Erdoğan: BRICS ailesiyle de diyaloğumuzu ilerletmekte kararlıyız
Cumhurbaşkanı Erdoğan BRICS+ Oturumu’ndaki konuşmasında ‘Türkiye olarak karşılıklı saygı ve kazan kazan temelinde yakın münasebetler geliştirdiğimiz BRICS ailesiyle de diyaloğumuzu ilerletmekte kararlıyız.’ dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, BRICS Zirvesi’nin üçüncü gününde düzenlenen "Genişletilmiş BRICS+ Oturumu"nda konuştu. Daveti için Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e teşekkür eden Erdoğan TUSAŞ’taki terör saldırısını değerlendirdi:
TERÖRÜ BERTARAF ETME KARARLILIĞI
"Dün Ankara'da gerçekleştirilen hain terör eylemi nedeniyle taziyelerini ileten tüm dostlarımıza gösterdikleri dayanışma nedeniyle teşekkür ediyorum. Bu alçakça saldırı Türkiye'nin terörü bertaraf etme azmini ve kararlılığını daha da perçinlemiştir."
Erdoğan, zirve için belirlenen "adil küresel kalkınma ve güvenlik için çok taraflılığın güçlendirilmesi" temasının önemli olduğunu söyledi. Sosyoekonomik kırılganlıkların arttığı ve güç dengelerinin değiştiği bugünün şartlarında ikinci dünya savaşı sonrasının ürünü olan siyasi ve mali mekanizmaların kendilerinden bekleneni veremediğini vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye olarak böylesi bir ortamda 'daha adil bir dünya mümkündür' şiarıyla hareket ediyoruz. Çok taraflı platformlarda dostlarımızla bir araya gelmeye ve hepimizi ilgilendiren ortak sorunlara müşterek akılla çözüm bulmaya ehemmiyet veriyoruz. BRICS'in küresel ticaretin gelişimine, ekonomik büyümeye ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerine hizmet ederek daha adil bir küresel düzenin inşasına eşsiz katkılar sunduğuna inanıyoruz.
BRICS-TÜRKİYE İLİŞKİLERİ
“Türkiye, Avrupa Konseyinden Türk Devletleri Teşkilatına kadar pek çok uluslararası kuruluş ile Gelişen Sekiz Ülke (D8), Ekonomik İşbirliği Teşkilatı ve Karadeniz Ekonomik İşbirliği Teşkilatı gibi bölgesel kuruluşların kurucu üyesidir. G20'nin ve MIKTA'nın da aktif üyesiyiz. Afrika Birliği ve ASEAN'la ortaklıklarımızın yanı sıra Latin Amerika ve Karayip Devletleri Topluluğuyla işbirliği mekanizmalarımız her geçen gün daha da gelişmektedir. Türkiye olarak karşılıklı saygı ve kazan kazan temelinde yakın münasebetler geliştirdiğimiz BRICS ailesiyle de diyaloğumuzu ilerletmekte kararlıyız."
Küresel bir adil düzen ve kalkınmanın ancak sınırlar ötesinde huzur ve güvenliğin tesisiyle mümkün olabileceğini dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti:
"Orta Doğu'da akan kan durdurulmadıkça gelecek için ne adaletten ne barıştan ne de kalkınmadan söz edilebilir. İsrail'in bütün bölgeyi ateşe atma pahasına sürdürdüğü saldırgan tutum, hukuk, vicdan başta olmak üzere her türlü sınırı çoktan aşmıştır. Filistin halkı, Gazze'de soykırıma uğramaktadır. İsrail, Lübnan'a da saldırmak suretiyle mezalimi daha da ileriye taşımıştır. 21. yüzyılda yaşanan bu insanlık dramını göz ardı etmek hiç kimseyi sorumluluktan kurtaramaz.
FİLİSTİN'İ TANIMAYA DAVET ETTİ
"1967 sınırları temelinde başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız, egemen ve coğrafi bütünlüğü haiz bir Filistin Devleti'nin kurulması bölgede kalıcı ve adil bir barışın olmazsa olmazıdır. Bu vesileyle Filistin'i tanımayan ülkeleri bu doğrultuda adım atmaya davet ediyorum. İsrail'e yönelik kayıtsız şartsız silah ve mühimmat desteğinin sürmesi, bu ülkeyi saldırılarında daha da pervasız hale getiriyor. BM nezdinde İsrail'e silah atışının durdurulmasına yönelik bir girişim başlattık. Siz değerli dostlarımın bu hususta sağlayacakları desteğe güveniyorum. Hep beraber el ele vererek coğrafyamızdaki katliamları ve gözyaşlarını bir an önce durduralım diyorum."
RUSÇA TEŞEKKÜR
Erdoğan, sözlerini Rusça teşekkür ederek tamamladı.