Columbia Üniversitesi'nin yayınevi Columbia Publishing Course: Tatilde okumak için 20. yüzyılın 20 iyi romanı
‘Caz Çağı’ olarak bilinen 1920'li yılları bütün coşkusu, aşırılıkları, şiddeti ve çöküşüyle anlatan Muhteşem Gatsby, kapitalizmi iliklerine kadar eleştiren Gazap Üzümleri,ergenlik çağının getirdiği isyankâr tutumuyla Çavdar Tarlasında Çocuklar ve diğerleri
Tatilde, ister sahilde uzanın ister bir şehri köşe bucak dolaşın ister çimlerin arasında uzanın vazgeçilmez bir eşlikçiniz olmalı: Kitap. Çoğumuz yaz tatiline giderken hangi kitabı götüreceğimizi düşünürüz. Çalışırken vakit ayırıp okumadıklarımız olabilir. Onlar elde bir. Peki ya tatilde ne okuyacağımızı bilemiyorsak ve kitapçı vitrinine bakıp seçmek istemiyorsak. Ya da daha verimli bir okuma yapmak istiyorsak. Aşağıdaki liste bunun için size yardımcı olacak. Hem de öyle bir liste ki mutlaka okumamız gereken gelmiş geçmiş en iyi romanları kapsıyor.
Columbia Üniversitesi'nin yayınevi Columbia Publishing Course’un hazırladığı liste 20. yüzyılın edebiyat beğenisine de ışık tutuyor. Listenin zirvesinde Muhteşem Gatsby adlı romanıyla F. Scott Fitzgerald yer alırken Faulkner, Orwell, Steinbeck, Joyce gibi isimlerin birden fazla romanıyla listeye girmesi dikkat çekiyor. İşte size o unutulmaz, dünya edebiyatına yön veren romanlardan 20 tanesi.
1- Muhteşem Gatsby – F. Scott Fitzgerald
Muhteşem Gatsby yalnızca Fitzgerald'ın en parlak yapıtı değil, aynı zamanda 20. Yüzyıl Amerikan edebiyatının en iyi romanlarından biridir. Kahramanı Jay Gatsby'nin Long Island'da bir malikânede sürdürdüğü debdebeli yaşam tarzı, "Caz Çağı" olarak bilinen 1920'li yılları bütün coşkusu, aşırılıkları, şiddeti ve çöküşüyle yansıtır. Eğitimsiz bir aileden gelen yoksul Gatsby, kendini baştan yaratır.
Servet ve güç kazanarak yeni umutlar ve başlangıçlar vaat eden bir hayatın eşiğine gelen bu gizemli milyonerin tek dürtüsü saplantı haline getirdiği ilk aşkı Daisy'ye kavuşmaktır. En parlak düşlerinin bir öpücükte cisimleştiği beş yıl önceki bir anı yeniden yakalamaktır aslında. Ama geçmiş geçmiştir ve tekrar edilmesi mümkün değildir. Gatsby'nin uğradığı yıkım, Amerikan Rüyası'nın da çöküşüdür.
2- Çavdar Tarlasında Çocuklar – J. D. Salinger
1951 yılında basılan kitap, Salinger’in ilk ve tek romanıdır. Çıktığı andan bu yana ilgi gören roman, ergenlik dönemindeki bir çocuğun dünyayı algılayış biçimini anlatırken, yetişkinlerin düzenine karşı olan isyanını da başarılı bir dil ile aktarıyor. Samimi dili ve karakterin içinde bulunduğu duyguların okuyucuya yansıması, onu kısa sürede dünya edebiyatı listelerinde ilk sıralara taşıyor.
Romanda, Holden’in okuldan atılması ile başlayan hikâye onun evden uzaklaşması sonucu başına gelenler ile devam ediyor. Daha önce de iki okuldan kovulan kahramanımız bu olay sonucunda ailesi ile yüzleşmemek için evden kaçıyor. Bavullarını alarak tarih öğretmeninin yanına gelen Holden, hocasının tutumundan rahatsız oluyor ve burada fazla uzun süre kalmıyor. Ergenlik çağının getirdiği isyankâr tutum ile yetişkinlerin düzenine adeta kafa tutan kahramanımızın bir sonraki durağı öğrenci yurdu oluyor.
3- Gazap Üzümleri – John Steinbeck
John Steinbeck’in tartışmasız en büyük eseri olan ve ona Pulitzer ödülünü kazandıran Gazap Üzümleri, 1939’da ilk kez yayınlandığında şok etkisi yaratmış ve büyük tartışmalara yol açmıştı. Tüm dünyayı etkileyen “Büyük Buhran” döneminde, tarımın kapitalistleşmesi ve krizler yüzünden yoksullaşan ve mülksüzleşen yığınların ayakta kalma mücadelesinin anlatıldığı bu destansı romanda Steinbeck, açlık, sefalet ve zorbalık yüzünden evlerini terk edip yollara düşmek zorunda kalan binlerce işçi ailesinden birine odaklanıyor.
Boşa çıkan umutların, hüzne dönüşen sevinçlerin arasında insanlığın direncini ve onurunu çarpıcı bir dille anlatan, kapitalizmi iliklerine kadar eleştiren Gazap Üzümleri, 20. yüzyılın en önemli eserlerinden biridir.
4. Bülbülü Öldürmek – Harper Lee
“İstediğin kadar saksağanı vur vurabilirsen, ama unutma, bülbülü öldürmek günahtır.”
Tüm zamanların en sevilen hikâyelerinden biri olan, kırktan fazla dile çevrilen, Oscar ödüllü bir sinema filmi için temel oluşturan ve yirminci yüzyılın en iyi romanlardan biri seçilen Pulitzer ödüllü Bülbülü Öldürmek, Amerika’nın acımasız bir önyargı ile zehirlenmiş güneyinde geçen, sürükleyici, yürek burkan ve dikkat çekici bir büyüme hikâyesi. Büyüleyici güzellikler ve vahşi eşitsizlikler dünyasında haksız yere korkunç bir suçla suçlanan bir “zenci”yi savunmak için her şeyi riske atan bir adamın hikâyesi çocuk kahramanın gözünden anlatılıyor.
Harper Lee'nin her zaman basit bir aşk hikâyesi olarak gördüğü romanı bugün Amerikan edebiyatının bir şaheseri olarak kabul ediliyor.
5. Renklerden Moru – Alice Walker
Erkek egemen bir dünyada siyahi olduğu için de ayrıma uğrayan Celie’nin yaşadıkları o kadar ağır ve utanç vericidir ki, bunu yüksek sesle Tanrı’ya bile söyleyemez, sadece yazarak anlatır. O ağır hayatın içinde tecavüz, şiddet, çocuk yaşta evlendirilme, çok çalışma vardır. Sevgi ile zulüm, inanç ile kötülük iç içedir. Ancak bir gün Celie, kendi gücünü ve içindeki neşeyi keşfettiğinde dönüşümü de başlar.
Alice Walker’a 1983 yılında Pulitzer Ödülü kazandıran Renklerden Moru, her biri birbirinden dirençli kadınların yanı sıra, kendi ezilmişliklerinin acısını kadınlardan çıkaran erkeklerin hikâyesiyle de zenginleşen bir roman.
6- Ulysses – James Joyce
Çığır açıcı anlatım biçimi ve kurgu teknikleri ile modern edebiyatın babası olarak anılan James Joyce, Ulysses romanı ile günümüzde de sıkça konuşulmaya devam ediyor. Edebiyatta modernizm akımının en güçlü örneği olarak görülmesinin yanı sıra postmodern romanın da başlangıcı sayılan Ulysses, Joyce’un dünya edebiyatına bıraktığı en büyük miras olarak değerlendiriliyor.
Ulysses, zaman çizgisinin doğrusal olmaması ve bilinç akışı gibi teknikleri de içermesi nedeniyle, döneminde kaleme alınan eserlere göre oldukça farklı bir okuma deneyimi sunuyor.
Bu kitabı okurken, Joyce’un edebi dehasına hayranlık duymaktan siz de kendinizi alamayacaksınız.
7. Sevilen – Toni Morrison
Kölelik cehennemine içeriden bir gözle bakan Sevilen, çocuklarıyla birlikte kölelikten kaçan bir kadının özgürlük savaşını anlatıyor. Geçmişin ağırlığını omuzlarından yıllar sonra dahi indiremeyen, onun hayaletleriyle boğuşan Sethe, annelik vicdanıyla, kadınlığıyla ve ait olduğu toplumla hesaplaşıyor. Kadınlık ve annelik duygularıyla müthiş bir şekilde harmanlamış Morrison’ın bu dev eseri, zalimliklerle dolu bir tarihe ışık tutarken, siyahi bir ailenin merkezinde çok kişisel bir varoluş hikâyesinin duygu dolu inceliklerini anlatmayı başarıyor.
Acı ve güzelliği yan yana getiren şiirsel diliyle Toni Morrison’a Pulitzer Ödülü’nü kazandıran Sevilen, büyülü atmosferi ve doğaüstü detaylarıyla fazlasıyla sahici bir masal…
8. Sineklerin Tanrısı – William Golding
Dünya klasikleri arasında gösterilen “Sineklerin Tanrısı”, William Golding’in en önemli eserleri arasında gösteriliyor. Nobel edebiyat ödülü almasıyla ise tüm dünyada büyük üne kavuşan eser, ıssız ada yaşamını bambaşka bir yönden ele alıyor.
Karakter analizlerine ve davranışlara odaklanan kitap, saf ve temiz çocukların bile aslında ne kadar vahşileşebileceklerini gözler önüne seriyor. Okuyucuları, davranışlar üzerinde düşünmeye iten bu kitapla siz de hayatta kalma mücadelesine giren çocukların derinden etkileyen hikayesiyle baş başa kalacaksınız.
DİĞER ROMANLAR:
9. 1984 – George Orwell
10. Ses ve Öfke – William Faulkner
11. Lolita – Vladmir Nabokov
12. Fareler ve İnsanlar – John Steinbeck
13. Charlotte’un Sevgi Ağı – E. B. White
14. Sanatçının Bir Genç Adam Olarak Portresi – James Joyce
15. Madde 22 – Joseph Heller
16. Cesur Yeni Dünya – Aldous Huxley
17. Hayvan Çiftliği – George Orwell
18. Güneş de Doğar – Ernest Hemingway
19. Döşeğimde Ölürken – William Faulkner
20. Silahlara Veda – Ernest Hemingway