Çin ABD’ye mesajını verdi: Tayvan’ı destekleme tek taraflı yaptırımlardan vazgeç
Xi-Biden görüşmesinde, Çin net bir şekilde ABD’ye konumunu ve talebini iletti. Çin, iki ülkenin ilişkilerinin sağlıklı yürümesi için Tayvan ve yaptırım konuları üzerinde durdu. Biden da Pekin ile önemli ilerleme kaydettiklerine inandığını söyledi.
Çin Devlet Başkanı Xi Jinping 6 yıl sonra ABD’ye giderek mevkidaşı Joe Biden’la buluştu. Çinli lider, Beyaz Saray yönetimine, Tayvan'ın bağımsızlığını desteklememesi ve ihracat kısıtlamaları, yatırım kontrolleri ve tek taraflı yaptırımlarla Çin'in teknolojik gelişimini engellemeye çalışmaması gerektiği uyarısını yaptı.
Çin Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, San Francisco'da Filoli Malikanesi'ndeki görüşmede iki lider, Çin-ABD ilişkilerinin doğrultusunu ve dünyada barış ile istikrarı etkileyen kapsamlı ve stratejik meselelerde görüş alışverişinde bulundu.
‘DÜŞMAN MIYIZ ORTAK MIYIZ?
Xi Jinping, görüşmede, geniş bir tarihi perspektifle iki ülke arasındaki ilişkiye ışık tuttu. ABD ile Çin Halk Cumhuriyeti’nin arasında başlayan diplomatik ilişkilerin başlangıcını hatırlatan Çinli lider, “22 yıl boyunca iki ülke arasında yabancılaşma ve düşmanlık vardı. Ancak zamanın eğilimi bizi bir araya getirdi, yakınlaşan çıkarlar farklılıkların üzerine çıkmamızı sağladı ve halkın özlemi iki ülke arasındaki buzları kırdı. 1971 yılında ABD masa tenisi takımı Pekin'i ziyaret etti; küçük bir top dünyayı yerinden oynattı.” ifadelerini kullandı.
Aklımda hep tek bir soru olduğunu belirten Xi, Çin-ABD ilişkilerinin dev gemisini gizli kayalıklardan ve sığlıklardan nasıl uzak tutabilir, fırtınalar ve dalgalar arasında yönünü şaşırmadan, hız kaybetmeden ve hatta çarpışmadan nasıl yönlendirebilirim? Bu bağlamda bizim için bir numaralı soru şudur: Biz hasım mıyız, yoksa ortak mı? Temel ve kapsayıcı mesele budur. Mantık oldukça basittir. Eğer karşı tarafı birincil rakip, en önemli jeopolitik meydan okuma ve hızlanan bir tehdit olarak görürsek, bu sadece yanlış bilgilendirilmiş politika yapımına, yanlış yönlendirilmiş eylemlere ve istenmeyen sonuçlara yol açacaktır.” şeklinde konuştu.
‘TAYVAN'LA BARIŞÇI BİRLEŞMEYİ DESTEKLEMELİSİNİZ’
Tayvan sorununun, Çin-ABD ilişkilerinde en önemli ve hassas mesele olduğunun altını çizen Şi, Washington'dan, Tayvan konusunda Biden ile geçen yıl Endonezya'nın Bali Adası'nda yaptıkları görüşmede verilen sözlerin tutulmasını istedi. ABD tarafının "Tayvan'ın bağımsızlığını" desteklememe, Tayvan'ı silahlandırmayı bırakma ve Çin'le barışçıl biçimde yeniden birleşmesini destekleme konusundaki kararlılığını yerine getirmek için “gerçek adımlar atması gerektiğini” de sözlerine ekledi. Xi, Çin'in yeniden birleşmeyi gerçekleştireceğini ve bunun “durdurulamaz olduğunu” vurguladı.
‘DIŞ GÜÇLER BÜYÜMEMİZİ DURDURAMAZ’
Çinli lider, ABD'nin son dönemde çip sektöründeki ihracat kısıtlamaları, yarı iletkenler, kuantum ve yapay zeka gibi ileri teknolojilerinde yatırım kontrollerinin ve tek taraflı yaptırımların Çin'in meşru çıkarlarına zarar verdiğine işaret eti. Xi, "Çin'in teknolojik gelişimini engellemek, yüksek nitelikli kalkınmayı bastırmak ve Çin halkını kalkınma hakkından mahrum bırakmaktır." ifadelerini kullandı. Çin Devlet Başkanı, ülkenin kalkınmasının ve büyümesinin kendi iç mantığında ilerlediğini ve dış güçlerce durdurulamayacağını belirterek, ABD'den bu konudaki kaygılarını ciddiye almasını, tek taraflı yaptırımları kaldırarak Çin işletmelerine eşit, adil ve ayrımcı olmayan şartlar sağlayacak somut adımlar atmasını istedi.
‘ÖNÜMÜZDE İKİ YOL VAR’
Dünyanın yüzyıldır görülmeyen değişimlerden geçtiği bir dönemde, büyük güç rekabetinin ne Çin'in ne de ABD'nin ne de dünyanın karşı karşıya olduğu problemleri çözemeyeceğini vurgulayan Xi, "Dünya, ABD ve Çin'e yetecek kadar büyük. Bir ülkenin başarısı diğeri için fırsattır." diye konuştu. Çinli lider, "Çin-ABD ilişkilerinde iki yol var. Biri dayanışma ve işbirliği içinde küresel güvenliği ve refahı teşvik etmek, diğeri, 'sıfır toplamlı oyun' mantığına saplanarak düşmanlığı ve cepheleşmeyi kışkırtmak, dünyayı kargaşaya ve bölünmeye sürüklemek. Bu iki yol, insanlığın ve gezegenin geleceğine karar verecek iki farklı doğrultuya işaret ediyor." şeklinde konuştu.
‘AÇIK VE DOĞRUDAN İLETİŞİME GERİ DÖNDÜK’
ABD Başkanı Biden da "Çin ile önemli ilerlemeler kaydettiğimize inanıyorum. ABD ile Çin Halk Cumhuriyeti (ÇHC) arasında, uzun yıllar beklemede kaldıktan sonra, narkotikle mücadelede yeniden işbirliğine başladığımızı duyurmaktan memnuniyet duyuyorum." değerlendirmesinde bulundu. Biden Çin ile askeri alanda da "açık, net ve doğrudan iletişime geri döndüklerini" belirtirken, bu gelişmenin "kritik bir önem taşıdığına" vurgu yaptı. Biden ayrıca, ABD ve Çin'in "yapay zekayla ilgili risk ve güvenlik konularını tartışmak için" uzmanlarını bir araya getireceğini belirtti.
BARIŞIN DEVAMLILIĞI VURGUSU
Biden, Xi ile görüşmesinde, Tayvan Boğazı'nda barışın devamlılığının önemini vurguladığını aktarırken, bölge ticaretinde Amerikan işletmelerini ve işçilerini dezavantajlı konuma düşüren durumlara karşı olduklarını ifade etti. "Bugün attığımız olumlu adımları memnuniyetle karşılıyorum" diyen Biden, Çin ile "üst düzey diplomasiyi korumaya ve sürdürmeye" devam edeceklerini söyledi.
Xİ’YE DİKTATÖR DEDİ
Biden yine bir skandala imza attı. Görüşme sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Biden, “Xi Jinping’i diktatör olarak değerlendiriyor musunuz?” sorusuna “Evet” cevabını verdi. O sırada Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ın hareketleri dikkat çekti. Blinken, Biden’ın cevabıyla kafasını eğerek ellerini sıkmaya başladı. Sosyal medyada yapılan yorumlar Blinken’ın açıklamadan memnun olmadığı yönündeydi.
‘SORUMSUZ BİR MANİPÜLASYON’
Çin Dışişleri Bakanlığı dün yaptığı açıklamada, Biden'ın Xi’yi "diktatör" olarak niteleyen söyleminin son derece yanlış ve sorumsuz bir siyasi manipülasyon olduğunu söyledi. Reuters’ın haberine göre Bakanlık sözcüsü Mao Ning basın açıklamasında, "Çin-ABD ilişkilerinin arasını açmaya çalışan kötü niyetli insanlar her zaman vardır ve bunlar başarılı olamayacaktır." ifadelerini kullandı.
‘İŞGALİN HATA OLDUĞUNU DEFALARCA SÖYLEDİM’
Biden, Filistin meselesinde iki devletli çözümün "nihai cevap" olduğu düşüncesini İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'ya ilettiğini söyledi. Xi ile görüşme sonrası basın toplantısı düzenleyen Biden, İsrail'in Gazze'ye saldırılarının ne kadar süreceğini bilmediğini kaydetti. ABD Başkanı, "İsraillilere Gazze'yi işgal edeceklerini ve ellerinde tutacaklarını düşünmelerinin büyük hata olduğunu açıkça ifade ettim. Bunun işe yarayacağını düşünmüyorum." dedi. Esirler konusuna da değinen Biden, onlar için her şeyi yapacaklarına ancak bunun ABD askerlerini bölgeye göndermek anlamına gelmediğine dikkati çekti.