22 Aralık 2024 Pazar
İstanbul
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Demirtaş PKK’ya giden silahları savundu

HDP'nin çağrıları sonucunda Kobani bahanesiyle 6-8 Ekim 2014'te yapılan eylemlere ilişkin, aralarında PKK'nın sözde üst düzey yöneticilerinin yanı sıra eski HDP eş genel başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ'ın da bulunduğu 108 sanığın yargılanmasına devam ediliyor.

Demirtaş PKK’ya giden silahları savundu

Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nce Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü’nde görülen duruşmada Demirtaş esas hakkındaki mütalaaya karşı son savunmasını sürdürdü. Hakkında hazırlanan fezlekelerde yer alan suçlamaları hatırlatan Demirtaş “Kürt halkı, Öcalan’ı muhatap alın diye defalarca kampanya yürüttü. Bu durum suç unsuru olamaz. Bizim kararımız budur. Biz böyle düşünüyoruz. Abdullah Öcalan Kürt sorununun çözümünde çok önemli biridir. Bu tür fezlekeler siyasi çözümleri engellemeye yönelik düzenlenen fezlekelerdir” dedi.

Demirtaş savunmasında, HDP'nin dağa kaçırdığı çocukları görmezden gelerek, "Gençleri dağlara gönderen ben değilim savcıların kendisidir, mahkemelerin kendisidir." şeklinde konuştu. Demirtaş savunmasında şu beyanlarda bulundu: “Türkiye'de Kürtçe serbest değil. İsminde Kürtçe geçen tek bir yasal mevzuat yoktur. Eğitim zaten yasaktır. Biz 20 milyondan fazla bir milletiz bu ülkede. Ancak dilimizle ilgili bir mevzuat bile yok. Bir halkın marşı, bayrağı, varlığı var. Bütün bakanlıklara personel atanırken Kürtçe bilen kotası lazım. Ama bunlar yapılmıyor"

KURTULUŞ SAVAŞI İLE BİR TUTTU

"PYD, Davutoğlu'nun bizzat görüştüğü bir partidir" diyen Demirtaş savunmasını şöyle sürdürdü: "Davutoğlu Başbakan olarak, 'PYD orayı geçerse biz şöyle yaparız' demişti. Ben de ona cevap vermiştim. Savaş propagandası yapan Davutoğlu, Barış söylemi yapan Demirtaş'tır. Yanlış yapan onlardır. Hükümetin Suriye politikasını eleştirmişim. Bu savcıyı niye ilgilendirir? PYD ile barış demişim. Sınır ötesine operasyon yapma demişim. Bu savcıyı niye ilgilendirir? PYD ile savaşılsın diyen savaş, şiddet propagandası yapmış olmuyor. Ama Demirtaş'ın barış çağrısı terör propagandasına dönüşüyor. Orası da Kürdistan'dır. Sen niye rahatsızsın? Türkiye Cumhuriyeti Devleti nasıl kuruldu? Ulusal kurtuluş savaşı verilmedi mi? Kürtler de IŞİD barbarlığına karşı savaşıyor"

PYD İLE İŞBİRLİĞİ TALEP ETTİ

"Biz Türkiye’nin PYD ile görüşmesi gerektiğini düşünüyoruz" ifadesini de kullanan Demirtaş şu değerlendirmelerde bulundu: "Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak sen elini uzat. Amerika'nın oraya tırlarla silah göndermesine karşı sen ne yapıyorsun? Amerika göndereceğine Türkiye gönderseydi. Türkiye PYD ile işbirliği yapmalı. Ulusalcılar 'Esad ile görüşülsün' diyor. Biz 'PYD ile görüşülsün' deyince terörist oluyoruz. Putin ile kanlı bıçaklı oldular. 10 gün geçmedi Moskova'ya gittiler. Herkesle görüşüyorlar. Taliban ile Hamas ile görüştüler. Görüşmedikleri sadece Kürtlerin temsilcisi. Senin 30'dan fazla askerini İdlib'de katleden adamın odasının önünde dakikalarca bekledin. Blinken ile tokalaşıyorsun niye PYD eş başkanı ile tokalaşmıyorsun? Blinken silah veriyor diye kıyameti koparıyorsun sonra gidip elini tutuyorsun"

PKK HDP Selahattin Demirtaş Terör