Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz gündemi tek tek değerlendirdi: ABD vergileri, İmamoğlu, Öcalan, Bahçeli, boykot...
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Türkiye'nin ve dünyanın hem ekonomik hem de siyasi gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, CNN Türk ekranlarında Hakan Çelik ile Hafta Sonu programının konuğu oldu. Yılmaz, ABD'nin yeni gümrük tarifelerinden, döviz rezervlerine, CHP'nin boykot kampanyasından, enflasyona kadar birçok başlığı değerlendirdi.
ABD'NİN YENİ VERGİLERİ NE ANLAMA GELİYOR?
ABD Başkanı Trump’ın açıkladığı yeni gümrük tarifelerini değerlendiren Yılmaz, "ABD şimdi çok farklı bir tavır sergiliyor. Herkes ulusal menfaati için adım adıyor. Bu ortamlar geçiş süreçleri. Herkesin dikkat etmesi gereken risklerin yükseldiği dönemler. Kendimizi güçlü tutmak zorundayız. Sayın Trump'ın aldığı kararlar çok önemli. Başka ülkelerin aldığı kararları iyi takip etmemiz geriyor. Sayın Trump'da müzakere edebiliriz dedi bunu takip etmek gerekiyor. İlk olarak Türkiye'ye yüzde 10 vergi açıklandı. Şu an için bizim avantajımıza. Yükselen tarifeler ABD pazarına mal satan ülkelerin başka pazarlara agresif şekilde girmesine neden olur bizim dikkat etmemiz gerekir. Trump'ın açıkladığı tarifeler nispi olarak Türkiye'nin yararına." dedi.
'ABD İÇİN YIKIM, ÇİN İÇİN FIRSAT'
Trump'ın gümrük vergileri ABD piyasalarında çalkantıya yol açtı. Batılı finans merkezleri üst üste açıklamalar yaparak vergilerin Çin'e yarayacağını vurguladı. Pekin ise ABD'ye yeni vergilerle yanıt verdi.
The Economist, Reuters, The Wall Street Journal, Bloomberg gibi yayın kuruluşları, tarifelerin ABD’ye zarar vereceğini belirtirken Çin için fırsat olabileceğini kaydetti.İlave gümrük vergilerinin açıklanmasının ardından S&P 500 ve Nasdaq 100 endeksleri perşembe günü 2020’den bu yana en kötü işlem gününü yaşadı.
DÖVİZ REZERVLERİ 'ERİDİ' Mİ?
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanması ve CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in duyurduğu boykot kampanyasının ardından döviz rezervlerinin bozdurulduğu ve bu sayede dolar ile altının belirli bir seviyede tutulduğu ifade edilmişti. Yılmaz ise "rezervlerin buharlaştığı iddialarını doğru değil" diyerek şunları söyledi:
Şu anda baktığımız zaman Merkez'in rezervleri yeterli seviyede. Merkez Bankası rezervlerini kullandığı zaman bunlar buharlaşmıyor. Karşılığında bir TL alıyor. Yarın konjonktür farklı olduğunda bunu tekrar rezervde kullanmak durumunda.
Döviz rezervlerinin yüksek olması emniyet açısında yüksek olması önemli. Neden yabancılar çekindiler? Gezi benzeri uzun vadeli kargaşa olur mu endişesi oluşturuldu. Güvenlik algısından kötümser sürece mi dönüşecek diye bir endişe oluştu. Bunun böyle olmadığı kısa sürece görüştü. CHP kendi içinden geçici bir belediye başkanı seçti. Mekanizmaların işlediği görüldü. CHP'ye kayyum atanacak gibi şeyler oluşturuldu onlar dağıldı.
BOYKOT ETKİLİ OLDU MU?
CHP'nin boykotunu da değerlendiren Yılmaz, sözlerine şöyle devam etti:
"Boykottan etkilenme söz konusu değil. Boykotun tutmadığını söyleyebiliriz. Baştan beri yanlış bir çağrı. Ana muhalefet partisi ekonomiye zarar vermiş durumda. Boykot ettiğiniz 85 milyonun ekonomisi. Esnaf dediğiniz sadece AK Partili değil. Boykot çağrısı son derece yanlış siyasetçi bunu yapamaz. Sorumlu bir siyasetçi ülkenin yerli firmalarını hedef gösteremez. Bunu yapıyorsa toplumla kavga ediyordur. İş dünyasından ciddi tepkiler geldi. Bırakın iş sahiplerini ekmeğini kazananlar var orda. Bu tür çağrılar ayrıştırıcı çağrılar. Bir zamanların bu yeşil sermaye tartışmalarına götürür, toplumu kutuplaştırmaya ayrıştırmaya hiç kimsenin hakkı yok."
İMAMOĞLU VE PROTESTOLAR
"Demokrasilerde farklılıklar ve eleştiriler olacak. Hiçbir hukuk devletinde meşru olanın dışında bir şeyler yapma hakkı yok. Hiç kimsenin suç işleme özgürlüğü yok. Meşru zeminlerde hukuk içinde demokratik tüm haklarımızı kullanmalıyız. Protestoyu hukuk düzeni içerisinde yapacak. Başkalarının yaşamına, ekonomik faaliyetine zarar verici bir şekilde hiç kimsenin yapmaya hakkı yok.
"Güzel bir takım kelimeler kullanıp sonra demokrasi dışı şiddet kullanmak hiçbirimize fayda sağlamaz. Son süreçlerde yüzbinlerce insan kendini ifade etti. Tutuklu kişilerin sayısı yüzlerle ifade ediliyor ve burada şiddet olayları var. Sizin yumruk sallama hürriyetiniz benim burnumun başladığı yerde biter. Özgürlükler ve sorumluluklar birlikte ele alınır. İfade hürriyeti hakaret etme hürriyeti değil.
"Tutukluluk hali bağımsız yargının belli standartlarda başvurduğu yol. Tutuklama bir insanın kesin şüpheli olduğu anlamına gelmiyor. Ama yargı güçlü deliller ve delil karartma ihtimali gördüğünde tutuklama başvurulan bir yöntem.Bir yolsuzluk iddiası var bir soruşturma var. Hiç bir argümana cevap vermem tamamen siyasi alana çekerim diye bir anlayış var. Hukuki argümanlara güvenmiyorsunuz ki olayı siyasi alana çekiyorsunuz."
BAHÇELİ EZBERLERİ BOZDU
Tıbbi operasyonla şubat ayında kalp kapağı değiştirilen MHP Genel Başkanı Bahçeli, operasyonun ardından 66 gün sonra mesaisine başladı. Bahçeli'nin dönüşüne ve PKK lideri Abdullah Öcalan'ın silah bırakma çağrısına dair yorumda bulunan Yılmaz, şunları ifade etti:
"Sayın Bahçeli'nin bir çağrısı oldu. Sayın Bahçeli ezberleri bozdu. Bu çağrı ile birlikte bu süreçler hızlanmış oldu. Devletimiz titiz bir çalışma yapmaya devam ediyor. Terör örgütünü kurucusundan bir çağrı oldu. 'Artık bizim varlık sebebimiz kalmadı' diyerek terör örgütüne "kendinizi feshedin" diye çağrı yaptı. Bu süreç kalkınma standartlarımızı artırıcı bir etki yapacak.
"Bir an önce bu süreçleri tamamlanması hızlı bir şekilde bitmesini arzu ediyoruz. Emperyalist bir takım oyunlar var bölgede. Biz millet olarak topyekûn bu oyunları boşa çıkarmamız gerekiyor. Bin yılık kardeşliğimizi gelecek yüz yıllara taşımamız lazım."
SURİYELERİN GERİ DÖNÜŞÜNDE SON DURUM NE?
Suriyelilerin geri dönüş sürecindeki son durumu da açıklayan Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bütün Suriye'de güvenli ortamın oluşması. Alt yapının ve ekonominin ayağa kaldırılması. Bu süreçlerde Suriyeliler gönüllü olacaktır. Avrupalılarla her zaman dile getiriyoruz. Yaptırımların kaldırılmasını istiyoruz. Bu uluslararası yaptırımlar geçmişteki diktatörlüğe yöneliktir. Şimdi bu diktatörlük kalktı. Bir an önce Suriye ekonomisi yeniden inşa edilmeli ki Suriyeliler vatanlarına geri dönsünler.
"Suriyeliler gerekli güvenlik şartları oluşursa Suriye çok hızlı toparlanacaktır. Güvenlik ve ekonomik açıdan da çok ciddi katkı olacaktır. Bundan en fazla yarar görecek ülke de Türkiye olacaktır.
"Suriye halkı yeterince acı çekti. Suriye Suriyelilerindir dememiz gerekiyor. Hiçbir yabancı gücün müdahale etme hakkı yok. Tamamen saldırgan olan taraf İsrail tarafı. Türkiye olarak biz Suriye istikrarına her türlü katkıyı vermeye devam edeceğiz. İsrail'in istikrar bozucu politikalarının karşılık göreceğini inanmıyorum. İsrail'in her anlamda uluslararası baskıyı görmesi gerektiğini düşünüyorum."
'GIDA VE KİRA İKİ TEMEL KONU'
Gıdadaki enflasyonun kritik olduğunu vurgulayan Yılmaz'ın açıklamaları şöyle:
"Enflasyon 10 ayda yüzde 37,4'e düştü. Dezenflasyon süreci başarıyla devam ediyor. Bizim için gıda enflasyonu çok kritik. Arz yönlü politikalarla da mücadelemizi sürdürüyoruz. Ekonomi programımızın temel hedefi enflasyonla mücadele. Programız başarıyla sürdürüyoruz. Birinci önceliğimiz enflasyonu düşürmek. Hem istikrarlı bir büyümeyi sürdürmek için, hem de gelir dağılımını iyileştirmek için enflasyonla mücadele her iki etkiye de hizmet ediyor. Gelecek yıl enflasyondan bahsetmeyeceğiz. Temel mallarda enflasyon düşüşünü vatandaşımız hissediyor. Gıda ve kira bizim için iki temel konu. Gıdada en büyük yatırımı sulama yatırımına verdik. Arz artsın ve fiyatlar sürsün istedik."
KONUT SEFERBERLİĞİ
Yeni sosyal konut seferberliği olacak. Ciddi bir konut seferberliğine hazırlık yapıyoruz. Sosyal konut anlamında yeni bir anlayışla afete dayanıklı, sosyolojiye uygun yeni tasarruflarımız var. Arz yönlü politikalarla da gerek gıdada gerek konutta bu iki alanı çözdüğünüz zaman vatandaşın ihtiyaçlarını çözmüş oluyorsunuz.
'TAMAMLAYICI EMELİLİK SİSTEMİ'
Sosyal Güvenlik Sistemi çok köklü bir sistem. Uzun vadeli bir çalışma yapmadan söz söylemeyi doğru bulmuyorum. Bizim daha çok tamamlayıcı emeklilik sistemi üzerinde çalışmalarımız var.
Diğer yandan yeni teşvik sistemimizde metropollerimizde rekabet gücü kalmamış sektörleri Anadolu'da başka bölgelere sevk etmek.
'AB ÜZERİNDE CİDDİ BASKI OLUŞTURUYOR'
Avrupa şu anda iki büyük meydan okuma ile karşı karşıya. Birincisi Ukrayna savaşı ile oluşan güvenlik. ABD'denin hamleleri ve Çin'den gelen rekabet AB ekonomisi üzerinde bir baskı oluşturuyor. Hem Güvenlik hem de ekonomik tartışmalar var. Her iki açıdan Türkiye'nin önemi artmış durumda. Daha güvenli bir Avrupa Türkiye'nin lehine.
Daha güvenli, daha demokratik bir Türkiye Avrupa'nın lehine. Bu toplantılar uzun süredir olmuyordu. 2019'dan bu yana ilk toplantı. Avrupa ile diyaloğun yeniden başlaması sevindirici. Bizim doğal pazarımız Avrupa. AB ile ortak menfaatlerimiz var. Bu başlayan diyalog süreci devam etmeli. Sadece güvenlik değil vize ve gümrük birliği süreçleri de devam etmeli.
Değerli Aydinlik.com.tr okurları.
Aydinlik.com.tr ekibi olarak Türkiye’de ve dünyada yaşanan ve haber değeri taşıyan her türlü gelişmeyi sizlere en hızlı, en objektif ve en doyurucu şekilde ulaştırmak için çalışıyoruz. Yoğun gündem içerisinde sunduğumuz haberlerimizle ve olaylarla ilgili eleştiri, görüş, yorumlarınız bizler için çok önemli. Fakat karşılıklı saygı ve yasalara uygunluk çerçevesinde oluşturduğumuz yorum platformlarında daha sağlıklı bir tartışma ortamını temin etmek amacıyla ortaya koyduğumuz bazı yorum ve moderasyon kurallarımıza dikkatinizi çekmek istiyoruz.
Sayfamızda Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına ve evrensel insan haklarına aykırı yorumlar onaylanmaz ve silinir. Okurlarımız tarafından yapılan yorumların, (yorum yapan diğer okurlarımıza yönelik yorumlar da dahil olmak üzere) kişilere, ülkelere, topluluklara, sosyal sınıflara ırk, cinsiyet, din, dil başta olmak üzere ayrımcılık unsurları taşıması durumunda yorum editörlerimiz yorumları onaylamayacaktır ve yorumlar silinecektir. Onaylanmayacak ve silinecek yorumlar kategorisinde aşağılama, nefret söylemi, küfür, hakaret, kadın ve çocuk istismarı, hayvanlara yönelik şiddet söylemi içeren yorumlar da yer almaktadır. Suçu ve suçluyu övmek, Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre suçtur. Bu nedenle bu tarz okur yorumları da doğal olarak Aydinlik.com.tr yorum sayfalarında yer almayacaktır.
Ayrıca Aydinlik.com.tr yorum sayfalarında Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinde doğruluğu ispat edilemeyecek iddia, itham ve karalama içeren, halkın tamamını veya bir bölümünü kin ve düşmanlığa tahrik eden, provokatif yorumlar da yapılamaz.
Yorumlarda markaların ticari itibarını zedeleyici, karalayıcı ve herhangi bir şekilde ticari zarara yol açabilecek yorumlar onaylanmayacak ve silinecektir. Aynı şekilde bir markaya yönelik promosyon veya reklam amaçlı yorumlar da onaylanmayacak ve silinecek yorumlar kategorisindedir. Başka hiçbir siteden alınan linkler Aydinlik.com.tr yorum sayfalarında paylaşılamaz.
Aydinlik.com.tr yorum sayfalarında paylaşılan tüm yorumların yasal sorumluluğu yorumu yapan okura aittir ve Aydinlik.com.tr bunlardan sorumlu tutulamaz.
Aydinlik.com.tr yorum sayfalarında yorum yapan her okur, yukarıda belirtilen kuralları, sitemizde yayınlanan Kullanım Koşulları’nı ve Gizlilik Sözleşmesi’ni peşinen okumuş ve kabul etmiş sayılır.
Bizlerle ve diğer okurlarımızla yorum kurallarına uygun yorumlarınızı, görüşlerinizi yasalar, saygı, nezaket, birlikte yaşama kuralları ve insan haklarına uygun şekilde paylaştığınız için teşekkür ederiz.