Cumhurbaşkanı Erdoğan:Haliç'i nasıl temizlediysek, müsilaj belasından da denizlerimizi kurtaracağız

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

Tüm bu eserlerin şehirlerimize ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum. Ülkemizin bu eserlerle buluşmasını sağlayan herkese şahsım, milletim adına şükranlarımı sunuyorum. Değerli kardeşlerim, hastanelerimiz nasıl bu salgın döneminde milletimizin sağlığının korunmasında hayati öneme sahip olmuşsa, yeşil alanlarımız da adeta insanlarımıza nefes borusu işlevi görmüştür. 20 yıl öncesine kadar pek çok şehrimizin yakasına yapışan hava kirliliği sorununun önemli ölçüde azaltılmasında açtığımız parkların ve bahçelerin de büyük rolü olmuştur.

İBB Başkanlığımda, görevi devraldığımda İstanbul'da öyle ağaç mağaç böyle bir şey yoktu zaten. Görevi devraldık, bütün yollarımızın kenarlarını ağaç diktik. Fidanlar zaman alır. Ağaç ithal ederek ağaçlarla İstanbulumuzun yol kenarlarını bu ağaçlarla tamamen döşedik. Bir anda İstanbulumuz ağaçlandırılmış oldu.

Çevre bizim işimiz, yeşil bizim işimiz. Ve biz bundan sonra da bunu yapmakla kalmayacak, bu noktada özellikle ağaçlandırmadaki faaliyetlerimizi daha da hızlandıracağız.

Müsilaj gibi sorunların kaynağı, arıtılmadan denize bırakılan atık sulardır. Çevre ve Şehircilik Bakanıma talimatını verdim. 'İBB bunu niye yapmıyor, İzmir niye yapmıyor?' demeyeceğiz. Bu işi koordinasyonunuza alacaksınız, bütün bu müsilaj belasından denizlerimizi kurtaracağız. Biz bunu yapar mıyız? Yaparız. Haliç'i nasıl temizlediysek, müsilaj belasından da denizlerimizi kurtaracağız. Tabii benim korkum, Karadeniz'e yayılırsa bela büyüktür.

Yaşadığı yere saygısı ve üretimi ile değer katan insan, hayatını nerede sürdürürse sürdürsün medenidir.

Bisiklet yolları sayesinde bu aracı tercih eden insanlarımıza kesintisiz ulaşım sağlıyoruz. Avrupa bisiklet ağı ile ülkemizi bütünleştirmiş olacağız. Proje tamamlandığında Edirne'den bisiklete binen bir vatandaşımız Hakkari'ye kadar güvenli ve kolay bir şekilde gidebilecek.

Bizde vahşi, nerede yaşarsa yaşasın vahşidir. Yaşadığı çevreyi tüketen, kirleten, çirkinleştiren, sadece alan ama ona hiçbir şey vermeyen kişi nerede yaşarsa yaşasın medeniyet dairesinin dışında demektir. Şehirlerde nice vahşinin kol gezdiğini görebiliyoruz.