Cumhurbaşkanı Erdoğan D-8 Zirvesi'nde konuştu
Cumhurbaşkanı Erdoğan, D-8 Zirvesi'nde katılımcı ülkelere hitap etti. Erdoğan ayrıca Filistin ve Lübnan için düzenlenen özel oturumda da konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Mısır'ın başkenti Kahire'de düzenlenen Gelişen 8 Ülke (D-8) Zirvesi'ne katıldı. Erdoğan burada düzenlenen oturumlarda konuştu.
İstişarelerinin üye ülkeler ve tüm insanlık için hayırlı olması temennisinde bulunan Erdoğan, D-8'in kuruluşuna liderlik eden merhum Başbakan Prof. Dr. Necmettin Erbakan'ı rahmetle yad etti.
'ALACAĞIMIZ KARARLARIN BİZE REHBERLİK ETMESİNİ ÜMİT EDİYORUM'
Yaklaşık çeyrek asırlık geçmişe sahip D-8'in kuruluş felsefesinde yer alan barış, diyalog, işbirliği, adalet ve eşitlik kavramlarının öneminin bugün daha iyi anlaşıldığını belirten Erdoğan, şöyle konuştu:
"Artan çatışmalar, krizler ve savaşlar karşısında maalesef küresel güvenlik ve istikrarı teminle görevli kurumlar sorumluluklarını yerine getirmiyor. Gelinen noktada sadece siyasi sistemin değil, temelleri İkinci Dünya Savaşı sonrasında atılan ekonomik nizamın da ciddi sarsıntılar geçirdiğini görüyoruz. Küresel iktisadi kurumlar cari gerçeklere ya uyum sağlayamıyor ya da ihtiyaç duyulan desteği vermekte zorlanıyor. Böylesine hassas bir dönemde gerçekleştirdiğimiz zirvemizde alacağımız kararların, sorunların çözümünde bize rehberlik etmesini ümit ediyorum."
KOBİ'LERE D-8 DESTEĞİ TALEBİ
Toplantının temasını teşkil eden Gençler ve KOBİ'lerin Türkiye'nin son 22 yılda ekonomi alanında kaydettiği ilerlemenin de lokomotifi olduğuna dikkati çeken Erdoğan, şunları kaydetti:
"Üye ülkelerimizdeki toplamda 1 milyardan fazla nüfusumuzun çok büyük kısmı gençlerden oluşuyor. Avrupa dahil Batı'da nüfusun giderek yaşlandığı bir dönemde, genç nüfus iyi değerlendirildiğinde bizim için çok büyük bir avantajdır. Türkiye olarak sürdürülebilir kalkınmanın ancak gençlerin ekonomiye azami iştiraki ile mümkün olabileceğini biliyoruz. Gençlerimizin teknolojik ve dijital becerilerini girişimci ruhlarını geliştiren proje ve programlar yürütüyoruz. Dünyanın en büyük havacılık uzay ve teknoloji festivali olan TEKNOFEST'e en az gelişmiş ülkeleri de dahil etmek suretiyle küresel adalet ve gelişime katkıda bulunmayı hedefliyoruz. Keza KOBİ'lerin desteklenmesinde D-8'in mevcut imkanlarını daha etkin şekilde kullanmamız gerektiğini düşünüyorum. Ticaretten yatırıma, kırsal kalkınmadan tarıma, turizmden enerji ve ulaştırmaya kadar çeşitli alanlarda KOBİ'leri bilgilendirici programlar düzenlenmesinde fayda vardır. KOBİ'lerin teşkilatımızın en önemli girişimlerinden olan tercihli ticaret uygulamalarından azami derecede istifade edebilmeleri için programlar geliştirilmesi gerekiyor. Bu programlar ülkelerimiz arasındaki ticarete de önemli katkı sunacaktır. Mısır'ın da tercihli ticaret anlaşmasını onaylamasıyla birlikte artık çok daha geniş bir çerçevede anlaşmanın uygulanması mümkün olacaktır."
SURİYE ÇAĞRISI
Erdoğan, D-8 Teşkilatının büyütmek suretiyle etki alanını daha geliştirmek için yeni üye ve ortaklara kapılarının açık olması gerektiğini belirterek, "Bu noktada Endonezya Cumhurbaşkanımızın talebini ben de aynen paylaşıyorum. Son yıllarda önemli atılımlar gerçekleştiren Azerbaycan'ın teşkilatımıza üye olmasıyla birlikte bugün hamdolsun dünden daha güçlüyüz. Kardeş Azerbaycan'a D-8 ailemize 'hoş geldiniz' diyorum." dedi.
Bölgede ve dünyada önemli hadiselerin yaşandığını vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Filistin ve Lübnan'daki duruma dair görüşlerimizi bu konulara hasredilen ikinci oturumda sizlerle ayrıca paylaşacağım. Suriye'deki son dönemde yaşanan gelişmeleri de aynı zaviyeden Suriye halkının çıkarını önceleyen bir yaklaşımla çok yakından takip ediyorum. Suriye halkının birliğe, dayanışmaya, uzlaşıya ve savaş yorgunu ülkelerini süratle ayağa kaldırmaya ihtiyaçları var. Biz de bu zorlu süreçte Suriye'de istikrarın sağlanmasına katkı sunmaya çalışıyoruz. Suriye'nin toprak bütünlüğünün ve birliğinin yeniden tesisine atfettiğimiz önemi her fırsatta vurguluyoruz. Tüm dini, mezhebi ve etnik grupların yan yana, sulh içinde yaşadığı terörden arındırılmış bir Suriye'nin inşası en samimi beklentimizdir. D-8 üyeleri olarak bu zorlu mücadelelerinde Suriyeli kardeşlerimizin yanında olmamız gerektiğine inanıyorum."
ERDOĞAN FİLİSTİN VE LÜBNAN ÖZEL OTURUMUNDA KONUŞTU
Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra "Filistin ve Lübnan'daki Duruma İlişkin Özel Oturum"a katıldı.
Buradaki konuşmasında, Filistin halkının yıllardır maruz kaldığı baskı ve tacizlerin 440 gün önce İsrail'in Gazze'ye başlattığı saldırılarla katlanılmaz boyutlara ulaştığını ifade eden Erdoğan, şunları söyledi:
"Bu saldırılarda çoğu kadın ve çocuk 50 bin kardeşimiz şehit olurken, 100 binin üzerinde Filistinli de yaralandı. İlk kıblemiz Mescid-i Aksa'ya ev sahipliği yapan Kudüs-i Şerif, Yahudileştirme politikalarıyla ezilmektedir. Lübnan ise İsrail saldırılarının hem fiziki tahribatı hem de siyasi ve sosyal etkileri nedeniyle ilave zorluklarla karşı karşıyadır. 7 Ekim'den bu yana İslam ülkeleri olarak muhtelif platformlarda yaptığımız girişimlerle Gazze'deki soykırımı durdurmaya, Filistin sorununa kalıcı bir çözüm bulmaya hep birlikte gayret ettik. Bu süreçte Mısırlı kardeşlerimizin gösterdiği çabaları takdirle takip ettik. Fakat İsrail yönetimi Amerika'nın aleni, birçok Batılı ülkelerin de dolaylı desteğinden cesaret alarak saldırılarını genişleterek sürdürüyor."
İSRAİL'E AMBARGO ÇAĞRISI
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Lübnan'ın ardından Suriye'nin de İsrail yayılmacılığının hedefi olduğuna dikkati çekerek, "İsrail'in Golan Tepeleri'nde yasa dışı yerleşimlerini genişletmesi dahil Suriye'nin toprak bütünlüğünü hiçe sayan adımlarını görüyoruz. Suriye'nin ve bölgemizin istikrarını tehdit eden bu hukuksuzluklara D-8 olarak çok daha güçlü tepki vermemiz gerektiğine inanıyorum." dedi.
İslam ülkeleri olarak İsrail'e karşı atılabilecek adımlara öncülük etmeleri gerektiğini vurgulayan Erdoğan, şöyle konuştu:
"Her şeyden önce İsrail'e silah ambargosu uygulanması, İsrail ile ticaretin sonlandırılması ve İsrail'in uluslararası alanda tecrit edilmesi çok mühimdir. Silah satışının durdurulması girişimimize aralarında Güvenlik Konseyi'nin daimi iki üyesinin de bulunduğu 52 ülke ve iki uluslararası teşkilat destek vermiştir. Güney Afrika tarafından Uluslararası Adalet Divanında açılan ve Türkiye olarak bizim de müdahillik başvurumuzu yaptığımız davaya, D-8 üyeleri başta olmak üzere azami sayıda ülkenin müdahil olmasını teşvik etmeliyiz."
ATEŞKES İÇİN 'ELİMİZİ TAŞIN ALTINA KOYALIM'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kısa vadede Gazze'de kalıcı ateşkese ulaşmanın her zamankinden daha fazla önem kazandığını dile getirerek şunları kaydetti:
"Bu konuda hepimiz elimizi taşın altına koymalıyız. Uzun soluklu hedefimiz ise iki devletli çözümü hayata geçirmek için bir müzakere sürecinin başlatılması olmalıdır. Ateşkesin sağlanması konusunda Katar ve Mısır'ın sürdürdüğü müzakerelere güçlü destek vererek bir an evvel neticeye ulaşmalıyız. Lübnan'da ateşkesin tesisi ve Suriye'de Esed rejiminin çökmesi, ümit ediyorum daha olumlu bir dönemin başlangıcı olacaktır. Lübnan'ın içinde bulunduğu sıkıntılı dönemde hep birlikte kardeşlerimizin yanında olmamız lazım. Ülkemizin Lübnan'a gönderdiği insani yardım sevkiyatlarının toplamı 1500 tona ulaşmak üzeredir. Filistin'de olduğu gibi Lübnan'da da siyasi dağınıklığın devam etmesine izin vermemeliyiz. Filistin'in, Lübnan'ın ve Suriye'nin iç barışının sağlanması için yeni dinamiklerin geliştirilmesine öncülük etmeliyiz. Bölge ülkelerinin birbirlerinin iç işlerine karışmadan kendi aralarında güçlü bir dayanışma içine girmesi şüphesiz büyük önem taşıyor. Bu çerçevede bölgemizde adil ve kalıcı bir barışın tesisi için D-8 ülkeleri olarak hep birlikte daha fazla çaba harcamalıyız. Toplantımızdan çıkacak sonuçların, Filistin, Lübnan ve Suriye halkına hayırlı olmasını diliyorum."