20 Kasım 2024 Çarşamba
İstanbul
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

DEM Parti'den 'çözüm süreci' çıkışı: CHP olmadan bu iş olmaz

DEM Parti Eş Başkanları Tuncer Bakırhan ve Tülay Hatimoğulları, 'Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde barış temalı bir komisyon neden kurmuyoruz? Mesela böyle bir komisyon kurulursa CHP o komisyonun başında olabilir. Cumhuriyet Halk Partisi olmadan bu iş olmaz.' ifadelerini kullandı.

DEM Parti'den 'çözüm süreci' çıkışı: CHP olmadan bu iş olmaz

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin DEM Partililere el uzatması ve Öcalan'a çağrısı sonrası gündeme gelen "çözüm süreciyle" alakalı DEM Parti'den yeni açıklama geldi. İstanbul’da, düzenledikleri basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtlayan DEM Parti Eş Başkanları Tuncer Bakırhan ve Tülay Hatimoğulları, "CHP olmadan bu iş olmaz" ifadelerini kullandı.

'ÖNCEDEN ÇALIŞILMIŞ, KURGULANMIŞ BİR ŞEYDİ'

Bakırhan ve Hatimoğulları'nın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

Bahçeli’nin gelip elimizi sıkması, Türkiye barışının sağlanması gibi bir açıklama yapması beklediğimiz bir şey değildi. Grup Başkanvekilimiz Gülistan Hanım yanımda duruyordu. Kulağıma eğilerek "Başkan Bahçeli iki defa mimikleriyle selam vermeye çalıştı" dedi. Ben de "Niye sana selam versin, başka yere bakıyordur" dedim. Meğer doğruymuş. Belli ki orada olan bir şey değil. Bence önceden çalışılmış, kurgulanmış, hesaplanmış, tartışılmış bir şeydi. Sayın Bahçeli’nin uzattığı eli itmezdik. Kendimize güveniyoruz, öyle bir gelenekten geliyoruz. İyi de yaptı gelerek. Önemsiyorum her şeyden bağımsız. Meclis’te siyasi partilerin tokalaşması, bir araya gelmesi, konuşması, meseleleri müzakere etmesi kadar doğal bir şey yok. Yoksa Meclis’in bir anlamı kalmaz.

'BİZ DÜNDEN HAZIRIZ'

Henüz bir süreç mi değil mi onu bilmiyoruz. Yani resmi olarak bu işi başlatanlarla bir temasımız bir görüşmemiz olmadı. Gayri resmi yollarla da bir görüşme temas olmadı. Bir sürece ihtiyaç var mı, var. Fazlasıyla var. Hatta gecikildi.. Bence bir sürece ihtiyaç var ama bu o süreç midir, bir sürece evrilir mi emin olun biz de bu konuda bir şey bilmiyoruz. Ciddi bir güvensizlik var. Çözüm Süreci’ni yaşadık. Parti yöneticilerimiz göz altına alınıyor, tutuklanıyor. Cezaevlerinden hasta tutsakların cenazesi geliyor. Biz de ne olduğunu izlemeye anlamaya analiz etmeye çalışıyoruz. Öcalan’la bir görüşme oldu mu bilmiyoruz. 43 aydır ciddi bir tecrit var. O görüşmelerin sonucu mu ondan da emin değiliz.Mesele sadece el uzatmak, tutmakla ilgili bir durum değil. Umarım iktidar, kalmışsa bir devlet aklı, hem içeride hem dışarıdaki bu gelişmeleri dikkate alarak Türkiye'nin toplumsal barışına katkı sunacak bir zemin açar. Biz dünden hazırız. Tabii biz de aktörüz. Türkiye’nin üçüncü büyük partisi olarak üzerimize düşen bir sorumluluk varsa tabii ki yerine getiririz.

PKK'YI İŞARET ETTİ

Sayın Bahçeli'nin dediği gibi PKK’ye talimat verecek, şunu yap diyecek bir noktada değiliz. Sanırım bunu herkes biliyor. Bizim işimiz de değil. Eğer bir çözüm düşünülüyorsa çeşitli aktörler var. Orta Doğu’yu ilgilendiren bir sorun. Sadece Türkiye ile sınırlı olsaydı. Bahsedilen şeylerle sınırlı olmadığı için bütünlüklü tartışılması gerekiyor. Gerçekten samimi bir süreç isteniyorsa bütün aktörler ve kurumların dikkate alınması gerekiyor.

'DEMİRTAŞ VE ÖCALAN İKİLEMİ YARATILMAK İSTENİYOR'

Sevgili Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ ve Selçuk Mızraklı ile görüştük. Öcalan mı Demirtaş mı ikilemi yaratılmak isteniyor. Demirtaş "Kimse ikilik yaratmaya kalkmasın. Barış sürecinin başlayabilmesi için ön koşul ya da ilk vereceğim refleks tecridin kaldırılmasıdır" dedi. Her üç arkadaşımızla ortaklaştığımız nokta şu; DEM Parti’nin durduğu zemin net, çerçevesi belli ve biz bu zeminden ilerleyeceğiz. Bu konuda mutabıkız kendileriyle. O da şudur; DEM Parti barıştan yanadır. Kürt sorunu Türkiye'nin demokratikleşmesinin önündeki en önemli engellerden birisidir. Bu sorunun çözülmesi Türkiye’nin demokratik ortamını rahatlatacak ve büyütecek.

'TOPLUMUN NE DÜŞÜNDÜĞÜNÜ BİLMİYORUZ'

Bir önceki dönem gibi olmasın. Toplumun göz önünde yapılması gerekiyor. O dönem aktörler de farklıydı. Yani o dönem şu anda Türkiye’nin iç barışını sağlamalıyız diyen MHP o dönem sürecin tam karşısındaydı. Türkiye'nin birinci partisi de bu mesele karşısındaydı. Hatta farklı farklı örgütlenmeler siyasi partiler de bu mesele karşısındaydı. Aslında sadece biz değil, o süreci yönetenlerin tamamı dersler çıkarmalı. Şimdi bir süreç olursa mevcut zemin buna çok uygun. Cumhuriyet Halk Partisi eğer annelerin göz yaşı duracaksa "Biz karşı çıkmayız" diyor. DEVA, Gelecek, Saadet Partisi’nin AKP’nin kurucu öncülerinin açıklamaları geliyor. Ama henüz topluma tam inmediği için toplumun ne düşündüğünü bilmiyoruz. Biz çok dersler çıkardık.

'ANLAMAYA ÇALIŞIYORUZ'

Bahçeli’nin dile getirmesi önemli ama artık toplum sözlere doydu. On beş gün sonra, bir ay sonra ne olacağını bilmiyoruz. En baştan reddetmek doğru değil. Belki gerçekten bu sürecin en önemli taraflarından biri olan iktidar da geçmişten dersleri çıkarmış olabilir. Aldatmaca, kandırmaca da olabilir. Bu sıkışık durumdan çıkmak, biraz nefes almak için gündem değiştirmek için de olabilir ama bunları söylemek için elimizde yeterince done yok. O nedenle izleyeceğiz. Biz kendimize güveniyoruz. DEM Parti izleyen bir durumda değil. Anlamaya çalışıyoruz. Özgüvenliyiz. Türkiye toplumu nefes alacaksa, demokrasi gelecekse biz buradayız.

'PKK'YA SİLAH BIRAKIN DİYEMEYİZ'

PKK’ya silah bırakın diyemeyiz. Biz PKK’lı değiliz. Onlar adına konuşamayız. Örgütün lideri tecrit altında. Örgütün elinde silah var ve bunun çözülmesi isteniyorsa başka bir şeylerin devreye girmesi gerekiyor...Onun için ölçerek, biçerek, tartarak konuşuyoruz. Emin olun bir ışık görürsek Bahçeli başını koyuyordu biz bedenimizi koyarız. Bu süreç kimi basın yayın organlarında tartışıldığı gibi bir aldatmadan kandırmadan ibaretse de zaten mücadelemiz devam ediyor. Hiçbir zaman çökmedik, sözümüzü her zeminde kullandık, direndik.

'CHP OLMADAN BU İŞ OLMAZ'

Türkiye’nin içindeki demokrasi güçleri, muhalefet partileri burada öyle bir şey yapılmalı ki mesela Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde barış temalı bir komisyon neden kurmuyoruz? Mesela böyle bir komisyon kurulursa Türkiye'deki grubu bulunan bütün siyasi partiler böyle bir komisyonda yer alır ve herkes bunun bir parçası olur.CHP’nin bu meseleye katkı sunması, karşı durmayacağını açıklaması kıymetli. Sırrı Süreyya arkadaşımız iki partinin genel başkanlarına teşekkür etti, ben de sizin aracılığınızla Özgür Bey’e teşekkür etmek istiyorum. Cumhuriyet Halk Partisi olmadan bu iş olmaz. Ama ana muhalefet partisinin Türkiye’nin en önemli ve köklü sorunlarından biri hakkında mutlaka bir fikri olmalı, programı olmalı. Türkiye'nin birinci partisinin bir fikri yoksa bu anormal bir durumdur, eksikliktir.

'MHP KONUSUNDA KIRMIZI ÇİZGİMİZ YOK'

Geçmişte bu konuya muhalefet eden MHP’nin içinde olmasının toplum yararına olduğunu düşünüyorum. Bu konuda kırmızı çizgimiz yok. Meselenin çözümü bizim kırmızı çizgimiz. Kimin yaptığı, önde olduğu ayrıntı…

ÖZEL, MECLİS'İ İŞARET ETMİŞTİ

"Açılım" tartışmalarına adeta "bende varım" diyen Özgür Özel, CHP Grup Toplantısı'nda "Eşit yurttaşlık, anaların gözyaşı akmasın diye üstümüze düşeni yapacağız." ifadelerini kullanmıştı.

Cumhuriyet Gazetesi'nden Mustafa Balbay'a konuşan Özel, "açılım" söylemlerini bir ileri safhaya taşıyarak Meclis'i işaret etmişti. "Açılımı" yeni anayasa tartışmaları ile yasallaştırmayı hedefleyen Özel, "CHP olarak oyunun dışında değiliz. Ancak her şeye katılmak ya da parçası olmak durumunda da değiliz. Asırlık CHP’nin Türkiye’nin temel sorunları için gösterdiği başlıca adres Meclis’tir. Çözüm yeri TBMM’dir. Zemin Meclis’tir. Burada bütün sorunları konuşabiliriz." ifadelerini kullanmıştı.

DEM Parti CHP Özgür Özel Devlet Bahçeli MHP