Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz'dan vergi düzenlemesi açıklaması
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, canlı yayında vergi düzenlemeleriyle ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. Vergi adaletine değinen Yılmaz, doğrudan vergilerin artırılması gerektiğine inandığını söyledi.
Halk yüksek enflasyonla boğuşuyor, ekonomi köklü çözümlere ihtiyaç duyuyor. Türkiye'de 1980'den bu yana uygulanan serbest piyasa sisteminin yarattığı sorunlar her geçen gün büyüyor. Bu sorunlardan birisi de vergi adaleti.
YENİ VERGİ DÜZENLEMESİ Mİ YOLDA?
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz Bloomberg canlı yayınında, doğrudan vergilerin dolaylı vergilere göre düşük olduğunu ve bunun sosyal adalete zarar verdiğini belirtti. Yılmaz, " Gelir düzeyi ne olursa olsun herkesten aynı vergiyi almak değil, düşük gelirli kesimlere daha az sorumluluk yüklenmesi anlamına geliyor" dedi. Yılmaz'ın bu sözleri yeni vergi düzenlemesi mi yolda sorusunu da beraberinde getirdi.
YILMAZ'DAN VERGİ ADALETİ AÇIKLAMASI
İşte Cevdet Yılmaz'ın o sözleri:
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'dan vergi açıklaması:
— Aydınlık (@AydinlikGazete) September 15, 2023
Mevcut yapıyı tartışmamız gerektiğine inanıyorum. Dolaylı verginin payı çok yüksek. Doğrudan vergiler nispeten düşük. Dolayısıyla önümüzdeki dönemde doğrudan vergilerinin payının artması gerektiğine inanıyorum" pic.twitter.com/9KHbBfsi8D
"DOLAYLI VERGİLERİN PAYI ÇOK YÜKSEK"
"Türkiye'de herkes vergi reformu yapılmalı diyor. Kabaca bir uzlaşı var. Sadeleştirmekten bahsediyor insanlarımız. Doğrudan vergi dolaylı vergi meselesi var. Mevcut yapıyı tartışmamız gerektiğine inanıyorum. Dolaylı vergilerin payı çok yüksek. Doğrudan vergiler nispeten düşük.
"SOSYAL ADALET İÇİN
DOĞRUDAN VERGİLERİN PAYI ARTMALI"
Dolayısyla önümüzdeki günlerde oransal olarak doğrudan vergilerin payının artmasının gerektiğine sosyal adalet açısından artması gerektiğine inanıyorum. Gelir düzeyi ne olursa olsun herkesten aynı vergiyi almak değil, düşük gelirli kesimlere daha az sorumluluk yüklenmesi anlamına geliyor. Dolaylı vergide bu ayrımı yapamıyorsunuz. Orada sosyal adaleti şöyle gözetiyoruz, dar gelirlilerin fazla kullandığı kalemleri yükseltmeyi düşünmüyoruz.
"VERGİDE KAYITDIŞILIKLA MÜCADELE KRİTİK"
Her zaman vergi gelirleri oran artınca artacak diye kural yok. En kritik konu kayıt dışılıkla mücadele. Bugünkü dijital imkanları düşündüğünüzde bizim çok etkili şekilde bu alanı kullanmamız gerekiyor. Bunu yaptığınızda doğrudan vergiler de artmış oluyor. Gönül arzu eder dış yatırımcı açısından vergiler düşük olsun. Devlet olarak yapmanız gerekenler var. Eğitim, sağlık, yol, güvenlik hizmetlerini sürdürmek durumundasınız. Bunu da sağlıklı kaynaklarla disiplinli yapmak en doğrusu.
Dolaysız vergiler kişilerin gelir ve kazançları üzerinden alınan vergilerdir. Gelir vergisi, kurumlar vergisi, veraset ve intikal vergisi, emlak vergisi gibi vergiler dolaysız vergilerdir. Dolaysız vergiler daha adil bir vergi olarak kabul edilir çünkü vergi ödeyenlerin alım gücüne göre vergilendirme imkânı yüksektir.
Dolaylı vergiler mal ve hizmet kullanımından alınan vergilerdir. Vergiye tabi mal ve hizmetlerden yararlanan herkes gelir düzeyi ne olursa olsun aynı oranda vergi öder. KDV, ÖTV, Banka ve Sigorta Muameleleri vergisi, harçlar, gibi vergiler dolaylı vergilerdir.
DOLAYLI VERGİ VE DOLAYSIZ VERGİ NEDİR?
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'ın bahsettiği dolaylı ve dolaysız vergi nedir? Vatandaştan gelirine göre vergi nasıl alınır? Ekonomist Serhat Latifoğlu dolaylı ve dolaysız vergilerin ne olduğunu ve vergi adaletinin nasıl sağlanabileceğini şöyle açıklıyor:
Dolaysız vergiler kişilerin gelir ve kazançları üzerinden alınan vergilerdir. Gelir vergisi, kurumlar vergisi, veraset ve intikal vergisi, emlak vergisi gibi vergiler dolaysız vergilerdir. Dolaysız vergiler daha adil bir vergi olarak kabul edilir çünkü vergi ödeyenlerin alım gücüne göre vergilendirme imkânı yüksektir.
Dolaylı vergiler mal ve hizmet kullanımından alınan vergilerdir. Vergiye tabi mal ve hizmetlerden yararlanan herkes gelir düzeyi ne olursa olsun aynı oranda vergi öder. KDV, ÖTV, Banka ve Sigorta Muameleleri vergisi, harçlar, gibi vergiler dolaylı vergilerdir.
Dolaysız vergilerin daha adil olmasının sebebi kişiselleştirilebilir olmasıdır. Kişiselleştirilebilen dolaysız vergiler, kişilerin ödeme güçlerine göre ayarlanabilmekte ve uyumlaştırılabilmektedir. Dolaylı vergilerde vergiyi ödeyenin kim olduğu önemli değildir. Verginin yükü gelir seviyesi ne olursa olsun herkese aynı tutarda yansıtılır ve kişiler arasında ayrım yapmaz.
VERGİ SİSTEMİ GELİR DAĞILIMINDA EŞİTSİZLİĞİ TETİKLİYOR
1980 sonrası uygulanan neoliberal politikalar gelir dağılımını bozdu ve bugünkü adaletsiz gelir dağılımı süreklilik arz etmeye başladı. 24 Ocak 1980 Kararları ile Türk Vergi Sistemi’nde bir ‘reform’ yapılması öngörülmüştü. Açıklanan programa göre vergi gelirleri arasında dolaylı vergilerin payı artırılacak ve doğrudan vergilerin payı azaltılacaktı. Nitekim kısa süre içinde dolaylı vergilerin Türk Vergi Sistemi içindeki payı önemli oranda arttı. 1980 yılında dolaylı/ dolaysız vergilerin dağılımı şu şekildeydi; dolaysız vergiler yüzde 63, dolaylı vergiler yüzde 37. 1990’ların başından itibaren bu tablo tersine dönmeye başladı. Bugün dolaylı/dolaysız vergilerin dağılımı şu şekildedir; dolaysız vergilerin payı yüzde 35, dolaylı vergilerin payı yüzde 65
VATANDAŞTAN GELİRİNE GÖRE VERGİ NASIL ALINIR?
Dolaylı vergilerin oranı azaltılmalı, dolaysız vergilerin oranı artırılmalıdır. Dolaylı vergilerin toplam vergi gelirleri içindeki payı yüzde 35’e kadar düşürülmeli, dolaysız vergilerin oranı ise yüzde 65’e kadar yükseltilmelidir.
En düşük yüzde 20’lik gelir grubunda bulunan kesime yönelik olarak kamu desteğinin ve sübvansiyonlarının artırılması gereklidir.