Çocuklarla ilk meclise yolculuk
Gazeteci-Yazar Sefa Salantur, çocukları TBMM’nin kurulduğu güne doğru bir zaman yolculuğuna çıkarıyor, zor şartlarda yeni bir ülkenin nasıl kurulduğunu anlatıyor.
İlk Meclis’e Yolculuk’ta zor şartlar altındaki ülkemizi kuşatan kara bulutları özgürlük umuduyla dağıtan, millet iradesinin kalbinin Ankara’da atmasını sağlayan, yurdun her köşesine bağımsızlık umudunu dalga dalga yayan Meclis’imizin açılış öyküsünü çocuklardan dinliyoruz. Türkiye genelindeki bir bilgi yarışmasını kazanan Burcu ve Umut’un ödülü, zaman makinesiyle 23 Nisan 1920’ye yolculuk yapmaktır. 1920’de küçük bir kasaba olan Ankara’ya gidip Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışına katılacak, ülkemizi düşmanlardan kurtararak bugün özgürce yaşamamızı sağlayan Büyük Atatürk ile buluşacak, Kurtuluş Savaşı’na omuz veren değerli kahramanlarımızla tanışacaklardır.
BİNANI SEÇİMİ
Burcu ve Umut, ders kitaplarında gördükleri ve defalarca ziyaret ettikleri Meclis binasına hayran hayran baktı. “Ne kadar eski görünüyor. Çatısı da rengârenk” dedi Burcu. Necati Bey anlatmaya başladı: “Bu bina 1915 yılında Osmanlı Hükümeti tarafından yaptırılmaya başlandı ancak tüm çabalara rağmen malzeme sıkıntısı ve savaş nedeniyle tamamlanamamıştı.
Binanın mimarı Hasip Bey, askerlik görevini yaparken şehit olmuştu. İnşaatın tamamlandığını göremedi. 1919’da Ankara kısa bir süre Fransızların işgaline uğradı. O sırada Fransızlar buraya yerleşti ancak Mustafa Kemal’in Ankara’ya gelmesi üzerine binayı terk ettiler. Mustafa Kemal bu binayı Meclis olarak açmak isteyince, inşaatın tamamlanması için beni görevlendirdi. Tüm şehir halkının yardımıyla eksikleri tamamladık. Milletvekili sıraları okullardan, masa ve sandalyeler resmî dairelerden, gaz lambaları kahvehanelerden getirildi. Pencerelerine cam takıldı. Isınmak için sobalar kuruldu. Çatı malzemeleri esnaf ve vatandaşlardan temin edildi. Sıvası yapıldı.”