Davanın kilit sorusu: ABD çalışanlarının orada ne işi vardı?
Necip Hablemitoğlu suikastına ilişkin davada dinlenen ABD Büyükelçiliği güvenlik görevlileri çelişkili ifadeler verdi. Mahkeme, Hablemitoğlu’nun suikaste uğradığı sokağın hemen yanındaki ABD Büyükelçiliği lojmanının güvenlik kamerası olup olmadığının elçiliğe sorulmasına karar verdi
Olcay Kabaktepe
Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu suikastına ilişkin, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’in de aralarında bulunduğu 10 sanığın yargılandığı davaya devam etti. Ankara 28. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuksuz sanıklar Aydın Köstem, Levent Göktaş, Ahmet Tarkan Mumcuoğlu, Fikret Emek ve Mehmet Narin ile taraf avukatları katıldı. Başka suçtan tutuklu sanık Enver Altaylı ise tutuklu bulunduğu cezaevinden SEGBİS sistemiyle duruşmaya bağlandı. Duruşmada, geçtiğimiz hafta tanık olarak dinlenen kişilerin ifadelerine karşı sanıklar ve taraf avukatlarının beyanları alındı.
‘ÖNCEKİ SAVCI EMNİYETTEKİ FETÖ’ CÜLERE ODAKLANDI’
Levent Göktaş’ın avukatı Ali Soykan şu beyanlarda bulundu: “Bu iddianame bizim açımızdan hukuki bir metin değil. Anlaşılması zor bir iddianame ile karşı karşıyayız. Cinayet 2002 yılında işlendi. Ancak soruşturma numarası 2004 tarihli. 2002 yılındaki araştırmaların sonucunu dosyada göremiyoruz. Dosyanın önceki savcısı Necip Cem İşçimen, emniyet içerisindeki FETÖ’cülere odaklanmıştı.”
‘ZEKERİYA ÖZ BİZZAT ARAŞTIRDI’
ABD Büyükelçiliğinde güvenlik görevlisi olduğunu belirten kişilerin tanık olarak dinlendiğini hatırlatan Soykan, “Necip Hablemitoğlu’nun evinin konumu belli. ABD Büyükelçiliğinin nerede olduğu belli. ABD Büyükelçiliği lojmanının nerede olduğu belli. Bu kişiler sokakta hangi konumda olduklarını söylediler. Cinayetten öncesini görmüşler, sonrasını görmüşler ancak cinayeti görmemişler. Bu şüpheli bir durumdur. O tarihlerde bu hususlar ABD Büyükelçiliğine bile sorulmamış.” şeklinde konuştu. Soykan ayrıca, “Hablemitoğlu cinayetini Zekeriya Öz bizzat araştırmıştır. O tarihlerde ya hiçbir şey bulamadılar ya da gerçek sanıkları buldular, onların da FETÖ’cü olduklarını görüp bir şey yapmadılar.” ifadelerini kullandı.
‘OLAY GÜNÜ ARACI BİLDİRMEMİŞLER’
“Geçtiğimiz hafta dinlenen tanık ifadeleriyle ABD Büyükelçiliği güvenliğinin Allah’a emanet olduğunu öğreniyoruz.” diyen Soykan şöyle devam etti:
“ABD Büyükelçiliğinde güvenlik görevlisi olduğunu söyleyen N.Ç. isimli kişi cinayetten bir gün önce sokakta içinde iki kişi olan bir aracın önlerinde beklediğini belirtiyor. Olay günü bu aracı bildirmiyorlar, kendi arkadaşları gözaltına alınınca bildiriyorlar. Diğer yandan bazı tanıklar o bölgedeki ABD Büyükelçiliği lojmanlarında güvenlik kamerası olduğunu söylüyor. Ama o tarihlerde emniyet görevlileri bakmış ve bulamadıklarını belirtmişler.”
MAHKEMENİN ARA KARARI
Taleplerin ardından mahkeme heyeti ara kararı açıkladı. Buna göre sanık Nuri Gökhan Bozkır hakkındaki yakalama emrinin devamına karar verildi. Fetullah Gülen, Mustafa Özcan ve Serhat Ilıcak hakkında tutuklamaya yönelik yakalama emri düzenlenmesine hükmeden mahkeme Anayasa Mahkemesi üyesi İrfan Fidan ve Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Çalışkan’ın tanık olarak dinlenmesi talebini reddetti. ABD Büyükelçiliğine yazı yazılarak olay tarihinde Portakal Çiçeği Sokağındaki Büyükelçilik lojmanında güvenlik kamerası olup olmadığının sorulmasına karar veren mahkeme heyeti kameranın olması durumunda olay tarihindeki kayıtların istenilmesini kararlaştırdı. Bazı isimlerin tanık olarak dinlenmesi talebini kabul eden mahkeme duruşmayı 4 Mart 2024 tarihine erteledi.
ABD BÜYÜKELÇİLİK ÇALIŞANLARININ ŞÜPHELİ BEYANLARI
Davada tanık olarak dinlenen E.E. 1999-2013 arası ABD Büyükelçiliğinde çalışanların güvenliğine baktıklarını belirterek, “Olaydan önce bal köpüğü renkte bir volvo üst üste iki kez geçmişti bölgeden.” dedi. E.E.’ye emniyette, “Olay öncesi cinayetin işlendiği sokakta içinde bir kişi olan aracın sokakta beklediği, hareket halinde olmadığı” şeklindeki ifadesi hatırlatılınca emniyet ifadesinin doğru olduğunu söyledi. E.E.’nin, “Biz olay tarihinde öğlen saatlerinde arabadaydık. Bir kadın geldi. O kadının Şengül Hablemitoğlu olduğunu bilmiyordum. Arabanın karını temizledi. Hatta bir süre bize baktı” şeklindeki beyanlarını da Şengül Hablemitoğlu yalanladı.
Hablemitoğlu, “Siz oradayken gelmedim ben. Ben aracımı temizlerken siz gürültülü şekilde aracımın yanına gelip park ettiniz. Dini bir müzik dinliyordunuz. Ben ister istemez sizi fark ettim. Gayet görünmeyi isteyecek şekilde geldiniz.” şeklinde konuştu. Yine ABD Büyükelçiliği güvenlik görevlisi olduğunu belirten N.Ç. de nöbet tuttukları kişiyle emniyete beraber ifade vermeye gittiklerini söylemiş ancak tutanakta ifade verme tarihleri farklı çıkmıştı. ABD Büyükelçiliğinin diğer güvenlik görevlisi Z.K.’nin göreve başlarken sınav yapılmadığı şeklindeki beyanına karşılık N.Ç. sınava girdiğini belirtmişti. N.Ç. görev yerinin ABD Büyükelçiliği lojmanları olduğunu belirtmesine karşılık lojmanda kaç kişinin yaşadığına ilişkin soruya karşılık, “Kaç kişi olduğu bizi ilgilendirmiyordu” demişti.
