şura toplamamız lazım.” dedi.
Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) sonuçları açıklandı. ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Bayram Ali Ersoy, tercih işlemlerinin 27 Temmuz-8 Ağustos günleri arasında yapılacağını duyurdu.
TÜRKÇE VE MATEMATİKTE KIPIRDANMA
ÖSYM’nin açıkladığı sınav istatistiklerine göre matematikte ve Türkçe’de doğru yanıt sayısı geçen yıla göre yükselirken fen bilimlerinde yerinde saydı. Temel Yeterlilik Testi (TYT) ortaöğretim son sınıf öğrencilerinin doğru yanıt sayısı ortalamaları, 40 soruluk Türkçe testinde 20,021 net, 20 soruluk sosyal bilimler testinde 8,688 net, 40 soruluk temel matematik testinde 8,218 net ve 20 soruluk fen bilimleri testinde 3,546 net oldu.
Geçen yıl adaylar Türkçe’de 17,7 net, matematikte 6,9 net sosyal bilimlerde 7,9 net ve fen bilimlerinde 3,2 net çıkarmıştı.
Öğrencilerin alan becerilerini ölçmeye yönelik ikinci oturum AYT’de ise 40 soruluk matematik testinin ortalaması 7,576 net, 24 soruluk Türk dili ve edebiyatı alt testinde 5,763 net, 14 soruluk fizik testinde 2,519 net, 13 soruluk kimyada 1,768 net, ve 13 soruluk biyolojide 2,080 net oldu.
Geçen yıl AYD testinde öğrenciler Türk dili ve edebiyatında 6,6, matematikte 7,2 net, fizikte 2 net, kimyada 1,5 net, biyolojide 2 net ortalama yapmıştı.
KALICI, AÇIK ARA BİR YÜKSELME DEĞİL
Net ortalamalarındaki gelişmeyi, eğitimci Cihat Şener’e sorduk. Şöyle değerlendirdi:
“Türkçe ve matematikteki yükselme çok kalıcı ve açık ara bir yükselme değil. Başarının yükselmesi beklenir. Yükselmiyorsa bunun sorumlusu çocuklar değil. Onlara bu çalışma, öğrenme hevesini, coşkusunu eğiticilerin, ailelerin vermesi gerekir.
“Genel olarak baktığımızda, bizim eğitim sistemimiz ne yazık ki sıkıntılı bir sistem. Çok öğrenci var. Sınava giren öğrenci sayısı üç milyonun üstünde. Kontenjan sayımız, adam gibi üniversitelerde yedi yüz bini zor buluyor. Üniversite adı altında benim yüksek lise dediğim bir sürü okul var.
“Göreli olarak böyle bir yıl birinin, bir yıl ötekinin yükselmesi, bizim yüksek eğitim veya genel olarak eğitim sistemimizi kurtaracak, aydınlığa çıkaracak, yükseltecek bir yükselme değil. Bunun sebepleri daha çok sosyolojik, kültürel hatta siyasi. Ailelerin, çocukların beklentileri, çocuklara sunulanlar, çocuklardan istenenler…
“Toplum olarak eğitimde bir eleştiri mekanizması geliştirmemiz, eğitimde yetkin, etkin, kafası çalışan insanların bir araya getirmemiz, bir şura yapılması lazım. Aşağı yukarı beş senedir bunun peşindeyim ama olmuyor.”
‘KIZLARIN TOPLU BAŞARILARI DAHA YÜKSEK ‘
ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Bayram Ali Ersoy, TYT'deki Türkçe ve sosyal bilgiler testlerinde kadın adayların doğru yanıt sayısı ortalamasının erkeklere göre daha yüksek olduğuna, temel matematik ve fen bilimleri testlerinde ise erkek adayların daha yüksek doğru yanıt sayısı ortalamasına sahip olduğuna dikkat çekti. AYT'de 11 alt testten 8'inde erkek adayların ortalaması, 3'ünde ise kadın adayların ortalaması daha yüksekti. YDT'de ise Fransızca ve Rusça dillerinde kadın adayların; Arapça, Almanca ve İngilizce'de erkek adayların ortalaması daha yüksek çıkmıştı.
Eğitimci Cihat Şener, “Bireysel başarılarda erkek öğrenciler öne çıkabiliyor belki ama genele baktığımızda kızların toplu başarıları daha yüksek. Erkekler sosyal testte de başarılı değiller. Kızların içinde fen bilimleri ve matematikte de çok yüksekler var. İlk yüzde, ilk iki yüzde, ilk beş yüzde çok sayıda kız öğrenci var.” dedi.
Şener, kız-erkek başarı durumuna ilişkin şu değerlendirmeyi yaptı: “Sanıyorum sorumluluklar meselesi biraz. Kadınlarla erkeklerinin sorumluluğa bakış açısı farklı. Erkek kısmı daha az sorumluluk üstlenmekten yana. Kız öğrenciler kendi kişisel gelişmelerini ve kurtuluşlarını üniversite kazanmak, üniversitede okumak ve iş hayatına katılmak olarak görüyorlar ki doğru bir görüştür bu. Erkek öğrenciler daha farklı; babamın malına sahip çıkarım, o bana bir dükkan açar falan filan gibi palyatif çözümler. Yani kişisel gelişim bilinci kızlarda daha yüksek. Bunun altında da bizim toplum sosyolojik yapısı yatıyor. Kızlar daha çok sıkıntı çekmenin getirdiği etkiyle daha mücadeleci bireyler oluyorlar.
DEVLET OKULUNDAKİNİ SINAVA KİM HAZIRLIYOR?
TYT ve AYT birincileri, çoğunlukla devlet okullarından. Bunun, devlet okulları daha başarılı, gibi bir sonuç ifade etmediğini belirten Cihat Şener, şöyle konuştu:
“Devlet okulları ne kadar devlet okuludur? Özel okullar ne kadar özel okul? Bunları değerlendirecek kadar net bilgi, bir şeffaflık yok. Hangi okulda olduğunuz değil de bu sınava nerede hazırlandığımız, kiminle hazırlandığımız önemli oluyor. Dolayısıyla elde edilen başarıya da eğer o devlet okulundaysa devlet okulu sahip çıkıyor. Oysa perdenin arkasında başkaları var, o okulların başarıları değil. Belki birileri kızar bu cümleye ama bu başarılar külliyen okulların başarıları değil. Katkıları vardır. Ama bu işin arkasında yan etkenler, yan yararlar söz konusu. Dolayısıyla da böyle bir kıyaslamayı yapmayı çok akılcı da bulmuyorum bir matematikçi olarak.”
İşte birinciler
- Yabancı dil: Almanca; Volkan Emre Eke, İzmir Atatürk Lisesi.
- Fransızca; Emirhan Kılıç, İstanbul Galatasaray Üniversitesi Galatasaray Lisesi.
- İngilizce; Metin Furkan, Amarat İzmir Özel Buca Doğa Fen ve Teknoloji Lisesi.
- Rusça; Bengisu Akbaba, İzmir Özel Takev Anadolu Lisesi.