DEAŞ’a bir yılda 100 milyon toplamışlar
DEAŞ terör örgütüne 100 milyon liranın üzerinde finansman sağladığı belirtilen yapı çökertildi. Böylece örgütün Ege Bölgesi’ndeki para trafiği engellendi
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında DEAŞ silahlı terör örgütüne para topladığı gerekçesiyle 23 şüpheli hakkında yakalama kararı çıkartılmıştı.
Bunun üzerine İzmir İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi ekipleri koordinasyonunda İzmir, Mersin, Adana ve Manisa’da şüphelilerden 16’sı gözaltına alındı. Bu kişilerden 10’u da hakimlik sorgularının ardından tutuklandı.
Diğer yandan şüphelilerin, Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığının (MASAK) desteğiyle banka hareketleri incelendi. Yapılan incelemenin ardından çıkarılan mali analiz raporunda, DEAŞ’a finansman sağlamakla görevli kişilerin kuyumcu, döviz bürosu, market, telefon bayi, gıda ve lojistik gibi çeşitli iş kollarında çalıştıkları tespit edildi.
SOSYAL MEDYA ÜZERİNDEN FAALİYET
Şüphelilerin örgüte finansman sağlamak amacıyla sosyal medya üzerinden para topladığı, “sadaka” ve “bağış” adı altında yardım kampanyaları yürüttüğü, DEAŞ terör örgütüne, 1 yılı aşkın sürede 100 milyon liranın üzerinde fon sağlandıkları belirlendi.
Terörle Mücadele Şubesi ekiplerince düzenlenen operasyonla DEAŞ’ın Ege Bölgesi finansman yapılanması çökertilirken bölgeden örgüte sağlanan para trafiği de engellenmiş oldu.
Soruşturma kapsamında, örgüt mensuplarına yardım kampanyalarıyla para gönderen kişilerin DEAŞ ile bağlantılarının ve yurt dışındaki kayıt dışı şirket temsilcilerinin kimliklerinin tespiti için yürütülen çalışmalar ise devam ediyor.
‘AVUKATLAR KORUNMASIZ BIRAKILMAMALI’
AYDINLIK / ANKARA
Türkiye Barolar Birliği (TBB) ve 81 il barosu, ortak bir açıklama yaparak avukatlara yönelik şiddet eylemlerine tepki. Açıklamada, İzmir Barosu Başkanı Sefa Yılmaz ve Genel Sekreteri Zöhre Dalkıran ile aile fertlerini görevleri nedeniyle açıkça tehdit eden şahsın gözaltına alındıktan sonra adli kontrol tedbiri ile serbest bırakıldığı, şahsın serbest kaldıktan sonra tehditler savurmaya devam ettiği kaydedildi.
Avukata ve barolara yönelik her türlü saldırının, hak arama özgürlüğü ile hukuk savunusuna karşı saldırı niteliğinde olduğu bildirilen açıklamada, “Avukatlara karşı sistematik şiddetin son bulması için adli makamların avukatların kamu görevlisi oldukları bilinci ile derhal sorumluluk almasını, tehditlerine ısrarla devam eden şüpheli hakkında gereğinin yapılmasını talep ediyoruz.” denildi.
