Cübbeli Ahmet Hoca saldırı sonrası konuştu: Devleti silahla yıkmakla tehdit edenler cezalandırılmalı

Cübbeli Ahmet Hoca olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü, uğradığı saldırı sonrası yaptığı açıklamada terör örgütlerinden ölüm tehdidi aldığını söyledi.

Ünlü, önceki akşam İstanbul İkitelli’de uğradığı saldırının ardından CNN Türk canlı yayınına katılarak saldırı anını anlattı. Ünlü, şahsın IŞİD (DEAŞ) ya da İBDA-C mensubu olabileceğini söyledi.

Saldırı sonrası gözaltına alınan şahsın isminin A.A. olduğu açıklanırken, saldırı anıyla ilgili görüntüler de sosyal medyada yayınlandı.

IŞİD’İN ÖLDÜR TEHDİDİ

CNN Türk canlı yayınına bağlanan Ünlü, saldırı anını ve son dönemde aldığı tehditlerle ilgili şunları ifade etti:

“Bizim zaten IŞİD’le ilgili tehditler aldığımız evvelden beri bilinmekteydi. 10 sene kadar evvel devletimiz, bir talebimiz olmadan bize koruma tahsis etti. Bugüne kadar gelindi. 2 ay kadar önce IŞİD’in Telegram gruplarında hakkımızda ‘öldür’ mesajları paylaşıldı. Görsellerde silah fotoğrafı vardı. Emniyet tedbirinizi artırın dedi. Dün yanımdaki koruma arkadaşımıza tembih gelmişti. Biz bunu her seferinde söylemiyorduk. İkitelli tarafında bir dernek, konuşmaya çağırmıştı. Sohbet yaptık. Yatsı ezanını kıldık. Cemaat çıkmadan ben çıktım, yığılma olmasın diye. Selam vermek isteyen oluyor, resim çekmek isteyen oluyor. O arada biri müstehcen sövdü, boğazıma sarıldı.

“Sağ tarafımdan koruma kardeşim müdahale etti. Elim biraz yaralanmış. Esas mesela IŞİD’in hedefi olduğumuz. Allah razı olsun İçişleri Bakanımız aradı, Valimiz aradı, hepsi ilgileniyoruz dedi. Soruşturmanın üstüne gideceğiz dedi. Benim anladığım saldırgan Selefi gibi. Altından ne çıkar Allah bilir. Resmi makamların vereceği bilgilere göre biz de bilgileneceğiz.”

Ünlü ayrıca, Emniyet’ten 1 gün önce “Tedbirinizi artırın.” uyarısı geldiğini de kaydetti.

‘SOHBETİ DUYURMAMIŞTIK’

Cübbeli, saldırganın sohbete katılanlardan biri olup olmadığıyla ilgili soruya, “Dışarıda kahvehane gibi bir yerde oturuyormuş. Ondan sonra yanımıza gelmiş.” yanıtını verdi.

Cübbeli, sohbetin duyurusunu daha önce yapmadıklarını belirterek, “Küçük bir yer. İlan ettiğimiz bir yer değildi.” diyerek saldırganın sohbetin yeri, tarihi ve saatiyle ilgili bilgiyi nasıl öğrendiğini bilmediğini aktardı.

Cübbeli, saldırganın IŞİD üyesi olup olmadığıyla ilgili “Benim tanıdığım bazı kişiler, saldırganın ilk olarak IŞİD mensubu olarak göründüğünü söylediler. Az önce gelen yeni bir bilgiye göre de saldırgan İBDA-C’li olabilir.” dedi.

‘İBDA’CILARI KOLLAYAN BÜROKRATLAR VAR’

Ünlü, İBDA-C terör örgütü tehlikesinin büyüdüğüne dikkat çekerek şunları kaydetti:

“Bu tehlike yükseldiği gibi İsmailağa gibi bir merkezi ele alıyor. İsim de veriyorum: Muhittin Ödemiş. Şu anda İsmailağa Vakfı’nda baş hoca. Attığı tivitte ‘İBDA-C erleri’ diyor. İBDA-C devletin terör listesinde. Bunların hepsi dışarıdan yönetiliyor. Devletin bunların üstüne gitmesi lazım. İBDA-C’nin bazı adamları, bazı bürokratları tarafından kollanıyor. Star gazetesi yazarı Yakup Köse… Adam alenen bana ne hakaretler ediyor, İBDA-C’nin aleyhine konuştum diye. Hepsinin tivitleri belli, resmi. Hiç kimsenin bu memlekette, ‘Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni, silahla yıkmamız lazım.’ diyen İBDA-C’cileri savunma, methetme hakkı yoktur. Bunu yapanlar cezalandırılmalıdır.”

‘IŞİD’İN, PKK’NIN, FETÖ’NÜN, İBDA-C’NİN HEDEFİNDEYİM’

Ahmet Mahmut Ünlü, 4 Eylül Çarşamba günü de Ekol TV yayınında, terör örgütlerinin hedefinde olduğunu şu sözlerle anlatmıştı:

“Sosyal medya öyle bir şey ki FETÖ benim hakkımda kefen yalanı çıkarıyor. Kimisi inanıyor kimisi inanmıyor kimisi sövüyor kimisi hakkımda kumpas yapıyor. O kadar fazla hakaret var ki çoğu İsmailağa’daki Mahmut Erenciler ve İBDA-C terör örgütü. Şu anda ben Selefilerin hedefindeyim, IŞİD’in hedefindeyim, PKK’nın hedefindeyim, FETÖ’nün hedefindeyim, Adnancıların hedefindeyim, üstüne bir de İBDA-C’nin hedefindeyim. Tehdit de ettiler.”

İBDA-C KONUSUNDA UYARDI

Ünlü, son dönemdeki sohbetlerinde ve televizyon yayınlarında İBDA-C terör örgütünün yarattığı tehlike konusunda uyarılar yapmıştı. Cübbeli, 19 Ağustos’ta yayınladığı sohbet videosunda şunları kaydetmişti:

“Biz şimdi İBDA-C konusuna niye girdik? Bu videoda belgelerini göreceksiniz! Gerçi biz bu konuyu ilk konuşmuyoruz, daha önce ulusal kanallarda da bu hakikati dillendirmiştik. Şu sebeple bu konu çok mühim ki; medreseler açılmak üzere olduğu bugünlerde insanlar artık çocuklarımızı nereye vereceğiz diye kara kara düşünmeye başladılar. Zira artık eski İsmailağa yok, güven veren bütün âlimler oradan ayrıldılar. Şimdilerde ders verecek hocaları, geçen senenin talebelerinden seçmek zorunda kaldılar ki bu da talebeler için büyük bir tehlike arz ediyor.

“Şöyle ki; Mahmûd Efendi Hazretleri’mizin müritliğiyle iftihar ederek râbıtanın Hazreti Mehdi’ye kadar ona devam edeceğini ilan eden İbrahim Efendi Sellemehullâh Hocamıza bağlı Şûra’ya bağlı olmayan Erenci medreselere, İBDA-C terör örgütünün sızma tehlikesini gördükten sonra Müslümanların iyi niyetlerle gönderdikleri çoluk çocuklarının ileride eli silahlı ve bomba imalcisi olarak karşımıza çıkma tehlikesini düşünerek bu uyarıyı yapmak zorunda kaldık.

“Nitekim HAYDER'e bomba atan Ahmet Doğrusözlü’nün de İsmailağa civarındaki bir derneğe takıldığını kardeşinin mahkeme ifadelerinde gördük. Zaten evvelce bunların Müslümanlara neler çektirdiğini anlatmıştık. Bayrampaşa'da askeri rehin aldıklarını söyleyen kendileri! Yakın zaman önce: ‘Hamas gibi biz de burada kalkışma yapmalıyız’ diyen yine bunlar. Artık tehlike ümmetin medreseye gönderdiği çocuklara dayanınca duracak hâlimiz kalmadı. Bu fakir, Allâh'ın izniyle 28 Şubat Nusayrî cuntasından korkmamış, FETÖ’cü teröristlerden korkmamış, IŞİD’den, el-Kâide'den korkmamış, Yahudi’ye direk bağlı Adnan örgütünden korkmamış, şimdi bu çapsız teröristlerden mi çekinecek?

“Tekrar uyarıyorum! Bunların bitleri kanlanmaya başladı. Çarşamba ve civarında tehlike çanları çalıyor. Zaten etraf Patrikhane ve kiliselerle dolu, dış güçlerin burada çok emelleri var. Ekümenik projesi hayata geçirilmek isteniyor. Dolayısıyla burada çıkarılacak kargaşalar sonucunda meydana gelecek güvensizlik ortamının insanları kaçıracağı ve bunun da kimlere yarayacağı ortadayken akıllılara bu işaretler yeterli olmalıdır. Zaten sözün tamamı ahmaklara anlatılır. Şimdi size bu konuya dair 15 Ağustos Perşembe akşamı yaptığım sohbette bu medreseleri yönetenlerin İBDA-C ile ilişkisi olduğuna dair söylediklerimi fotoğraflarla tescil ederek iddiamın doğruluğunu ispat etmek üzere arz ediyorum. İlgililere mutlaka ulaştırın ki bir yavrumuz dahi bunların zararlarına uğramasın.”